14 direkte Treffer gefunden für: ölüm


77 indirekte Treffer gefunden für: ölüm

Deutsch Türkisch
abhängig von positiven Referenzen olumlu referanslara bağlı
die Ablebensversicherung {sub} {f} ölüm sigortası
ablehnend {adj} olumsuz
die Absage {sub} {f} olumsuz cevap
Abschaffung der Todesstrafe {sub} {f} ölüm cesasını kaldırma
abschlägig {adj} olumsuz
abschlägige Antwort {sub} {f} olumsuz cevap
abschlägiger Bescheid {sub} {m} olumsuz cevap
abschlägiger Bescheid {sub} {m} olumsuz haber
die Abschussliste {sub} {f} {ugs.} ölüm listesi
die Abwettersammelstelle {sub} {f} olumsuz havada bekleme yeri
die Abwettersammelstrecke {sub} {f} olumsuz havada bekleme hattı
die Abwettersohle {sub} {f} olumsuz hava tabanı
Achtung vor Hochspannung! ölüm tehlikesi!
die Affirmation {sub} {f} olumluluk
affirmativ {adj} olumlu
affirmativ olumlu
affirmative Aktion {sub} {f} olumlu aksiyon
affirmativer Satz [Grammatik] olumlu cümle
affirmativer Satz {sub} {m} olumlu cümle
die Agonie {sub} {f} ölüm kalım savaşı
die Agonies {sub} {pl} ölüm kalım savaşları
alles, was sterblich ist ölümcül her şey
am Rande des Todes ölümün eşiğinde
am Sterben ölümün eşiğinde
angesichts des Todes ölüm karşısında
Angst vor dem Tod haben {sub} {f} ölümden korkmak
Antisoziale Reaktion {sub} {m} olumsuz sosyal tepki
arme Sünder ölüme mahkûm kimse
arme Sünderin {sub} {f} [weiblich] ölüme mahkûm kimse
der Armesünder {sub} {m} ölüme çarptırılan
das Armesündergesicht {sub} {n} ölüme çarptırılanın suratı
die Armesündermiene {sub} {f} ölüme çarptırılan yüz ifadesi
der Armesünderstuhl {sub} {m} ölüme çarptırılan kişinin oturduğu sandalye
auf dem Sterbebett ölüm döşeğinde
auf dem Sterbebett abgelegtes Geständnis ölüm döşeğinde suçunu itiraf etmek
auf dem Sterbebett liegen {v} ölüm döşeğinde olmak
auf dem Totenbett ölüm döşeğinde
auf dem Totenbett geäußerter letzter Wille {sub} {m} ölüm döşeğinde söylenen son arzu
auf der Abschussliste stehen {v} ölüm listesinde olmak
auf etwas gefasst sein {v} olumsuz bir şeye hazırlıklı olmak
die Autopsie {sub} {f} [Med.] ölümün nedenini aramak için cesedin açılma hali
beeinträchtigend {adj} olumsuz etkileyici
bei seinem Tod ölümünde
beim Tod ölümde
bejahen {v} [bejahte, hat bejaht] olumlu cevap vermek
bejahend {adj} olumlu
bejahend antworten olumlu cevap vermek
bejahende Antwort {sub} {f} olumlu cevap
bejahendenfalls {adv} olumlu cevap halinde
die Bejahung {sub} {f} olumlu cevap verme
der Abbildbereich {sub} {m} resimlenebilen bölüm
die Abfertigungshalle {sub} {f} havaalanındaki pasaport ve bagaj işlemlerinin yapıldığı bölüm
abgeschlossener Bereich {sub} {m} kapalı bölüm
die Ableitung {sub} {f} bölüm
der Abmessungsbereich {sub} {m} ölçülen bölüm
abrufbarer Anteil {sub} {m} çağrılabilir bölüm
der Abschnitt {sub} {m} [EDV] bölüm
die Abschnittsmarkenbereich {sub} {f} kontrol işaretli bölüm
der Absonderungsbestandteil {sub} {m} ayırılan bölüm
die Absorberkammer {sub} {f} emici bölüm
absorbierender Bereich {sub} {m} emici bölüm
das Abspannabschnitt {sub} {n} son bölüm
der Abt {sub} {m} [Kürzel von Abteilung] bölüm
die Abteilung {sub} {f} bölüm
Abteilung für Brandverletzte {sub} {f} yanık yaralaıları için bölüm
Abteilung für Patientenangelegenheiten {sub} {f} hasta sorunlarına bakan bölüm
Abteilung unter Beobachtung {sub} {f} kontrol altındaki bölüm
Abteilungs- bölüm
die Abtlg {sub} {f} [Kürzel von Abteilung] bölüm
achtes Kapitel sekizinci bölüm
aktiver Bestandteil {sub} {m} aktif bölüm
aktuell gesetztes Element {sub} {n} aktüel yerine konmuş bölüm
akuter Herztod {sub} {m} ani kalpten ölüm
der Alarmbereich {sub} {m} alarmlı bölüm
der Alterstod {sub} {m} yaştan dolayı ölüm
anwendungstechnische Abteilung {sub} {f} tatbikat tekniği ile ilgili bölüm
0.005s