14 direkte Treffer gefunden für: boy


77 indirekte Treffer gefunden für: boy

Deutsch Türkisch
die Abbeize {sub} {f} [Farbe] boya çıkarıcı
Abbildung, längentreue~ {sub} {f} boylamına göre görüntü
die Abendfarbe {sub} {f} boyamanın lamba ışığında nüansı
Abendkleid mit Nackenträger {sub} {n} boyunlu gece elbisesi
Abfälle aus der Herstellung von anorganischen Pigmenten und Farbgebern {sub} {pl} boyalar ve anorganik boya maddelerinden oluşan atıklar
abfärben {v} [färbte ab, hat abgefärbt] boyası çıkmak
abgefärbt boyasız
Ablackieranlage {v} boya çıkarma tesisi
das Ablackieren {sub} {n} boya çıkarma
ablackieren {v} [lackierte ab, hat ablackiert] boya çıkarmak
die Ablackierung {sub} {f} boya çıkarma işi
das Ablaugmittel {sub} {n} boyayı çıkaran madde
die Abmessung {sub} {f} boyut
die Abmessungen {sub} {pl} boyutlar
Abschälen des Lackes {sub} {n} boyayı soyma
absetzen von {v} [Farbe] boyayı çıkarmak
abspritzen {v} [Farbe] boyamak
abspritzen {v} [Techn.] boya sürmek
Abteilung für Mal- und Spritzarbeiten {sub} {f} boyama ve püskürtme işleri bölümü
die Abtuschanlage {sub} {f} boyalama tesisi
das Abtönen {sub} {n} boyama
abtönen {v} [tönte ab, hat abgetönt] boyamak
die Abweitung {sub} {f} boylamlar arasındanki farkın enleme göre mesafesi
Affinität des Farbstoffs {sub} {f} boya maddesinin afinitesi
die Akzessoriuslähmung {sub} {f} boyunbezesi ameliyatlarında oluşabilen sinir zedelenmesi felci
als Maler boyacı olarak
als solcher böylesine
also {adv} böylece
also blieb er zu Hause böylece evde kaldı
an die Kehle fassen {v} boynuna yapışmak
andauernd {adj} boyuna
die Anfärbbarkeit {sub} {f} boyanabilirlik
anfärben {v} boyamak
der Anfärbeversuch {sub} {m} boyama deneyi
angemalt boyandı
angestrichen boyalı
angestrichen boyanmış
angestrichenes Metall {sub} {n} boyanmış metal
der Ankerbelag {sub} {m} boylamasına endüvi akımı yoğunluğu
der Ankleidespiegel {sub} {m} boy aynası
anmalen {v} [malte an, hat angemalt] boyamak
anordnen {v} [ordnete an, hat angeordnet] boy boy dizmek
anpinseln {v} [pinselte an, hat angepinselt] boyamak
die Anstreicharbeiten {sub} {pl} boyama işleri
das Anstreichen {sub} {n} boyama
anstreichen {v} [strich an, hat angestrichen] boyamak
der Anstreicher {sub} {m} boyacı
die Anstreicher {sub} {pl} boyacılar
die Anstreicherin {sub} {f} [weiblich] boyacı
der Anstreicherpinsel {sub} {m} boya fırçası
die Anstreichkabine {sub} {f} boya kabini
der Büroboy {sub} {m} büroda getir götür işleri yapan genç
der Büroboy {sub} {m} ofisboy
der Callboy {sub} {m} [Gigolo: aus dem Englischen] tele erkek
der Callboy {sub} {m} kondüvit [oyun sırasında, sahneye çıkma sırası gelen oyuncuları uyarmakla, sırasının geldiğini bildirmekle görevli kimse]
der Callboy {sub} {m} belboy [misafirlerin otele giriş çıkış işlemleri ile ilgilenen hotel hizmetçisi]
der Cowboy {sub} {m} kovboy
cowgirl [amerikanisch] kadın kovboy
der Gameboy {sub} {m} gameboy
geringe Körpergröße {sub} {f} kısa boy
der Goldlack {sub} {m} [Cheiranthus cheiri] Şebboy
das Großformat {sub} {n} büyük boy
der Hotelboy {sub} {m} otel boy
der Hotelboy {sub} {m} otelboy
in verschiedener Größe boy boy
die Kammer {sub} {f} [Lager] debboy
das Kleinformat {sub} {n} küçük boy
lagergängige Größe {sub} {f} depo standardı olan boy
der Liftboy {sub} {m} asansöre bakan komi
längengenau {adj} hatasız boy
die Längenunterschreitung {sub} {f} yetersiz boy
mittelgroß {adj} orta boy
nicht lagergängige Größe depo standardı olmayan boy
das Normalformat {sub} {n} normal boy
das Normalformat {sub} {n} standart boy
das Normformat {sub} {n} standart boy
der Playboy {sub} {m} hovarda
0.006s