1 direkte Treffer gefunden für: eines

Deutsch Türkisch
eines bir

51 indirekte Treffer gefunden für: eines

Deutsch Türkisch
eines, des Autors (bir) yazarın
eines Abends bir akşam
eines Amtes entheben makamdan almak
eines Amtes entsetzen {v} görevi askıya almak
eines amtsvergehens anklagen {v} resmi görevi kötüye kullanmaktan dava etmek
eines anderen Mannes başka bir adamın
eines Besseren belehren {v} birinin hatasını gösterip bilgilendirmek
eines Besseren belehrend birirsin hatasını gösteren
eines Darlehens bir borcun
eines der Kennzeichen des wahren Muslims sabır
eines der meistbesuchten Gebiete en çok ziyaret edilen yerlerden biri
eines Einzelnen bir kişinin
eines gewaltsamen Todes sterben kaba kuvvete maruz kalıp ölmek
eines jeden Jahres her yılda
eines langen Tages uzun bir günde
eines Morgens bir sabah
eines Nachts bir gece
eines natürlichen Todes sterben doğal nedenlerle ölmek
eines noch ... bir şey daha
eines Professors bir profesörün
eines schmerzlichen Todes sterben ağrıdan kıvranarak çekerek ölmek
eines schönen Tages günün birinde
eines Senators bir senatörün
eines sollte dir klar sein bir şeyi anlamış olman lâzım
eines Tages bir gün
eines Tages günlerden bir gün
eines Tages günün birinde
Eines Tages brichst du dir den Hals! bir gün boynunu kıracaksın !
Eines Tages wirst du dich noch selbst umbringen! bir gün canına kıyacaksın!
eines Verbrechens angeklagt işlediği cürümde davalı
eines Verbrechens beschuldigen {v} suçlamak
eines Verbrechens geständig sein {v} işlediği cürümü itiraf etmek
eines Verbrechens schuldig suçlu
eines Zwangsgeldes zorunlu ödemenin
das Allgemeines {sub} {n} genel bilgiler
Auswahl eines Weines {sub} {f} şarap seçme
deines [Pronomen] senin
irgendeines herhangi biri
irgendeine, irgendeiner, irgendeines herhangi bir
keiner, keine, keines [+Gen] ... hiçbiri
keiner | keine | keines hiçbiri
keines [adjektivisch, mit sein] ... değil
keines [mit haben] ... yok
keines [Pronomen: substantivisch] hiçbiri
das Kleines {sub} {n} ufaklık
Meiner, Meine, Meines ist größer als deiner, deine, deines benimki seninkinden büyük
nachmittags essen die Kinder etwas Kleines öğleden sonraları çocuklar biraz yer
naturreines {adj} katkısız
noch eines bir daha
seines onun
solch eines böyle bir şey
0.003s