12 direkte Treffer gefunden für: sevinç


77 indirekte Treffer gefunden für: sevinç

Deutsch Türkisch
anfunkeln {v} sevinçle bakmak
Anlass zur Freude {sub} {m} sevinç nedeni
anstrahlen {v} sevinçten gözleri parlamak
aufjauchzen {v} sevinç naraları atmak
aufjauchzen {v} sevinçle haykırmak
aufjubeln {v} sevinç naraları atmak
aufjubeln {v} sevinçle haykırmak
aufspringen {v} [sprang auf, ist aufgesprungen] sevinçten havalara uçmak
Ausdruck der Freude {sub} {m} sevinç ifadesi
bejubeln {v} [bejubelte, hat bejubelt] sevinç çığlıkları atmak
bejubeln {v} [bejubelte, hat bejubelt] sevinçle karşılamak
bejubelt [er, sie, es~] sevinç çığlıkları atıyor
bejubelte [er, sie, es~] sevinç çığlıkları atmıştı
die Freude trüben {v} sevinci gölgelemek
einen Freudentanz aufführen {v} sevinç dansı yapmak
einen Luftsprung machen sevinçten havaya sıçramak
Engel im Himmel singen hören sevinçten göklere uçmak
entgegenjubeln {v} sevinçle karşılamak
erfreulich {adj} sevinçli
die Erfreulichkeit {sub} {f} sevinçlilik
erfreut sein {v} sevinçli olmak
Freude ausdrücken {v} sevincini göstermek
Freude gewähren {v} sevinç vermek
Freude schenken {v} sevinç bahşetmek
Freude verbreiten {v} sevinç yaymak
die Freuden {sub} {pl} sevinçler
Freuden und Leiden {sub} {pl} sevinç ve üzüntüler
die Freudenbezeigung {sub} {f} sevinç gösterme
das Freudenfeuer {sub} {n} sevinç ateşi
die Freudenfeuer {sub} {pl} sevinç ateşleri
das Freudengeheul {sub} {n} sevinç narası
das Freudengeheul {sub} {n} sevinç çığlığı
der Freudengesang {sub} {m} sevinç şarkısı
das Freudengeschrei {sub} {n} sevinç çığlığı
die Freudenhymne {sub} {f} sevinç marşı
die freudenmahl {sub} {f} sevinç yemeği
der Freudenrausch {sub} {m} sevinç çığlığı
freudenreich {adj} sevinçli
der Freudenruf {sub} {m} sevinç çağrışı
der Freudenschrei {sub} {m} sevinç çığlığı
der Freudensprung {sub} {m} sevinçten takla atma
Freudensprünge machen {v} sevinçden hoplayıp zıplamak
der Freudentag {sub} {m} sevinçli gün
der Freudentanz {sub} {m} [einen ~ aufführen] sevincinden deliye dönmek
der Freudentanz {sub} {m} [einen ~ aufführen] sevinçten zıp zıp hoplamak
der Freudentaumel {sub} {m} sevinç çığlığı
die Freudentränen {sub} {pl} sevinç gözyaşları
freudenvoll {adj} sevinç dolu
freudestrahlen {v} sevinç içinde olmak
freudestrahlen {v} sevinç saçmak
freudestrahlen {v} sevinçten parıldamak
alle Freude {sub} {f} tüm sevinç
äußerste Freude {sub} {f} olağanüstü sevinç
das ist ja eine unerwartete Freude! bu beklenmedik bir sevinç
freut sich hämisch [er, sie, es~sich] iki yüzlü sevinç
gelassene Fröhlichkeit {sub} {f} sakin sevinç
grenzenlose Freude {sub} {f} sonsuz sevinç
helle Freude {sub} {f} büyük sevinç
die Herzensfreude {sub} {f} kalpten sevinç
himmlische Freude {sub} {f} harika sevinç
die Häme {sub} {f} sinsi sevinç
hämisch {adj} [auf eine hinterhältige Weise boshaft] zarara gizli sevinç
der Jubel {sub} {m} [große Freude] büyük sevinç
prickelnde Vorfreude {sub} {f} heyacan verici ön sevinç
pure Freude {sub} {f} sadece sevinç
die Riesenfreude {sub} {f} çok büyük sevinç
die Schadensfreude {sub} {f} zarardan duyulan sevinç
die Sinnesfreuden {sub} {pl} duygusal sevinç
tolle Freude {sub} {f} harika sevinç
unaussprechliche Freude {sub} {f} tarif edilemez sevinç
unbändige Freude {sub} {f} çok büyük sevinç
ungestüme Freude {sub} {f} heyecanlı sevinç
überquellende Freude {sub} {f} coşkulu sevinç
überschäumende Fröhlichkeit {sub} {f} taşkın sevinç
überströmende Freude coşkun sevinç
die Vorfreude {sub} {f} ön sevinç
die Vorfreude {sub} {f} önceki sevinç
0.005s