40 direkte Treffer gefunden für: sıra


77 indirekte Treffer gefunden für: sıra

Deutsch Türkisch
abgedroschene Ausrede {sub} {f} sıradan bahane
abgedroschener Stil {sub} {m} sıradan üslûp
abstrakter Automat {sub} {m} sıradan sistemlerin matematiksel modeli
abwechselnd {adv} sırayla
abwechselnd tragen {v} sırayla taşımak
abwechselnde Übertragung {sub} {f} sırayla yaınlamak
Achtzylinder in Reihe {sub} {m} sıra sekiz silindir
die Alb {sub} {f} sıradağ
das Allerweltsgesicht {sub} {n} sıradan bir tip
der Alltag {sub} {m} sıradan bir gün
die Alltagsehe {sub} {f} sıradan evlilik
der Alltagsgebrauch {sub} {m} sıradan kullanım
die Alltagsgeschichte {sub} {f} sıradan hikâye
das Alltagsgeschäft {sub} {n} sıradan ticaret
das Alltagsgesicht {sub} {n} sıradan yüz
der Alltagsmensch {sub} {m} sıradan insan
die Alltäglichkeit {sub} {f} sıradanlık
Alltäglichkeits- sıradanlık
am Ende der Reihe sıra sonunda
am Zug sein {v} sıra gelmek
an der Reihe sein {v} sıra gelmek
an die Reihe kommen {v} sıra gelmek
an die Reihe kommen {v} sıra gelmek
aneinander reihen {v} sıralamak
aneinander reihen {v} sıraya sokmak
aneinandergereiht sıralanmış
das Aneinanderreihen {sub} {n} sıralama
die Aneinanderreihung {sub} {f} sıraya sokma
die Aneinanderreihungen {sub} {pl} sıralamalar
angeordnet, in Reihe- sırasıyla düzenlenmiş
angestanden [er, sie, es ist~] sırada bekledi
anordnen {v} [ordnete an, hat angeordnet] sıralamak
die Anordnung {sub} {f} sıralama
anreihen {v} [reihte an, hat angereiht] sıralamak
anreihen {v} [reihte an, hat angereiht] sıraya koymak
anreihende Sprachen sıralayıcı diller
die Anreihtechnik {sub} {f} sıralama tekniği
die Anreihung {sub} {f} sıralama
die Anreihung {sub} {f} sıraya koyma
anspruchlos leben {v} sıradan bir yaşam sürmek
anspruchslos leben {v} sıradan bir yaşam sürmek
anstecken {v} [steckte an , hat angesteckt] sirayet etmek
anstecken {v} [steckte an , hat angesteckt] sirayet ettirmek
die Ansteckung {sub} {f} sirayet
anstehen {v} [stand an, hat angestanden] sıra beklemek
anstehen {v} [stand an, hat angestanden] sırada durmak
anstehen {v} [stand an, hat angestanden] sıraya dizilmek
anstehen {v} [stand an, hat angestanden] sıraya girmek
anstehend {adj} sırada olan
anstehend {adj} sırada duran
anstehende Planung {sub} {f} sırada olan planlama
ab und an ara sıra
ab und zu {adv} ara sıra
Ablage der Scheiben erste Reihe {v} disklerin konulduğu çekmecede birinci sıra
absteigende Folge {sub} {f} azalan sıra
absteigende Ordnung {sub} {f} azalan sıra
absteigende Reihe {sub} {f} azalan sıra
abwechselnde Reihenfolge {sub} {f} değişen sıra
alfabetische Reihenfolge {sub} {f} alfabetik sıra
alphabetische Reihenfolge {sub} {f} alfabetik sıra
arithmetische Reihe {sub} {f} aritmetik sıra
beiläufig {adv} [nebenbei] yanı sıra
bisweilen {adv} arasıra
bisweilen ara sıra
die Buchstabenkette {sub} {f} alfabetik sıra
daneben {adv} yanı sıra
dann und wann ara sıra
dannundwann {adv} ara sıra
darneben {adv} [veraltet "daneben"] bunun yanısıra
das eine oder andere Mal ara sıra
die Doppelreihe {sub} {f} çift sıra
doppelte Reihe {sub} {f} çift sıra
eine oder andere Mal ara sıra
eins nach dem anderen peşi sıra
erste Reihe {sub} {f} ilk sıra
erster Rang {sub} {m} ilk sıra
erster Rang im Theater {sub} {m} tiyatroda ilk sıra
0.006s