Keine direkten Treffer gefunden für: ayakları

Deutsch Türkisch

69 indirekte Treffer gefunden für: ayakları

Deutsch Türkisch
an den Pranger gestellt ayakları zincirle bağlanmış
an den pranger stellen {v} ayakları zincirle bağlamak
auf den Beinen ayakları üzerinde
auf den Beinen sein {v} ayakları üzerinde olmak
auf die Füße fallen {v} ayaklarına kapanmak
auf die Füße fallen {v} ayaklarına dolanmak [bir işte engellemek]
auf die Füße springen {v} ayaklarına koşmak
auf Zehenspitzen kommen ayaklarının ucuna basarak gelmek
aufstampfen {v} ayakları yere vurmak
die Beinwärmer {sub} {pl} ayakları ısıtıcı
berappeln {v} [sich aufrappeln] ayakları üstünde durmak
Bock machen ayakları üzerinde durup eğilerek atlama beygiri durumu almak
die Füße hochlegen ayakları dikmek
Drehung der Füße nach außen {sub} {f} ayakları dışına döndürme
fußfreies Kleid ayakları açıkta bırakan bebe elbisesi
Füße schleifen lassen ayakları sürümek
Füße wundlaufen {sub} {f} ayakları yara oluncaya denk yürümek
gefesselt [mit Fußketten] ayaklarından zincirle bağlı
getunnelt {adj} [beim Fußball] ayakları arasından geçirmek
getunnelt [Ball: er, sie, es hat~] ayakları arasından geçirdi
hineinstolpern {v} ayakları dolaşıp içine girmek
ich hab` mir die Füße abgefroren ayaklarım dondu
jemandem den Boden seiner Füße küssen ayaklarının altını öpmek
kalte Füße bekommen [wörtlich] ayakları üşümek
kann auf eigenen Füßen stehen [er, sie, es~] ayakları üzerinde durabilir
latschen {v} {ugs.} ayakları sürterek yürümek
latschen {v} {ugs.} ayakları sürterek yürümek
latschend {adj} ayakları sürterek yürü
latschend {adj} {ugs.} ayakları sürterek yürüyen
Meine Beine sind eingeschlafen ayaklarım uyuştu
Meine Beine sind schwer wie Stein ayaklarım davul gibi şişti
meine Füße bringen mich um! {ugs.} ayaklarım beni öldürecek
meine Füße tun mir weh ayaklarım acıyor
mit den Füßen scharren {v} ayakları yere sürterek protesto etmek
mit den Füßen schleifen {sub} {f} ayakları sürümek
nasse Füße bekommen {v} ayakları ıslanmak
Nimm deine Füße vom Tisch! ayakları masadan al!
der Schersprung {sub} {m} [Sprung, bei dem die gestreckten Beine scherenartig aneinander vorbeigeführt werden] ayakları makas şeklinde açarak atlama
das Schlurfen {sub} {n} ayakları sürüyerek yürüme
schlurfen {v} ayakları sürüyerek yürümek
schlirfend {adj} ayakları sürüyerek
schlurfender Gang {sub} {m} ayakları sürüyerek gitme
schlurfend gehen {v} ayakları sürüyerek yürümek
schlurfend gehen {v} ayakları sürüyerek gitmek
schlurfende ayakları sürüyen
schlurft [er, sie, es~] ayakları sürüyor
schlurft mit den Füßen [er, sie, es~] ayakları sürüyor
schlurfte [er, sie, es~] ayakları sürümüştü
schlurfte mit den Füßen [er, sie, es~] ayakları sürüyordu
schlurften [sie~] ayakları sürümüşlerdi
schlurren {v} [landsch., bes. nordd.] ayakları sürüyerek yürümek
die Abdominalfüße {sub} {pl} karın ayakları
das Gänsefüße {sub} {n} [Wörtlich] kaz ayakları
die Hamsterpfoten {sub} {pl} cırlak sıçan ayakları
die Hundsfötter {sub} {pl} köpek ayakları
die Innereien {sub} {pl} Kesilmiş hayvanın yürek, karaciğer, böbrek, işkembe, beyin, vb. organlarıyla baş ve ayakları
die Katzenpfoten {sub} {pl} kedi ayakları
die Katzenpfötchen {sub} {pl} kedi ayakları
die Kesselfüße {sub} {pl} kazan ayakları
die Kesselträger {sub} {pl} kazan ayakları
die Nivellierfüße {sub} {pl} denge ayakları
die Salzkräuter {sub} {pl} kazayakları
die Schistöcke {sub} {pl} [Rechtschreibvariante] kayak dayakları
die Schweinsfüße {sub} {pl} domuz ayakları
die Standfüße {sub} {pl} durma ayakları
die Stützfüße {sub} {pl} destek ayakları
die Verankerungsfüße {sub} {pl} bağlama ayakları
die Wannenfüße {sub} {pl} küvet ayakları
die Wasserskier {sub} {pl} su kayakları
0.01s