9 direkte Treffer gefunden für: Kot

Deutsch Türkisch
der Kot {sub} {m} bok
der Kot {sub} {m} dışkı
der Kot {sub} {m} kazurat
der Kot {sub} {m} kığ
der Kot {sub} {m} kığı
der Kot {sub} {m} pislik
die Jeans {sub} {f} kot
Jeans kota Quote {sub} {f} kot
die Kote {sub} {f} [Geologie] kot

77 indirekte Treffer gefunden für: Kot

Deutsch Türkisch
abfällige kötüleyen
abfällige Bemerkung {sub} {f} kötüleyici söz
abscheulich {adj} kötü
abscheuliche Worte {sub} {pl} kötü kelimeler
abschneiden, schlecht~ {sub} {n} kötü sonuç elde etmek
abusiv kötüye kullanılan
der Abusus {sub} {m} kötüye kullanma
abätzen {v} [ätzte ab, hat abgeätzt] koterize etmek
Achse des Bösen {sub} {f} kötülük ekseni
das Adenokarzinom {sub} {n} kötü huylu beze dokusu tümörü
Adenokarzinom der Niere {sub} {n} kötü huylu böbrek tömörü
adenokarzinomartig {adj} kötü huylu beze dokusu tümörü cinsli
Adenoma destruens {sub} {n} kötü huylu gibi beze tümörü mesela troid bezi
das Adenosarkom {sub} {n} kötü huylu epitel tümör
die Aerophobie {sub} {f} kötü havadan korku
die Aggravation {sub} {f} kötüleşme
das Albdrücken {sub} {n} kötü rüya görme
als schlecht hinstellen {v} kötülemek
angeschwärzt kötülenmiş
anrüchig {adj} kötü isimli
anrüchig {adj} kötü şöhret sahibi
die Anschwärzung {sub} {f} kötüleme
die Anschwärzungen {sub} {pl} kötülemeler
Anschwärzungs- kötüleme
anstelle von Kontingenten kotalar yerine
anstiften {v} [stiftete an, hat angestiftet] kötülüğe sebep olmak
der Arcuscotangens {sub} {m} kotanjan açısı
arg {adj} kötü
arg [ärger, am ärgsten] kötü
das Arg {sub} {n} kötü niyet
das Arg {sub} {n} kötülük
die Arglist {sub} {f} kötü niyet
arglistig {adj} kötü niyetli
arglos {adj} kötü niyet beslemeden
auf Abwege führen {v} kötü yola düşürmek
auf Abwege gekommen kötü yola girmiş
auf Abwege geraten {v} kötü yola düşmek
auf Abwegen sein {v} kötü yolda olmak
auf den Strich gehen {v} kötü yola düşmek
auf schiefe Bahn kommen {v} kötü yola düşmek
aufgehoben, schlecht~ kötü yere konmuş
aus dem letzten Loch pfeifen kötü durumda olmak
aus der Not eine Tugend machen {v} kötü şartlar altında iye netice elde etmek
aus einem bösen Traum erwecken kötü bir rüyadan uyanmak
ausfallen {v} [schlecht ~] kötü sonuca ulaşmak
ausfressen {v} [fraß aus, hat aufgefressen] kötülük yapmak
die Ausgeburt {sub} {f} kötü ürün
ausheben {v} [hob aus, hat ausgehoben] kötülük yuvalarını dağıtmak
ausleuchtern {v} kötü ışık vermek
das Ausleuchtgebiet {sub} {n} kötü ışıklandırılmış bölge
ausmerzen {v} [merzte aus, hat ausgemerzt] kötüsünü ayırmak
das Badetrikot {sub} {n} mayo
der Baumwollkord {sub} {m} pamuklu kot
der Baumwolltrikot {sub} {m} pamuklu triko
das Bergtrikot {sub} {n} [Radrennen] bisiklet sürücü forması
das Bergtrikot {sub} {n} dağ forması
der Boykott {sub} {m} boykot
der Covercoat {sub} {m} koverkot
dornige Wegwarte {sub} {f} [kretisches Gemüse: stamnagathi] mebarekot
Einsatz im Nationaltrikot milli forma ile çıkma
die Entrecote {sub} {f} antrikot
der Finanzboykott {sub} {m} mali boykot
finanzieller Boykott {sub} {m} mali boykot
das Fußballtrikot {sub} {n} futbol trikosu
gelbes Trikot {sub} {n} sarı triko
gemeinsamer Boykott {sub} {m} ortak boykot
der Glücksbringer {sub} {m} maskot
das Glücksschwein {sub} {n} şans getirdiğine inanılan domuzdan maskot
grünes Trikot {sub} {n} [Radrennen] yeşil triko
der Gummimantel {sub} {m} yağmur geçirmez trençkot
der Hundekot {sub} {m} köpek dışkısı
Häuflein Kot {sub} {m} yığıncık dışkı
indirekter Boykott {sub} {m} dolaylı boykot
der Katzenkot {sub} {m} kedi dışkısı
die Kokotte {sub} {f} [veraltet] kokot
das Luder {sub} {n} kokot
das Mannschaftstrikot {sub} {n} takım trikosu
0.005s