|
die
Abkommenschaft
{sub}
{f}
|
çocuklar ve torunlar
|
|
|
Abteilung für Künderschutz
{sub}
{f}
|
Çocukları Koruma Şubesi
|
|
|
der
Adiposogigantismus
{sub}
{m}
|
çocuklarda yağlanma ve kilo fazlalığı
|
|
|
die
Alexander-Technik
{sub}
{f}
|
çocuklarda hareket analiz tekniği
|
|
|
die
Alexandertechnik
{sub}
{f}
|
çocuklarda hareket analiz tekniği
|
|
|
Anzahl der Kinder
{sub}
{f}
|
çocukların sayısı
|
|
|
auf die Gesundheit der Kinder achten
|
çocukların sağlığına dikkat etmek
|
|
|
auf die Kinder aufpassen
{v}
|
çocuklara gözkulak olmak
|
|
|
auf Kinder aufpassen
{v}
|
çocuklara göz kulak olmak
|
|
|
Aufklärung von Kindern
|
çocukları aydınlatma
|
|
|
Aufsicht über die Kinder
{sub}
{f}
|
çoçukları gözetleme
|
|
|
Ausbeutung von Kinderarbeit
{sub}
{f}
|
çocukları calıştırarak sömürme
|
|
|
Ausbeutung von Kindern durch Zwangsarbeit
{sub}
{f}
|
çocukları zorla calıştırarak sömürme
|
|
|
Ausbildung Ihrer Kinder
{sub}
{f}
|
çocukların eğitimi
|
|
|
Autismus bei Kinder
{sub}
{m}
|
çocuklarda içedönüklük
|
|
|
Beauftragter, Kinderschutz-
[Politisch]
|
çocukları koruma görevlisi
|
|
|
Beschäftigung von Kindern
{sub}
{f}
|
çocukları çalıştırma
|
|
|
Betreuung der Kinder tagsüber
{sub}
{f}
|
çocukların gündüz bakımı
|
|
|
Betreuung von Kindern
{sub}
{f}
|
çocuklara bakma
|
|
|
Bilderbuch für Kinder
|
çocuklar için resimli kitap
|
|
|
Buch für Kinder
{sub}
{n}
|
çocuklar için kitap
|
|
|
die Kinder beaufsichtigen
{v}
|
çocuklara bakmak
|
|
|
die Kinder beaufsichtigen
{v}
|
çocuklara göz kulak olmak
|
|
|
die Frau, mit deren Kindern du sprichst
|
çocuklarıyla konuştuğun kadın
|
|
|
die Kinder hören zu
|
çocuklar dinliyor
|
|
|
die Kinder schlugen über die Stränge
|
çocuklar su koyvermişti
|
|
|
die Kinder schlugen über die Stränge
|
çocuklar haddini aşmıştı
|
|
|
die Kinder unterhalten
{v}
|
çocukları eğlendirmek
|
|
|
der
Ehesegen
{sub}
{m}
|
çocuklar
|
|
|
eine Schar von Kindern
|
çocuklar topluluğu
|
|
|
das
Elternrecht
{sub}
{n}
|
çocuklar bakımından ana ve babanın hakkı
|
|
|
die
Elternrente
{sub}
{f}
|
çocukları hatalı davranış sonucu vefat eden anababalara bağlanan aylık para
|
|
|
der
Engelmacher
{sub}
{m}
|
çocuklara karşı acımasız kişi
|
|
|
die
Engelmacherin
{sub}
{f}
[weiblich]
|
çocuklara karşı acımasız kadın
|
|
|
er kümmert sich um das Kind
|
çocukla ilgileniyor
|
|
|
Erziehung von Kindern
{sub}
{f}
|
çocukların eğitimi
|
|
|
der
Fieberkrampf
{sub}
{m}
med.
|
çocuklarda ateşe bağlı kasılma
|
|
|
für die Kinder aufkommen
{v}
[finanziell]
|
çocukların masraflarını karşılamak
|
|
|
für Kinder empfohlen
|
çocuklara tavsiye edilir
|
|
|
für seine Kinder verantwortlich sein
{v}
|
çocukları için sorumlu olmak
|
|
|
gefährlich für Kinder
|
çocuklar için tehlikeli
|
|
|
Gesetz zum Schutz der Kinder
{sub}
{n}
|
çocukları koruma yasası
|
|
|
die
Glucke
{sub}
{f}
{ugs.}
[Eine fürsorgliche Mutter]
|
çocuklarına kanat gerip bakan anne
|
|
|
Grausamkeit gegen Kinder
{sub}
{f}
|
çocuklara karşı vahşilik
|
|
|
der
Holzklapper
{sub}
{m}
|
çocuklar için ses çıkaran tokozlu ağaç
|
|
|
Ihre Kinder besuchen eine Privatschule
|
çocuklarınız özel bir okula gidiyor
|
|
|
Ihre Kinder sind in Pflege
|
çocuklarınız bakım evinde
|
|
|
ist oft so bei Kindern
[das~]
|
çocuklarda çoğu zaman böyledir
|
|
|
die
Juniorzahncreme
{sub}
{f}
|
çocuklar için diş macunu
|
|
|
der
Katzentisch
{sub}
{m}
|
çocuklar için ufak yemek masası
|
|
|
das
Katzentischchen
{sub}
{n}
|
çocuklar için ufak yemek masası
|
|
Türkisch