5 direkte Treffer gefunden für: Riese

Deutsch Türkisch
die Riese {sub} {f} dev
der Riese {sub} {m} {ugs.} büyük yaratık
der Riese {sub} {m} {ugs.} dev
der Riese {sub} {m} {ugs.} dev adam
der Riese {sub} {m} {ugs.} dev yaratık

75 indirekte Treffer gefunden für: Riese

Deutsch Türkisch
die Rieselanlage {sub} {f} damlalık tesisi
die Rieselbewässerung {sub} {f} kenar sulaması
die Rieselbewässerung {sub} {f} sel sularını akıtma kanalı
das Rieselbrett {sub} {n} bölme tahtası
das Rieselbrett {sub} {n} ince çıta
das Rieselfeld {sub} {n} atıksu akıtma alanı
das Rieselfeld {sub} {n} dikili alan
das Rieselfeld {sub} {n} sulama alanı
das Rieselfeld {sub} {n} sulama tarlası
die Rieselfelder {sub} {pl} sulama tarlaları
der Rieselfilm {sub} {m} düşen tabaka
die Rieselfläche {sub} {f} sulama alanı
rieselfähig [Pulver] kendiliğinden dağılan
die Rieselkathode {sub} {f} taşırma katodu
der Rieselkühler {sub} {m} damlalı soğutucu
der Rieselkühler {sub} {m} sağanak soğutucu
die Rieselkühlung {sub} {f} sağnak
das Rieseln {sub} {n} şırıltı
rieseln {v} [Regen] çiselemek
rieseln {v} [rieselte, hat gerieselt] damlamak
rieseln {v} [rieselte, hat gerieselt] serpiştirerek sulamak
rieseln {v} [rieselte, hat gerieselt] serpiştirmek
rieseln {v} [rieselte, hat gerieselt] şırıldamak
rieseln {v} [Schnee] çiselemek
rieseln {v} [Wasser] çağıldamak
rieselnd {adj} [Wasser] şırıldayan
der Rieselrost {sub} {m} haricen soğutmalı ızgara
der Rieseltrockner {sub} {m} kademeli kurutucu
der Rieselturm {sub} {m} damlalı soğutma kulesi
das Rieselwasser {sub} {n} arıtma tesislerinden gelen temiz su
das Rieselwasser {sub} {n} damlayan su
die Riesen {sub} {pl} {ugs.} devler
riesen Sauerei {sub} {f} büyük rezaler
der Riesen-Ledertang {sub} {m} büyük deniz algı
der Riesen-Ledertang {sub} {m} varek
die Riesenameise {sub} {f} çok büyük karınca
das Riesenangebot {sub} {n} çok büyük teklif
der Riesenappetit {sub} {m} çok büyük iştah
die Riesenarbeit {sub} {f} çok büyük
das Riesenbaby {sub} {n} çok büyük bebek
der Riesenbetrag {sub} {m} çok büyük miktar
das Riesenbild {sub} {n} çok büyük resim
der Riesenbovist {sub} {m} kurtmantarı
die Riesenchance {sub} {f} {ugs.} çok büyük şans
das Riesending {sub} {n} çok büyük bir şey
die Riesendinger {sub} {pl} [ugs.: sehr große Brüste] çok büyük göğüsler
die Riesendummheit {sub} {f} çok büyük aptallık
der Riesenerfolg {sub} {m} {ugs.} büyük başarı
der Riesenerfolg {sub} {m} {ugs.} parlak başarı
der Riesenfehler {sub} {m} çok büyük hata
der Riesenfeigling {sub} {m} çok korkak
der Baumriese {sub} {m} büyük ağaç
der Bergbauriese {sub} {m} büyük meden ocağı
die Bergriese {sub} {f} büyük dağ
die Briese {sub} {pl} özellikle danada göğüs bezeleri
die Chemieriese {sub} {f} [Chemie-Großkonzern] kimyacılık devi
die Drahtseilriese {sub} {f} havai hat vagonu
der Einzelhandelsriese {sub} {m} perakendeci dev
die Erdriese {sub} {f} tahta oluk
der Friese {sub} {m} [Pferderasse] friz atı
der Friese {sub} {m} [Mensch] Almanya`nın kuzeyinde yaşayan Friz halkı mensubu
der Gasriese {sub} {m} büyük gaz üreticisi
die Konzernriese {sub} {f} büyük holding
nach Adam Riese [Adam Riese war ein deutscher Mathematiker] doğru hesaba göre
der Ostfriese {sub} {m} Doğu Frizyalı
der Ozeanriese {sub} {m} [Ozeandampfer] okyanus gemisi
der Pharmariese {sub} {m} ilaç sanayisi devi
roter Riese {sub} {m} kırmızı dev
schlafender Riese {sub} {m} uyuyan dev
der Sitzriese {sub} {m} oturduğunda olduğundan çok daha iri görünen kişi
der Softwareriese {sub} {m} yazılım devi
der Sportartikelriese {sub} {m} spor eşyaları imal eden büyük firma
stark wie ein Riese dev gibi güçlü
der Wirtschaftsriese {sub} {m} ekonomi devi
der Wirtschaftsriese {sub} {m} ekonomik dev
0.004s