das
Abonnement
{sub}
{n}
|
sürdürüm
|
|
der
Abonnementsvertrag
{sub}
{m}
|
sürdürüm sözleşmesi
|
|
abonnieren
{v}
[abonnierte, hat abonniert]
|
sürdürümcü olmak
|
|
die
Aufnahme
{sub}
{f}
|
sürdürme
|
|
aufrechterhalten
{v}
[erhielt aufrecht, hat aufrecht erhalten]
|
sürdürmek
|
|
aufrechterhalten
{v}
[Meinung]
|
sürdürmek
|
|
aufrechterhaltend
{adj}
|
sürdüren
|
|
die
Aufrechterhaltung
{sub}
{f}
[einer Meinung]
|
sürdürme
|
|
erhalten bleiben
{v}
[Schriften, Gebäude, Traditionen]
|
sürdürülmek
|
|
Erklärung von Johannesburg über nachhaltige Entwicklung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir gelişme üzerine Johannisburg açıklaması
|
|
fortbestehen lassen
{v}
|
sürdürmek
|
|
fortfahren
{v}
[weitermachen]
|
sürdürmek
|
|
fortführen
{v}
[fortsetzen]
|
sürdürmek
|
|
die
Fortführung
{sub}
{f}
|
sürdürme
|
|
die
Fortführungen
{sub}
{pl}
|
sürdürmeler
|
|
der
Fortführungswert
{sub}
{m}
|
sürdürme değeri
|
|
fortsetzen
{v}
|
sürdürmek
|
|
die
Fortsetzung
{sub}
{f}
|
sürdürme
|
|
die
Fortsetzungen
{sub}
{pl}
|
sürdürmeler
|
|
fortspinnen
{v}
|
sürdürmek
|
|
Indikator für nachhaltige Entwicklung
{sub}
{m}
|
sürdürülebilir gelişme indikatörü
|
|
nachhaltig
{adj}
[Wachstum]
|
sürdürülebilir
|
|
nachhaltig abnehmen
{v}
|
sürdürülebilir kilo vermek
|
|
nachhaltig umweltschonende Konstruktion und Entwicklung
|
sürdürülebilir tasarım ve geliştirme
|
|
nachhaltige Betriebsführung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir işletme yönetimi
|
|
nachhaltige Bewirtschaftung der Böden
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir arazi işletme
|
|
nachhaltige Energielösungen
{sub}
{pl}
|
sürdürülebilir enerji çözümleri
|
|
nachhaltige Energienutzung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir enerji kullanımı
|
|
nachhaltige Forstwirtschaft
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir orman ekonomisi
|
|
nachhaltige Landwirtschaft
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir tarım
|
|
nachhaltige Rentabilität
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir randıman
|
|
nachhaltige Stadtentwicklung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir şehir gelişimi
|
|
nachhaltige Verkehrsentwicklung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir trafik gelişimi
|
|
nachhaltige Wasserbewirtschaftung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir su elde etme
|
|
nachhaltige Zukunft
{sub}
{f}
|
sürdürülebilir gelecek
|
|
Nachhaltiges Endresultat
{sub}
{n}
|
sürdürülebilir netice
|
|
nachhaltiges wirtschaftliches Wachstum
{sub}
{n}
|
sürdürülebilir ekonomik büyüme
|
|
die
Nachhaltigkeit
{sub}
{f}
|
sürdürebilirlik
|
|
der
Nachhaltigkeitsaspekt
{sub}
{m}
|
sürdürülebilirlik görüşü
|
|
die
Nachhaltigkeitsbewertung
{sub}
{f}
|
sürdürülebilirlik değerlendirmesi
|
|
der
Nachhaltigkeitsindikator
{sub}
{m}
|
sürdürülebilirlik göstergesi
|
|
ruhen lassen
{v}
|
sürdürmemek
|
|
stetig fortsetzbar
|
sürdürülebilir
|
|
unhaltbar
{adj}
|
sürdürülemez
|
|
die
Unhaltbarkeit
{sub}
{f}
|
sürdürülemezlik
|
|
unterhalten
{v}
[unterhielt, hat unterhalten]
|
sürdürmek
|
|
weiterführen
{v}
|
sürdürmek
|
|
weiterkönnen
{v}
|
sürdürebilmek
|
|
weitermachen
{v}
|
sürdürmek
|
|
Weltgipfel für nachhaltige Entwicklung
{sub}
{m}
|
sürdürülebilir geliş,me için dünya zirvesi
|
|
das Pferd hat ein Hufeisen verloren
|
at nalını düşürdü
|
|
dazwischengefahren
[er, sie, es ist~]
|
aralarına sürdü
|
|
der Prozess erstreckte sich über zwei Jahre
|
dava iki yil sürdü
|
|
entstünde
|
oluşurdu
|
|
er hat einen Traktor gefahren
|
traktör sürdü
|
|
es hat ein bisschen gedauert
|
biraz sürdü
|
|
es hat eineinhalb Stunden gedauert
|
bir buçuk saat sürdü
|
|
es hat lange gedauert bis er sein seelisches Gleichgewicht wieder gefunden hatte
|
dengesini sağlayana kadar bayağı sürdü
|
|
fuhr um
[er, sie, es~]
|
taşıtla etrafından sürdü
|
|
gefahren
[z. B. Motorrad]
|
motor sürdü
|
|
gehustet
[er, sie, es hat~]
|
öksürdü
|
|
gerast
[er, sie, es ist~]
|
hızla sürdü
|
|
in Erstaunen versetzt
|
hayrete düşürdü
|
|
in Schwierigkeiten gebracht
|
zor duruma düşürdü
|
|
seine Krankheit dauerte drei Monate
|
hastalığı üç ay sürdü
|
|
Sie hat ihn lächerlich gemacht
|
onu glünç duruma düşürdü
|
|
weggeschoben
|
iterek sürdü
|
|