14 direkte Treffer gefunden für: önce


77 indirekte Treffer gefunden für: önce

Deutsch Türkisch
Abgabe der Vorausanmeldung {sub} {f} önceden kayıt vergisi
die Abkehr {sub} {f} önceki fikirlerini terk etme
Abruf zur vorzeitigen Zahlung {sub} {m} önceden ödemeye davet
absonderungsberechtigter Gläubiger öncelik hakkı olan alacaklı
absprechen, vorher- {v} önceden söz kesmek-
ahnen {v} [ahnte, hat geahnt] önceden hissetmek
ahnen {v} [ahnte, hat geahnt] önceden kestirmek
ahnt voraus önceden seziyor
ahnt voraus önceden tahmin ediyor
ahnte önceden hissetmişti
ahnte voraus önceden sezmişti
ahnte voraus önceden tahmin etmişti
die Ahnung {sub} {f} önceden seziş
ahnungsvoll önceden sezen
als Priorität öncelikli olarak
die Altlast {sub} {f} önceki yönetimden devralınmış çevre sorunu
die Altlasten {sub} {f} önceki yönetimden devralınmış çevre sorunları
am bereits festgelegten Tag önceden saptanan günde
am Tag vor önceki gün
am Tag zuvor önceki gün
am Tage vor önceki gün
am Vorabend önceki akşam
am vorgenannten Datum önceden tespit edilen tarihte
am vorhergehenden Tag önceki gün
am vorigen Tag önceki gün
anfangs {adj} önceden
anfangs {adv} önceleri
die Anfänge {sub} {pl} önceleri
das Angeld {sub} {n} öncelik
angelegen {adj} [sich etwas angelegen sein lassen (gehoben, sich aus innerem Antrieb um etwas bemühen, kümmern] öncelikli
ankündigen {v} [kündigte an, hat angekündigt] önceden bildirmek
die Antizipation {sub} {f} [Vorwegnahme, Vorgriff] önceden sezme
antizipativ {adj} [kaufmännisch] önceden
antizipativ {adj} [vorweggenommen] önceki
antizipieren {v} [vorwegnehmen] önceden sezmek
antizipieren {v} öncelemek
anweisen {v} [weiste an, hat angewiesen] önceden ayırmak
auf ein Vorrecht verzichten öncelik hakkından vazgeçmek
auf frühere Einstellungen zurücksetzen {v} önceki ayarlara geri döndürmek
auf Werkseinstellungen rücksetzen {v} önceki ayarlara geri dönmek
aufgebrochen {adj} önceden açılmış
aufgetragen [z.B. Kleidung älterer Geschwister] önceden giyilmiş
der Aufsager {sub} {m} [vorbereiteter Text, den jemand vor der Kamera spricht, vorträgt] önceden hazırlanmış metni kamera karşısında okuyan kişi
Aufschlag für vorzeitige Tilgung {sub} {m} önceden vade ödeme zammı
Auswahl bevorzugter Einstellungen öncelikli ayarları seçmek
Änderung der Prioritäten {sub} {f} önceliklerin değişimi
das Ästchen {sub} {n} önce dal
bei einem vorgegebenem Signal önceden belirtilen sinyal anında
berechenbar {adj} önceden hesap edilebilir
bereitet vor [er, sie, es~] önceden hazırlıyor
bereitete vor [er, sie, es~] önceden hazırlamıştı
allem voran her şeyden önce
allen voran ... her şeyden önce
allererst {adj} ilk önce
allererster {adj} ilk önce
allererstes {adj} ilk önce
am Abend davor o akşamdan önce
am Abend vorher bir akşam önce
am frühen Nachmittag ikididen önce
am oder vor dem Verfalldatum müddeti bitinde veya önce
am Tage vorher bir gün önce
am Vormittag öğleden önce
anfangs {adv} ilk önce
anfänglich {adj} en önce
anno dazumal {ugs.} uzun zaman önce
die Annonce {sub} {f} duyuru
die Annonce {sub} {f} gazete ilanı
die Annonce {sub} {f} ilan
ante Christum {adv} milattan önce
ante Christum {adv} İsa’dan önce
ante Meridiem {adv} öğleden önce
augenblicklich {adj} bir an önce
augenblicks {adv} bir an önce
bevor ...den\...dan önce
bevor [kon] -meden önce
das allererste Mal ilk önce
davor [zeitlich] bundan önce
0.005s