6 direkte Treffer gefunden für: Bein


77 indirekte Treffer gefunden für: Bein

Deutsch Türkisch
Bein nachziehen {sub} {n} sekmek
Bein nachziehen {sub} {n} topallamak
Bein schneiden {sub} {n} bacak kesmek
Bein stellen {sub} {n} çelme takmak
beinah {adv} neredeyse
beinahe {adv} az kaldı
beinahe {adv} az kalsın
beinahe {adv} bayağı
beinahe {adv} hemen
beinahe {adv} hemen hemen
beinahe {adv} neredeyse
beinahe ausgeglichen hemen hemen berabere
beinahe nicht hemen hemen yok
beinahe nie hemen hemen hiç
der Beinaheunfall {sub} {m} az kalsın kaza
die Beinaheunfälle {sub} {pl} bayağı kazalar
das Beinahevorkommnis {sub} {n} az kalsın olay
der Beinahezusammenstoß {sub} {m} neredeyse çarpışma
die Beinahezusammenstöße {sub} {pl} neredeyse çarpışmalar
der Beiname {sub} {m} [Spitzname] lâkap
der Beiname {sub} {m} [Spitzname] takma ad
der Beiname {sub} {m} soyadı
die Beinamen {sub} {pl} [Spitzname] lâkaplar
die Beinamputation {sub} {f} bacak kesme
die Beinamputierte {sub} {f} bacağı kesik
beinamputierte Frau {sub} {f} bacağı kesik kadın
der Beinamputierter {sub} {m} bacağı kesik
der Beinamputierter {sub} {m} bacağı kesilmiş
beinamputierter Mann {sub} {m} bacağı kesik adam
die Beinarbeit {sub} {f} [Sport] bacak hareketi
die Beinarbeiten {sub} {pl} [Sport] bacak hareketleri
die Beinarterien {sub} {pl} bacak damarları
der Beinbruch {sub} {m} ayak kırılması
der Beinbruch {sub} {m} bacak kırılması
die Beinbrüche {sub} {pl} ayak kırılmaları
die Beinbrüche {sub} {pl} bacak kırılmaları
die Beine {sub} {pl} [Bohrinsel, Tisch] ayaklar
die Beine {sub} {pl} bacaklar
Beine anziehen {sub} {f} bacakları çekmek
Beine auseinander! apışlarını aç!
Beine ausreißen {v} tabanları kayırmak
Beine in den Bauch stehen {v} bacakları karnına dayalı durmak
Beine übereinander schlagen bacak bacak üstüne atmak
Beine überschlagen {v} bacak bacak üstüne atmak
beinern {v} fildişinden
beinern {v} kemikten
beinern {v} kemikten yapılma
die Beinerschöpfung {sub} {f} bacak yorulması
die Beinfreiheit {sub} {f} diz serbestliği
die Beinfreiheit {sub} {f} diz mesafesi genişliği [örneğin uçakta]
das Beingeschwür {sub} {n} bacak çıbanı
aus Elfenbein fildişinden
das Beckenbein {sub} {n} kalça kemiği
das Brustbein {sub} {n} göğüs kemiği
das Brustbein {sub} {n} göğüs kemiği tahtası
das Brustbein {sub} {n} lades kemiği
das Darmbein {sub} {n} [Anatomie] böğürkemiği
das Darmbein {sub} {n} [Med.] kalça kemiği
das Dickbein {sub} {n} şiş bacak
diese Kälte geht einem durch Mark und Bein soğuk insanın iliklerine işliyor
das Dreibein {sub} {n} [Hocker] üç ayak
das Dreiecksbein {sub} {n} üçgen ayak
ein Klotz am Bein [figürlich] ayakbağı
ein Klotz am Bein ayak bağı
das Eisbein {sub} {n} tuzlanmış ve pişmiş domuz paçası
das Elefantenbein {sub} {n} fil bacağı
elfenbein {adj} fildişinden
das Elfenbein {sub} {n} fildişi
das Erbsenbein {sub} {n} küçük el kemiği
es ist mir ein Klotz am Bein bu bana engel
das Falzbein {sub} {n} kâğıt kırma bıçağı
das Falzbein {sub} {n} ıstaka
das Federbein {sub} {n} yaylı ayak
das Felsenbein {sub} {n} [wörtlich] kaya dibi
das Felsenbein {sub} {n} petröz kemik
das Fersenbein {sub} {n} [Anatomie] ökçe kemiği
das Fischbein {sub} {n} balina çubuğu
0.004s