6 direkte Treffer gefunden für: göğüs


63 indirekte Treffer gefunden für: göğüs

Deutsch Türkisch
abnormale Größenzunahme der Brust {sub} {f} göğüsün anormal büyümesi
Adenomatose der Brustwarze {sub} {f} göğüs memesinin kabarması
anpacken {v} [eine Aufgabe] göğüslemek
anpackend {adj} göğüsleyen
das Asthma {sub} {n} [Med.] göğüs darlığı
die Atembeschwerden {sub} {pl} göğüs darlığı
ächzen {v} göğüs geçirmek
beengendes Gefühl in der Brust {sub} {n} göğüs darltıcı his
Briesen [den~] göğüs bezelerine
der Bronchialkatarr {sub} {m} göğüs nezlesi
der Bronchialkatarrh {sub} {m} göğüs nezlesi
Brust an Brust göğüs göğüse
der Brustabszess {sub} {m} göğüs apsesi
die Brustamputation {sub} {f} göğüs amputasyonu
die Brustamputationen {sub} {pl} göğüs amputasyonları
der Brustansatz {sub} {m} [im Décolleté] göğüs yarığı
die Brustaorta {sub} {f} göğüs atardamarı
die Brustatmung {sub} {f} göğüs solunumu
das Brustbein {sub} {n} göğüs kemiği
das Brustbein {sub} {n} göğüs kemiği tahtası
die Brustbeine {sub} {pl} göğüs kemikleri
die Brustbeschwerde {sub} {f} göğüs ağırlığı
die Brustbeschwerden {sub} {pl} göğüs ağırlıkları
die Brustbohrmaschine {sub} {f} göğüs matkabı
die Brustboormaschine {sub} {f} göğüs matkabı
die Brustbreite {sub} {f} göğüs genişliği
die Brustbräune {sub} {pl} göğüs bronzlukları
die Brustchirurgie {sub} {f} göğüs cerrahisi
die Brustenge {sub} {f} göğüs darlığı
die Brustentfernung {sub} {f} göğüs alma
die Brustentzündung {sub} {f} göğüs iltihabı
brusterhaltende Operation {sub} {f} göğüs kurtarıcı ameliyat
das Brustfell {sub} {n} göğüs zarı
die Brustfellentzündung {sub} {f} göğüs zarı iltihabı
das Brustfettgewebe {sub} {n} göğüs yağ dokusu
das Brustfilet {sub} {n} göğüs fletosu
die Brustflosse {sub} {f} [Fisch] göğüs yüzgeci
die Brustflossen {sub} {pl} [Fisch] göğüs yüzgeçleri
die Brustgeschwulst {sub} {f} göğüs uru
das Brustgewebe {sub} {n} göğüs dokusu
das Brusthaar {sub} {n} göğüs kılı
der Brusthaarbüschel {sub} {m} göğüs kılı püskülü
die Brusthaare {sub} {pl} [einzelne Haare] göğüs kılları
die Brusthaare {sub} {pl} göğüs kıl demeti
der Brusthalter {sub} {m} göğüslük
brusthoch göğüse kadar
brusthohe göğüs yüksekliğinde
die Brusthöhe {sub} {f} göğüse kadar yüksek
der Brusthöhendurchmesser {sub} {m} göğüs yüksekliği çapı
die Brusthöhle {sub} {f} [Anatomie] göğüs boşluğu
die Brusthöhle {sub} {f} [Anatomie] göğüs kovuğu
breite Brust {sub} {f} geniş göğüs
das Brustimplantat {sub} {n} takma göğüs
enge Brust {sub} {f} dar göğüs
die Flachbrust {sub} {f} düz göğüs
flache Brust {sub} {f} düz göğüs
hohe Brust {sub} {f} yüksek göğüs
die Hängebrust {sub} {f} sarkık göğüs
die Kielbrust {sub} {f} omurgalı göğüs
nackte Brust {sub} {f} açık göğüs
schmale Brust {sub} {f} dar göğüs
voller Busen dolgun göğüs
die Vorderbrust {sub} {f} ön göğüs
0.004s