11 direkte Treffer gefunden für: wissen


77 indirekte Treffer gefunden für: wissen

Deutsch Türkisch
Wissen aufnehmen {v} bilgi edinmek
Wissen erwerben {v} bilgi edinmek
Wissen ist Geld {sub} {n} bilgi paradır
Wissen ist Macht {sub} {n} bilmek güçtür
wissen lassen {v} bilgilendirmek
wissen lassen {v} bilgi vermek
wissen lassen {v} bildirmek
Wissen Sie überhaupt, mit wem Sie es zu tun haben? Kiminle uğraştığınızı biliyor musunuz?
Wissen verbreiten {v} bilgi yaymak
Wissen vermitteln {sub} {f} bilgi öğretmek
wissen was die Uhr geschlagen hat başına geleceği bilmek
wissen was man will ne istedıgıni bilmek
Wissen weitergeben {v} bilgisini başkalarına öğretmek
wissen wie der Hase läuft işlerin nereye varacağını önceden bilmek
wissen wo der schuh drückt zorluğun nerede olduğunu bilmek
wissen woher der Wind weht bunun arkasında bir şey olduğunu bilmek
wissen woher der Wind weht rüzgârın nereden estiğini bilmek
wissen wollen {v} bilmek istemek
wissen, dass {v} ...duğunu bilmek
wissen, was jemand mag {v} birinin neyi sevdiğini bilmek
wissen, was Sache ist {v} meseleyi kavramak
Wissen, wie der Hase läuft {v} [Bescheid wissen] bilgi sahibi olmak
wissen, wie die Dinge stehen {v} durumdan haberdar olmak
wissen, wie jemandem zumute ist {v} birinin nasıl hissettiğini bilmek
Wissen, wo der Schuh drückt [Redewendung: Das Problem erkennen] problemin ne olduğunu anlama
wissen, wo es lang geht doğru yolu seçebilmek
wissen, worauf man sich einlässt {v} kararının neye yol acacağını bilmek
die Wissenakquisition {sub} {f} bilgi edinme
wissend {adj} bilen
die Wissendatenbank {sub} {f} bilgi veri tabanı
die Wissende {sub} {f} bilen
der Wissender {sub} {m} bilen
das Wissenmüssen {sub} {n} bilmesi gerekirlik
das Wissenmüssen {sub} {n} bilmesi gereklilik
die Wissensableitung {sub} {f} bilgi bölümü
die Wissensakquisition {sub} {f} bilgi edinme
der Wissensaufbau {sub} {m} bilgi geliştirme
die Wissensaussage {sub} {f} bilgi deyimi
der Wissensaustausch {sub} {m} bilgi alış verişi
wissensbasierte Methode {sub} {f} bilgiye dayanan metot
wissensbasierte Methoden {sub} {pl} bilgiye dayanan metodlar
wissensbasiertes System {sub} {n} bilgiye dayanan sistem
die Wissensbasis {sub} {f} bilgi tabanı
der Wissensbedarf {sub} {m} bilgi ihtiyacı
der Wissensbereich {sub} {m} bilgi alanı
die Wissensbilanz {sub} {f} bilgi bilançosu
die Wissenschaft {sub} {f} bilim
die Wissenschaft {sub} {f} fen
die Wissenschaft {sub} {f} ilim
Wissenschaft der Betriebsführung {sub} {f} işletme yönetim bilimi
Wissenschaft der Kochkunst {sub} {f} yemek pişirme sanatı bilimi
alles besser wissen her şeyi daha iyi bilmek
alles Mögliche über etwas wissen {v} bir şey hakkında birçok şey bilmek
alles Mögliche über jemanden wissen {v} bir kişi hakkında birçok şey bilmek
das Allgemeinwissen {sub} {n} genel bilgi
allumfassendes Wissen {sub} {n} kapsamlı bilgi
angewandtes Wissen {sub} {n} tatbiki bilgi
auf Ehre und Gewissen namus ve vicdan üzerine
auf Ehre und Gewissen namus ve şeref üzerine
aus Erfahrung wissen tecrübeden bilmek
ausgedehntes Wissen {sub} {n} çoğalmış bilgi
auswendig wissen {v} ezbere bilmek
das Basiswissen {sub} {n} temel bilgi
Bescheid wissen {v} bilgi sahibi olmak
Bescheid wissen {v} bilgisi olmak
Bescheid wissen {v} haberi olmak
besser wissen {v} daha iyi bilmek
bestimmt wissen {v} kesin bilmek
breites Wissen {sub} {n} geniş bilgi
das Buchwissen {sub} {n} sadece kitap yoluyla edinilmiş bilgi
böses Gewissen {sub} {n} kötü vicdan
das Bücherwissen {sub} {n} kitap bilgisi
damit Sie es wissen bilmeniz için söylüyorum
das musst du selber wissen bunu kendin bilmelisin
das würde ich auch gerne mal wissen bunu bende bilmek isterim
die Antwort wissen {v} cevabı bilmek
ein reines Gewissen masum vicdan
0.005s