abmühen, sich
{v}
|
güçlük çekmek
|
|
abringen
{v}
[rang ab, hat abgerungen]
|
güçlükle elde etmek
|
|
angestrengt
[mit Anstrengung; konzentriert]
|
güçlükle konzentre olan
|
|
athletisch
{adj}
|
güçlü kuvvetli
|
|
auf Schwierigkeiten stoßen
{v}
|
güçlüklerle karşılaşmak
|
|
aufnesteln
{v}
|
güçlükle açmak
|
|
die
Aufwendigkeit
{sub}
{f}
|
güçlük
|
|
berappeln
{v}
[sich aufrappeln]
|
güçlükle ayağa kalmak
|
|
der
Berserker
{sub}
{m}
{ugs.}
|
güçlü kuvvetli kişi
|
|
die
Bärennatur
{sub}
{f}
|
güçlü yapı
|
|
Bärennatur haben
|
güçlü bir yapısı olmak
|
|
Bäume ausreißen können
{v}
|
güçlü kuvvetli olmak
|
|
der
Charakterstarker
{sub}
{m}
|
güçlü karakterli
|
|
den bitteren Kelch bis auf den Grund leeren müssen
{v}
|
güçlüklere sonuna kadar katlanmak
|
|
den starken Mann mimen
{v}
{ugs.}
|
güçlü birini canlandırmak
|
|
die Mächtigen
|
güçlüler
|
|
drall
{adj}
|
güçlü kuvvetli
|
|
dralle Mädchen
{sub}
{pl}
|
güçlü kuvvetli kızlar
|
|
dralles Mädchen
{sub}
{n}
|
güçlü kuvvetli kız
|
|
ein kräftiger kleiner Bursche
{sub}
{f}
|
güçlü küçük oğlan
|
|
ein Mann mit starken Überzeugungen
|
güçlü inancı olan adam
|
|
ein starkes Echo finden
|
güçlü bir yankı bulmak
|
|
ein starkes Team auf die Beine stellen
{v}
|
güçlü bir ekip kurmak
|
|
Einbeziehung harter Währung
{sub}
{f}
|
güçlü para birimini hesaba katmak
|
|
eine starke linke, rechte Klebe haben
[Fußballjargon]
|
güçlü bir sol, sağ ayağı olmak
|
|
der
Engpass
{sub}
{m}
|
güçlük
|
|
der
Engpaß
{sub}
{m}
[alte Schreibung: figürlich]
|
güçlük
|
|
entringen
{v}
|
güçlükle sahip olmak
|
|
er kann kaum gehen
|
güçlükle yürüyebiliyor
|
|
es im Kreuz haben
{ugs.}
|
güçlü olmak
|
|
farbenkräftig
{adj}
|
güçlü renkli
|
|
Frühstück für starke Männer, Frühstück für Helden
{sub}
{n}
|
güçlü erkekler için kahvalt
|
|
giftgrün
{adj}
|
güçlü parlak yeşil
|
|
das
Giftgrün
{sub}
{n}
|
güçlü parlak yeşil renk
|
|
die
Gipfelkonferenz
{sub}
{f}
|
güçlü ülkelerin devlet adamlarının katıldığı toplantı
|
|
der
Gitterleistungsdetektor
{sub}
{m}
|
güçlü ızgara detektörü
|
|
hart erarbeitet
|
güçlükle çalışarak kazanılmış
|
|
harter Wettbewerb
{sub}
{m}
|
güçlü rekabet
|
|
hartes Leben
{sub}
{n}
|
güçlü yaşam
|
|
die
Hetäre
{sub}
{f}
[einflussreiche Geliebte berühmter Männer]
|
güçlü sevilen adamlar
|
|
das
Hindernis
{sub}
{n}
[Schwierigkeit]
|
güçlük
|
|
der
Hurrikan
{sub}
{m}
|
güçlü fırtına
|
|
die
Hurrikane
{sub}
{pl}
|
güçlü fırtınalar
|
|
die
Hurrikansaison
{sub}
{f}
|
güçlü fırtına sezonu
|
|
die
Härte
{sub}
{f}
|
güçlük
|
|
hünenhaft
{adj}
|
güçlü kuvvetli
|
|
die
Inbrunst
{sub}
{f}
|
güçlü duygu
|
|
die
Inbrunst
{sub}
{f}
|
güçlü his
|
|
die
Inbrünste
{sub}
{pl}
|
güçlü hisler
|
|
die
Kalamität
{sub}
{f}
[veraltet]
|
güçlük
|
|
kapitalstark
{adj}
|
güçlü sermayeli
|
|
abwehrstark
|
savunması güçlü
|
|
antriebsstark
{adj}
|
tahrik güçlü
|
|
ausdrucksstark
{adj}
|
hitabı güçlü
|
|
ausdrucksstark
{adj}
|
ifadesi güçlü
|
|
bullenstark
{adj}
{ugs.}
|
çok güçlü
|
|
bullenstark
{adj}
|
boğa gibi güçlü
|
|
charakterstark
{adj}
|
karakteri güçlü
|
|
dreihöckerig
{adj}
|
üç hörgüçlü
|
|
durchzugskräftig
{adj}
|
çekiş güçlü
|
|
einhöckerig
{adj}
|
tek hörgüçlü
|
|
finanzstark
{adj}
|
finansca güçlü
|
|
forte
{adj}
|
sesli, güçlü
|
|
führungsstark
{adj}
|
yönetimi güçlü
|
|
herkulisch
{adj}
|
çok güçlü
|
|
höckrig
{adj}
|
hörgüçlü
|
|
kampfstark
{adj}
|
savaşabilecek kadar güçlü
|
|
kampfstärker
|
savaşmaya güçlü
|
|
kampfstärkere
|
savaşmaya daha güçlü
|
|
kampfstärkste
|
savaşmaya en güçlü
|
|
kapitalkräftig
{adj}
|
sermayece güçlü
|
|
kapitalkräftiger
{adj}
|
sermayece daha güçlü
|
|
kapitalkräftigst
{adj}
|
sermayece en güçlü
|
|
kapitalkräftigste
{adj}
|
sermayece en güçlü
|
|
konterstark
{adj}
|
kontartağı güçlü
|
|
kriegsstark
{adj}
|
savaşta güçlü
|
|
körperlich leistungsfähig
{adj}
|
vücutça güçlü
|
|