2 direkte Treffer gefunden für: inç

Deutsch Türkisch
der Zoll {sub} {m} [2,54 cm] inç
der Zoll {sub} {m} [Maß] inç

77 indirekte Treffer gefunden für: inç

Deutsch Türkisch
der Abaddon {sub} {m} [biblische Figur] incilde bir şekil
Abgleichen der Feinabstimmung {sub} {n} incelikleri ayarlama
abhandeln {v} [Thema] incelemek
die Abhandlung {sub} {f} inceleme
abnehmender Mond {sub} {m} incelen ay
abplatten {v} [Erz: plattete ab, hat abgeplattet] ince yaprak haline getirmek
Abscheidung von Feinstäuben {sub} {f} ince tozlardan ayırma
das Abstreckdrücken {sub} {n} inceltmek için bastırma
der Abstreckeffekt {sub} {m} inceltme etkisi
die Abstreckpresse {sub} {f} inceltme presi
die Abstufung {sub} {f} [geringer Unterschied] ince fark
die Abstufung {sub} {f} ince fark
die Abstufungen {sub} {pl} ince farklar
das Abtasten {sub} {n} [Check] inceleme
abtasten {v} [Check] incelemek
der Abtastkopf {sub} {m} inceleme başlığı
der Abtastnadel {sub} {m} inceleme iğnesi
das Abtastoszilloskop {sub} {n} inceleme osiloskopu
die Abtastspule {sub} {f} inceleme bobini
die Anatomie {sub} {f} inceleme
anpiepen {v} ince kısa ses tonlarıyla birini çağırmak
anpiepsen {v} [piepste an, hat angepiepst] ince ses çıkararak konuşmak
anrempeln {v} [ugs.: rempelte an, hat angerempelt] incitmek
anrempelnd {ugs.} inciten
der Anriss {sub} {m} [haarfeiner Riss] ince çatlak
anrühren {v} [rührte an, hat angerührt] inceltmek
ansehen {v} [aufmerksam] incelemek
das Anstandsgefühl {sub} {n} incelik
Antrag auf Untersuchung {sub} {m} inceleme dilekcesi
das Armkettchen {sub} {n} ince kol zinciri
Art der Prüfung {sub} {f} inceleme şekli
die Asbestose {sub} {f} ince asbest liflerinin veya tozlarının inhalasyonuna bağlı olarak meydana gelen akciğer fibrosisi
attributive Prüfmethode {sub} {f} inceleyici deneme metodu
das Attributkennzeichen {sub} {n} inceleme işareti
auf die Bibel schwören {v} İncil`e yemin etmek
auf die Bibel schwören {v} İncil`e yemin etmek
auf die Bibel schwören {v} İncil`e el basarak yemin etmek
auf Einzelheiten eingehen {v} incelemek
auf feine Art ince davranış
auf Herz und Nieren prüfen {v} inceden inceye kontroldan geçirmek
ausdünnen {v} inceltmek
ausdünnen {v} incelmek
die Ausdünnung {sub} {f} inceltme
auseinandersetzen {v} [sich ~: untersuchen] incelemek
ausgefeilt {adj} inceden inceye hazırlanmış
ausgefeilte Details {sub} {pl} inceden inceye hazırlanmış detaylar
ausgefeiltes System {sub} {n} inceden inceye hazırlanmış sistem
die Ausgefeiltheit {sub} {f} inceden inceye hazırlanmış olma
auskeilen {v} [keilte aus, hat ausgekeilt] inceltmek
ausschöpfen {v} incelemek
ausstechen {v} [stach aus, hat ausgestochen] ince bir aletle çıkarmak
der Abbildungsfehler {sub} {m} sapınç
der Absolutdruck {sub} {m} kati basınç
absolute Spannung {sub} {f} absolut basınç
absoluter Druck {sub} {m} mutlak basınç
der Achsdruck {sub} {m} aksiyal basınç
der Achsialdruck {sub} {m} aksiyal basınç
adiabatische Verdichtung {sub} {f} sabit ısılı basınç
alle Freude {sub} {f} tüm sevinç
das Allzeithoch {sub} {n} daimi yüksek basınç
das Allzeittief {sub} {n} daimi alçak basınç
alternierendes Bewusstsein {sub} {n} seçenekli bilinç
alternierendes Bewusstsein {sub} {n} çifte bilinç
das Altmessing {sub} {n} hurda pirinç
das Altmessing {sub} {n} yanık pirinç
der Anfangsdruck {sub} {m} ilk basınç
die Ankerwinde {sub} {f} [zum Hieven und Stecken des Ankers betrieben] demir vinç
der Anpressdruck {sub} {m} [Schraubverbindung] iki satıh arasındaki basınç
die Antennenwinde {sub} {f} direkli vinç
anziehend {adj} ilginç
der Atmosphärendruck {sub} {m} atmosferik basınç
die Attraktivität {sub} {f} ilginç
aufgepumpter Druck {sub} {m} pompalanmış basınç
aufregend {adj} ilginç
auftauchender Druck {sub} {m} peydah olan basınç
der Aufzug {sub} {m} [Lasten-] vinç
ausgefallenste {adj} en ilginç
0.004s