13 direkte Treffer gefunden für: schief


64 indirekte Treffer gefunden für: schief

Deutsch Türkisch
schief angespritzte Schläuche {sub} {pl} uçları sivriltilmiş hortumlar
schief ansehen {v} yan bakmak
schief gefalteter Balgen {sub} {pl} yamuk katlanmış körük
schief gefaltete Balgen {sub} {pl} yamuk katlanmış körükler
schief gegangen ters gitti
schief gehen {v} işin ters gitmesi
schief gehen {v} ters gitmek
schief gehen {v} yolunda gitmemesi
schief gewickelt ters sarılmış
schief gewickelt sein {v} {ugs.} ters sarılmış olmak
schief gewickelt sein {v} yanılmak
schief laufen bir işin ters gitmesi
schief laufen bir işte aksilik çıkması
schief laufen {v} eğri işlemek
schief laufen {v} çarpık yürümek
schief liegen {v} yanlış bir görüşü savunmak
schief liegen {v} yanlış fikirler ileri sürmek
schief sein {v} yamuk olmak
schief stehen {v} eğri durmak
schief stellen {v} eğri koymak
schief treten {v} yan basmak
schief Urteilen {v} [Rechtswissenschaft] yanlış yargılamak
die Schiefe {sub} {f} eğim
die Schiefe {sub} {f} eğrilik
die Schiefe {sub} {f} meyil
die Schiefe {sub} {f} meyillik
die Schiefe {sub} {f} çarpıklık
schiefe inhiraf
Schiefe anordnung {sub} {f} eğik tertibat
schiefe Auflage {sub} {f} eğri altlık
schiefe Biegung {sub} {f} eğik bükme
schiefe Biegung {sub} {f} eğri bükme
schiefe Ebene {sub} {f} eğik düzey
schiefe Ebene {sub} {f} eğik düzlem
schiefe Flasche {sub} {f} eğri şişe
schiefe Korrelation {sub} {f} çarpık bağıntı
schiefe Lagerung {sub} {f} eğik yatak
schiefe Linie {sub} {f} eğri çizgi
schiefe Mündung {sub} {f} eğri menfez
schiefe Nase {sub} {f} eğri burun
schiefe Zähne {sub} {f} eğri dişler
schiefe Richtung {sub} {f} eğri yön
schiefe Stossfuge {sub} {f} şivli başbaşa ekleme
schiefe Stossnaht {sub} {f} şivli başbaşa ekleme
schiefe Urteile [Rechtswissenschaft] yanlış yargılar
schiefe Verkehrslast {sub} {f} [schiefe Nutzlast] yana yatık transport yükü
schiefe Verteilung {sub} {f} çarpık dağılım
schiefe Verzahnung {sub} {f} konik dişli
schiefe Welle {sub} {f} eğri
die Schiefeebene {sub} {f} eğik düzlem
schiefern Hals [er, sie, es hat~] boynu eğri
das Bild hängt schief resim askıda eğri duruyor
Dinge gingen schief bazı şeyler ters gitmişti
ganz schief tam eğri
Heute geht mir alles schief bugün her şey ters gidiyor
krumm und schief {adj} eciş bücüş
krumm und schief {adj} eğri büğrü
krumm und schief {adj} kargacık burgacık
krumm und schief {adj} çarpık çurpuk
linksschief {adj} sola eğri
rechtsschief {adj} sağa doğru eğik
windschief {adj} eciş bücüş
windschief {adj} eğri
windschief {adj} çarpık
0.004s