23 direkte Treffer gefunden für: tehlikeli


77 indirekte Treffer gefunden für: tehlikeli

Deutsch Türkisch
abenteuerliches Leben {sub} {n} tehlikeli yaşantı
Abfall, gefährlicher~ {sub} {m} tehlikeli atık
Abfall, gefährlicher~ {sub} {m} tehlikeli çöp
Abfälle, gefährliche~ {sub} {pl} tehlikeli atıklar
alarmierende Größe erreichen tehlikeli boyuta erişmek
alarmierendes Symptom {sub} {n} tehlikeli bulgu
als gefährlich bekannte Ware tehlikeli olarak tanınan eşya
als gefährlich eingestuft tehlikeli olarak sınıflanan
als gefährlichen Abfall entsorgen tehlikeli atık olarak bertaraf etmek
Anlage, gefährliche - {sub} {f} tehlikeli tesisat
Aufenthalt im Gefahrenbereich {sub} {m} tehlikeli bölgede durma
bedrohliche Anzeichen {sub} {pl} tehlikeli işaretler
die Bedrohlichkeit {sub} {f} tehlikelilik
Beseitigung gefährlicher Schadstoffe tehlikeli maddeleri bertaraf etmek
bestrichener Raum [Militär] tehlikeli bölge
bestrichener Raum {sub} {m} tehlikeli bölge
die Bore {sub} {f} tehlikeli dalga
brenzlige Situation {sub} {f} tehlikeli bir durum
brenzlige Situationen {sub} {pl} tehlikeli durumlar
bösartige Krankheit [Med.] tehlikeli hastalık
bösartige Krankheit {sub} {f} tehlikeli hastalık
bösartige Neubildung {sub} {f} tehlikeli oluşum
bösartige Neubildungen {sub} {pl} tehlikeli oluşumlar
böse Wunde {sub} {f} tehlikeli yara
die Charybdis {sub} {f} [Meeresungeheuer] tehlikeli akıntı
den Anfängen wehren tehlikeli gelişmeyi durdurmak
die böse Macht tehlikeli güç
drohende Kollision {sub} {f} tehlikeli çarpışma
ein gefährliches Pflaster {sub} {n} {ugs.} tehlikeli bir bölge
ein gefährliches Spiel treiben tehlikeli bir oyun oynamak
ein gefährliches Unternehmen tehlikeli bir
eine gefährliche Stelle tehlikeli bir nokta
eine kitzelige Frage tehlikeli bir durum
Etikett für Gefahrgut {sub} {n} tehlikeli madde etiketi
Etiketten für Gefahrgut {sub} {pl} tehlikeli madde etiketleri
folgenschwer sein {v} tehlikeli olmak
die Forleule {sub} {f} [Falter] tehlikeli bir kelebek türü
gefahrbringend {adj} tehlikeli sonuçlar doğuran
gefahrdrohend {adj} tehlikeli sonuçlar doğuran
der Gefahrenfall {sub} {m} tehlikeli olay
das Gefahrengut {sub} {n} tehlikeli madde
die Gefahrengüter {sub} {pl} tehlikeli maddeler
der Gefahrenpunkt {sub} {m} tehlikeli nokta
der Gefahrenstoff {sub} {m} tehlikeli madde
gefahrenvolle Beschäftigungen {sub} {pl} tehlikeli işler
gefahrenvolle Kreuzung {sub} {f} tehlikeli kavşak
gefahrenvolle Situation {sub} {f} tehlikeli durum
das Gefahrgut {sub} {n} tehlikeli madde
der Gefahrgut-Transport {sub} {m} tehlikeli madde transportu
die Gefahrgutbeauftragte {sub} {f} tehlikeli madde temsilcisi bayan
der Gefahrgutbeauftragter {sub} {m} tehlikeli madde temsilcisi
ansteckungsgefährlich {adj} geçme tehlikeli
außergewöhnlich gefährlich olağanüstü tehlikeli
äußerst ernst und gefährlich oldukça ciddi ve tehlikeli
bedrohlicher {adj} daha tehlikeli
bedrohlichste {adj} en tehlikeli
besonders gefährlich oldukça tehlikeli
brandgefährlich {adj} çok tehlikeli
für den Menschen gefährlich insan için tehlikeli
gefährlich für alte Leute yaşlılar için tehlikeli
gefährlich für den Staat devlet için tehlikeli
gefährlich für die Gesellschaft toplum için tehlikeli
gefährlich für Kinder çocuklar için tehlikeli
gefährlicher {adj} daha tehlikeli
gefährlichste {adj} en tehlikeli
gemeingefährlich {adj} [figürlich] son derece tehlikeli
gemeingefährlich {adj} kamu düzeni için tehlikeli
gemeingefährlich {adj} topluma tehlikeli
Gemeingefährlich {adj} çok tehlikeli
gering gefährdet {adj} az tehlikeli
gesundheitsgefährdend {adj} sağlığa açısından tehlikeli
hochgefährlich çok tehlikeli
jugendfürgefährdend {adj} gençler için tehlikeli
jugendgefährdend {adj} gençlik için tehlikeli
lebensgefährlich {adj} çok tehlikeli
möglicherweise gefährlich bir ihtimal tehlikeli
offenkundig gefährlich belliki tehlikeli
0.005s