7
direkte Treffer gefunden für: Kendi
56
indirekte Treffer gefunden für: Kendi
Deutsch
|
Türkisch
|
|
die
Abgehobenheit
{sub}
{f}
|
kendini yükseklerde görme
|
|
abgeschuftet
[sich]
|
kendine eziyet etmiş
|
|
abheben
{v}
{ugs.}
[hebte ab, hat abgehoben]
|
kendini beğenmek
|
|
abhetzen
{v}
[sich]
|
kendini yormak
|
|
abhärmen
{v}
[sich]
|
kendini başkası için telef etmek
|
|
abhärmen, sich
{v}
|
kendini başka biri için telef etmek
|
|
abjagen
{v}
[sich]
|
kendini yormak
|
|
abkapseln, sich
{v}
|
kendini çevresinden veya arkadaşlarından izole etmek
|
|
ablegen
{v}
[Zeugnis: legte ab, hat abgelegt]
|
kendisi hakkında bilgi vermek
|
|
abmartern
{v}
[sich]
|
kendine acı çektirmek
|
|
abmartern
{v}
[sich]
|
kendine azap etmek
|
|
abmartern
{v}
[sich]
|
kendine işkence etmek
|
|
abmartern, sich
{v}
|
kendine acı çektirmek
|
|
abmartern, sich
{v}
|
kendine azap etmek
|
|
abmartern, sich
{v}
|
kendine işkence etmek
|
|
abmustern
{v}
[musterte ab, hat abgemustert]
|
kendi isteğiyle ayrılmak
|
|
abmühen, sich
{v}
|
kendine sıkıntı veya zahmet etmek
|
|
abmühen, sich
{v}
|
kendini yormak
|
|
abschleppen
{v}
[sich]
|
kendini sürüklemek
|
|
abschleppen
{v}
[sich]
|
kendini yormak
|
|
abschuften
{v}
[sich]
|
kendine eziyet etmek
|
|
abschuften, sich
{v}
|
kendine eziyet etmek
|
|
absperren
{v}
[sperrte sich ab, hat sich abgesperrt]
|
kendini kapatmak
|
|
abstrampeln
{v}
[sich]
|
kendini yormak
|
|
das
Abwerben
{sub}
{n}
|
kendine çekme
|
|
abwerbend
{adj}
|
kendine çeken
|
|
die
Abwerbung
{sub}
{f}
|
kendine çekme
|
|
die
Adoption
{sub}
{f}
|
kendine mal etme
|
|
der
Adressat
{sub}
{m}
|
kendisine gönderilen
|
|
affig
{ugs.}
|
kendini beğenmiş
|
|
allein arbeitend
{adj}
|
kendi çalışan
|
|
allein verantwortlich sein
{v}
|
kendisi sorumlu olmak
|
|
alleinberechtigt
|
kendisi yetkili
|
|
alleingehend
{adj}
|
kendi giden
|
|
allzu sehr vertrauen
{sub}
{n}
|
kendine fazla güvenme
|
|
allzu sehr vertrauen
{v}
|
kendine fazla güvenmek
|
|
am eigenen Arbeitsplatz
|
kendi iş yerinde
|
|
am eigenen Körper
|
kendi vücudunda
|
|
am eigenen Leibe
|
kendi vücudunda
|
|
am eigenen Platz
|
kendi yerinde
|
|
die
Amortisationszeit
{sub}
{f}
|
kendini amorti etme süresi
|
|
amortisieren
{v}
[sich ~]
|
kendini amorti etmek
|
|
das
Amtsermittlungsgrundsatz
{sub}
{n}
|
kendiliğinden araştırma ilkesi
|
|
an Selbstbewusstsein gewinnen
{v}
|
kendine güven kazanmak
|
|
an Selbstvertrauen gewinnen
{v}
|
kendine güven kazanmak
|
|
an sich
|
kendinde
|
|
an sich arbeiten
{v}
|
kendini geliştirmek
|
|
an sich halten
{v}
|
kendini tutmak
|
|
an sich reißend
|
kendine alan
|
|
an sich reißen
{v}
[Geschäft etc.: in seinen Besitz bringen]
|
kendine almak
|
|
an sich selbst adressiert
|
kendine adreslenmiş
|
|
durch Jagd ausgerottet
|
av ile nesli tükendi
|
|
Essen ist alle
|
yemek tükendi
|
|
höchstpersönlich
{adv}
|
bizzat kendi
|
|
jemandem ist die Puste ausgegangen
{v}
{ugs.}
|
birinin nefesi tükendi
|
|
wieder angezündet
|
tekrar ateşkendi
|
|
0.004s