abgegebene Leistung
{sub}
{f}
|
verilen güç
|
|
abgegebene Stimmen
{sub}
{pl}
|
verilen oylar
|
|
abgegebene Wärmemenge
{sub}
{f}
|
verilen ısı
|
|
abgehender Strom
{sub}
{m}
|
verilen akım
|
|
abverlangen
{v}
[verlangte ab, hat abverlangt]
|
verilen şeyi geri istemek
|
|
an ein Versprechen erinnern
|
verilen sözü hatırlatmak
|
|
die
Angaben
{sub}
{pl}
|
verilen bilgiler
|
|
die
Arbeitsauftragsverarbeitung
{sub}
{f}
|
verilen siparişi işleme
|
|
die
Aufgabenstellung
{sub}
{f}
|
verilen görev
|
|
die
Aufgabenstellungen
{sub}
{pl}
|
verilen görevler
|
|
Aufhebung der getroffenen Entscheidungen
{sub}
{f}
|
verilen kararları bozma
|
|
ausführen
{v}
[führte aus, hat ausgeführt]
|
verilen emire uymak
|
|
bekommen
{v}
[bekam, hat bekommen]
|
verilen bir şeyi almak
|
|
Bestellung annehmen
{sub}
{f}
|
verilen siparişi kabul etmek
|
|
Bestellung zurückziehen
{sub}
{f}
|
verilen siparişi iptal etmek
|
|
das
Betreuungsangebot
{sub}
{n}
|
verilen bakım hizmetleri
|
|
bindend
[Zusage]
|
verilen söz
|
|
brechen
{v}
[Versprechen]
|
verilen sözleri tutmamak
|
|
Bündigkeit des Urteils
[Rechtswissenschaft]
|
verilen kararın isabetli oluşu
|
|
Bündigkeit des Urteils
{sub}
{f}
|
verilen kararın isabetli oluşu
|
|
das Versprochene tun
|
verilen sözü yerine getirmek
|
|
das
Degagament
{sub}
{n}
[Befreiung]
|
verilen sözü uygulamama
|
|
der gestellte Antrag
|
verilen dilekçe
|
|
dotiert
{adj}
|
verilen değer
|
|
die
Eidespflicht
{sub}
{f}
|
verilen ifadeyi yemin ederek doğrulama mecburiyeti
|
|
erteilter Auftrag
{sub}
{m}
|
verilen sipariş
|
|
es ist sein Geld wert!
|
verilen paraya değer
|
|
gelieferte Information
{sub}
{f}
|
verilen bilgi
|
|
Gesamtzahl der abgegebenen Stimmen
{sub}
{f}
|
verilen oyların toplamı
|
|
gutes Einhalten der vorgegebenen Zeit
{sub}
{n}
|
verilen zamana iyi uymak
|
|
gültig am Erteilungstag
|
verilen günde geçerli
|
|
innerhalb angegebenen Frist
|
verilen süre içinde
|
|
innerhalb der angegebenen Zeit
|
verilen süre zarfında/içinde/dahilinde
|
|
innerhalb der eingeräumten Frist ausstehende Zahlung
|
verilen zamanda yapılmayan ödeme
|
|
innerhalb einer vorgegebenen Zeit
|
verilen zaman içinde
|
|
die
Konklusion
{sub}
{f}
[Philosophie]
|
verilen önermelerden sonuç çıkarma becerisi
|
|
Kosten für abgeleistete Dienstzeit
{sub}
{pl}
|
verilen hizmet masrafları
|
|
laut Angabe
|
verilen bilgiye göre
|
|
Leistung, erbrachte-
{sub}
{f}
|
verilen güç
|
|
mehr tun als man verspricht
|
verilen sözden daha fazlasını yapmak
|
|
Nichteinhaltung eines Versprechens
|
verilen süze uymama
|
|
Rücknahme einer Zusage
{sub}
{f}
|
verilen sözden geri cayma
|
|
der
Rückschluss
{sub}
{m}
[Philosophie]
|
verilen önermeden çıkarsama yoluyla varılan sonuç
|
|
Sauerstoffkonzentration in der Ausatmungsluft
{sub}
{f}
|
verilen havanın oksijen miktarı
|
|
sein Geld nicht wert sein
|
verilen paraya değmemek
|
|
die
Strafvollstreckung
{sub}
{f}
[Rechtswissenschaft]
|
verilen cezanın uygulanması hakkında resmi işlem
|
|
stunden
{v}
[stundete, hat gestundet]
|
verilen süreyi uzatmak
|
|
verabreichtes Futter
{sub}
{n}
|
verilen yiyecek
|
|
Versprechen nachkommen
|
verilen sözü yerine getirmek
|
|
die
Vorgabezeit
{sub}
{f}
|
verilen süre
|
|
zugestandene Frist
{sub}
{f}
|
verilen mühlet
|
|
angebetet
|
çok değer verilen
|
|
angelenkt
|
yön verilen
|
|
der
Arbeitnehmer
{sub}
{m}
|
işverilen
|
|
die
Arbeitnehmerin
{sub}
{f}
[weiblich]
|
işverilen
|
|
der
Augapfel
{sub}
{m}
|
değer verilen
|
|
die
Beauftragte
{sub}
{f}
|
vekillik verilen
|
|
bedingt Strafentlassene
{sub}
{f}
|
koşullu salıverilen
|
|
bedingte Strafentlassene
{sub}
{f}
|
koşullu salıverilen
|
|
die
Beliehene
{sub}
{f}
|
ikraz verilen
|
|
die
Beliehene
{sub}
{f}
|
ödünç para verilen
|
|
der
Beliehener
{sub}
{m}
|
ikraz verilen
|
|
der
Beliehener
{sub}
{m}
|
ödünç para verilen
|
|
eidesstattlich
{adj}
|
yemin yerine kaim olmak üzere verilen
|
|
der
Garantieinhaber
{sub}
{m}
|
garanti verilen
|
|
der
Garantienehmer
{sub}
{m}
|
garanti verilen
|
|
immediat
{adj}
|
aracısız en üst makama verilen
|
|
der
Kreditnehmer
{sub}
{m}
|
kredi verilen
|
|
der
Lizenznehmer
{sub}
{m}
|
lisans verilen
|
|
nachträglich
{adj}
|
daha verilen
|
|
so genannt sog.
[Rechtschreibvariante]
|
... adı verilen
|
|
der
Versprechensempfänger
{sub}
{m}
|
sözverilen
|
|
zulässig
{adj}
[erlaubt]
|
izin verilen
|
|