1 direkte Treffer gefunden für: Kennt

Deutsch Türkisch
kennt [er, sie, es~] tanıyor

58 indirekte Treffer gefunden für: Kennt

Deutsch Türkisch
Kennt das Kind schon die Uhr? çocuk saati biliyormu?
Kennt er die Uhr? saati biliyor mu?
kenntlich {adj} belli olan
kenntlich {adj} görülen
kenntlich {adj} kimliği açık
kenntlich {adj} kimliği belli
kenntlich {adj} tanınabilen
kenntlich durch …ile tanınabilen
kenntlich gemacht işaretlenmiş
kenntlich machen {v} belli etmek
kenntlich machen {v} işaretlemek
kenntlich machen {v} markalamakk
die Kenntlichmachung {sub} {f} belirtme
die Kenntlichmachung {sub} {f} etiketleme
die Kenntlichmachung {sub} {f} işaretleme
die Kenntlichmachung {sub} {f} tarif
die Kenntnis {sub} {f} bilgi
die Kenntnis {sub} {f} bilme
die Kenntnis {sub} {f} fikir
die Kenntnis {sub} {f} içgörü
die Kenntnis {sub} {f} malûmat
die Kenntnis {sub} {f} marifet
die Kenntnis {sub} {f} vukuf
die Kenntnis {sub} {f} yeti
Kenntnis geben bilgi vermek
Kenntnis haben {v} bilgi olmak
Kenntnis haben {v} bilgisi olmak
Kenntnis haben {v} haberdar olmak
Kenntnis haben {v} malûmatı olmak
Kenntnis habend {adj} bilgisi olan
Kenntnis habend {adj} malûmatı olan
Kenntnis nehmen von {v} …hakkında bilgi edinmek
Kenntnis verschaffen {v} bilgi edinmek
Kenntnis verschaffen {v} malûmat edinmek
Kenntnis von etwas {v} bir şey hakkında bilgi
kenntnislos {adj} bilgisiz
kenntnislos {adj} habersiz
die Kenntnisnahme {sub} {f} bilgi edinme
die Kenntnisnahme {sub} {f} dikkate alma
die Kenntnisnahme {sub} {f} ilgi
die Kenntnisnahme {sub} {f} öğrenme
Kenntnisnahme der Mitteilung {v} tebellüğ etmek
die Kenntnisnahmeliste {sub} {f} bilgi edinme listesi
die Kenntnisprüfung {sub} {f} bilgi incelemesi
kenntnisreich {adj} çok bilgili
kenntnisreich {adj} bilgili
kenntnisreich {adj} bir şeyden iyi anlayan
kenntnisreich {adj} çok bilgisi olan
kenntnisreicher {adj} daha çok bilgili
kenntnisreicher Mann {sub} {m} bilgi sahibi adam
kenntnisreichere daha çok bilgili
all die vielen Leute, die er kennt onun tanıdığı bütün bu insanlar
anerkennt [er, sie, es~] onaylıyor
bekennt [er, sie, es~] itiraf ediyor
einer, der sich auskennt tüm bilgilere sahip olan biri
erkennt [er, sie, es~] ayırt ediyor
verkennt [er, sie, es~] yanlış değerlendiriyor
wie man es von ihm kennt onu tanıdığımıza göre
0.003s