3 direkte Treffer gefunden für: anne

Deutsch Türkisch
die Mama {sub} {f} {ugs.} anne
die Mami {sub} {f} {ugs.} anne
die Mutter {sub} {f} [Frau] anne

77 indirekte Treffer gefunden für: anne

Deutsch Türkisch
alleinziehende Familie {sub} {f} anne veya babadan birirnin bulunmadığı aile
als Mutter {sub} {f} anne olarak
am Rockzipfel der Mutter hängen annesinin eteğine yapışmak
annehmbar {adj} akla yatkın
annehmbar {adj} alınabilir
annehmbar {adj} elverişli
annehmbar {adj} hoş
annehmbar {adj} kabul edilebilir
annehmbar {adj} kabule değer
annehmbar {adj} makul
annehmbar {adj} uygun
annehmbar {adj} şirin
annehmbar klingend {adj} makul görünen
annehmbare Antwort {sub} {f} makul cevap
annehmbare Bedingungen {sub} {pl} kabul edilebilir şartlar
annehmbare Grenze {sub} {f} makul sınır
annehmbare Konditionen {sub} {pl} makul koşullar
annehmbare Person {sub} {f} uygun insan
annehmbare Qualität {sub} {f} makul kalite
annehmbare Qualitätsgrenze {sub} {f} makul kalite sınırı
annehmbare Tageseinnahmen {sub} {pl} elverişli günlük cirolar
annehmbare Zuverlässigkeit {sub} {f} makul güvenilirlik
annehmbare Änderung {sub} {f} kabul edilebilir değişim
annehmbarer {adj} daha makul
annehmbarer Grad an Sicherheit {sub} {m} kabul edilebilir derecede emniyet
annehmbarer junger Mann {sub} {m} uygun genç adam
annehmbarer Preis {sub} {m} kabul edilebilir fiyat
annehmbarer Preis {sub} {m} uygun fiyat
annehmbarer Vorschlag {sub} {m} kabul edilebilir öneri
annehmbares Qualitätsniveau {sub} {n} kabul edilebilir kalite seviyesi
annehmbares Wetter {sub} {n} hoş hava
die Annehmbarkeit {sub} {f} alma kabiliyeti
die Annehmbarkeit {sub} {f} kabul edilebilirlik
die Annehmbarkeit {sub} {f} kabul görürlük
annehmbarste {adj} en makul
das Annehmen {sub} {n} kabul etme
annehmen {v} [ein Angebot usw.] (teklifi, vb.) kabul etmek
annehmen {v} [eine Angewohnheit] alışkanlık edinmek
annehmen {v} [eine Farbe] zannetmek
annehmen {v} [Geschmack] (lezzetini) almak
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] benimsemek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] evlat edinmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] farz etmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] huy edinmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] izini sürmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] kabul etmek
Annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] kabul etmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] kendine mal etmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] peşine düşmek
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] sanmak
annehmen {v} [nahm an, hat angenommen] teslim almak
Ablassen der Wanne {sub} {n} leğeni boşaltma
Ablauf der Zeitspanne {sub} {m} zaman diliminin dolması
die Ablaufwanne {sub} {f} drenaj teknesi
die Ablegewanne {sub} {f} alıcı leğen
die Abstehwanne {sub} {f} bekletme leğeni
die Adoptivmutter {sub} {f} evlat edinen anne
afrikanische Savanne {sub} {f} [Equator] Afrika‚da otsu bikilerle kaplı çayır
afrikanische Savanne {sub} {f} [Equator] Afrika‚da savani
afrikanische Savanne {sub} {f} [Equator] Afrika‚da sayana
der Alemanne {sub} {m} Alaman
der Alemanne {sub} {m} German soyundan gelen kimse
allein erziehende Mutter {sub} {f} yalnız büyüten Anne
alleinerziehende Mutter {sub} {f} yalnız yetiştiren Anne
alleinstehende Mutter {sub} {f} yalnız yaşayan Anne
die Altersspanne {sub} {f} yaş aralığı
die Amalgamerpfanne {sub} {f} malgama yapma kazanı
die Amme {sub} {f} süt anne
die Amme {sub} {f} sütanne
die Analysenspanne {sub} {f} analiz aralığı
die Arbeitswanne {sub} {f} işletme banyosu
arme Mutter {sub} {f} zavallı anne
die Auffangwanne {sub} {f} su tutma teknesi
die Auflösepfanne {sub} {f} eritme kazanı
die Augenbadewanne {sub} {f} göz yıkama küveti
Auslaufenlassen der Wanne {sub} {n} leğeni bosaltma
die Autopanne {sub} {f} araba bozulması
0.005s