19 direkte Treffer gefunden für: steigen


77 indirekte Treffer gefunden für: steigen

Deutsch Türkisch
Steigen der Aktien {sub} {n} hisse senetlerinin değerlerinin yükselmesi
Steigen der Kosten {sub} {n} fiyatların artması
Steigen der Kosten {sub} {n} fiyatların yükselmesi
Steigen der Kosten {sub} {n} masrafların artması
Steigen der Kosten {sub} {n} masrafların yükselmesi
Steigen der Preise {sub} {n} fiyaların artması
Steigen der Preise {sub} {n} fiyaların yükselmesi
Steigen des Lebensniveaus {sub} {n} hayat standardının yükselmesi
Steigen des Lebensniveaus {sub} {n} yaşam düzeyinin yükselmesi
Steigen des Wasserspiegels {sub} {n} su seviyesinin yükselmesi
steigen in binmek
steigen in etwas {v} bir şeye binmek
steigen lassen {v} uçurmak
steigen lassen {v} yükseltmek
steigen und fallen {v} yükselmek ve inmek
steigen und fallen {v} artmak ve düşmek
Steigen wir hier um? burada aktarma oluyormuyuz?
steigend {adj} yükselen
steigend {adj} artan
steigende Ausgaben {sub} {pl} artan masraflar
steigende Ausgaben {sub} {pl} artan giderler
steigend giessen {v} alttan yukarı dökmek
steigender Kurs {sub} {m} yükselen kur
steigender Kurs {sub} {m} değeri artan kur
steigender Kurse {sub} {pl} değeri artan kurlar
steigende yükselen
steigende artan
steigende, zunehmende Kosten {sub} {pl} yükselen, artan fiyatlar
steigende Aktien {sub} {pl} değeri artan hisse senetleri
steigende Aktien {sub} {pl} fiyatı artan hisse senetleri
steigende Anforderungen {sub} {pl} artan talepler
steigende Bemaßung {sub} {f} artan ölçü
steigende Börse yükselen borsa
steigende Flanke {sub} {f} yükselen yan yüzey
steigende Gewinne {sub} {pl} artan kazançlar
steigende Güternachfrage {sub} {f} artan mal talebi
steigende Konjunktur [Wirtschaft] yükselen konjonktür
steigende Kosten {sub} {pl} artan maliyet
steigende Kosten {sub} {pl} çoğalan masraflar
steigende Kurs {sub} {m} yükselen fiyat
steigende Kurse {sub} {pl} yükselen fiyatlar
steigende Kurstendenz {sub} {f} artan kur eğilimi
steigende Kurstendenz {sub} {f} yükselen fiyat eğilimi
steigende Kurve {sub} {f} yükselen eğri
steigende Nachfrage {sub} {f} artan talep
steigende Nachfrage nach {sub} {f} ...nin/nın artan talebi
steigende Reihenfolge {sub} {f} artan sıra dizisi
steigende Unkosten {sub} {pl} artan masraflar
steigende Preisbewegung {sub} {f} yükselen fiyat hareketi
steigende Preise {sub} {pl} artan fiyatlar
steigende Prämie {sub} {f} artan prim
das Absteigen {sub} {n} inme
absteigen {v} [in einem Hotel] konaklamak
absteigen {v} [stieg ab, ist abgestiegen] aşağıya inmek
absteigen {v} [stieg ab, ist abgestiegen] inmek
absteigen {v} [stieg ab, ist abgestiegen] itibardan düşmek
absteigen {v} [stieg ab, ist abgestiegen] küme düşmek
absteigen {v} [vom Fahrrad, Berg] inmek
alle einsteigen herkes binsin
alles umsteigen herkes aktarma olacak!
alles übersteigen {v} her şeyi aşmak
alte Mann hatte Schmerzen beim Treppensteigen Yaşlı adam merdiven çıkarken ağrısı oluyordu
alter Mann hatte Schmerzen beim Treppensteigen yaşlı adam merdiven çıkarken ağrısı oluyordu
das Ansteigen {sub} {n} artış
das Ansteigen {sub} {n} kaldırıma hareketi
das Ansteigen {sub} {n} yükselme
das Ansteigen {sub} {n} yükseltme
das Ansteigen {sub} {n} çoğalma
ansteigen {v} [Preise] fiyat artmak
ansteigen {v} [zunehmen] artmak
ansteigen {v} [zunehmen] çoğalmak
ansteigen {v} artmak
ansteigen {v} sıklaşmak
ansteigen {v} yukarıya doğru çıkmak
ansteigen {v} yükselmek
auf Container umsteigen {v} konteyner kullanmak
auf das Dach steigen çatıya çıkmak
0.005s