Keine direkten Treffer gefunden für: gu

Deutsch Türkisch

77 indirekte Treffer gefunden für: gu

Deutsch Türkisch
... tägig gün süren
... tägig günlük
auf dem Laufenden güncel
Abbau der Zölle {sub} {m} gümrükleri kaldırma
abbrausen {v} {ugs.} [brauste ab, hat abgebraust] gürültülü bit şekilde hızla gitmek
abdämpfen {v} [Geräusche: dämpfte ab, hat abgedämpft] gürültüyü hafifletmek
die Abdämpfung {sub} {f} gürültüyü hafifletme
der Abendhimmel {sub} {m} güneş batışından birkaç saat sonrası gökyüzü
das Abendrot {sub} {n} gün batımı
die Abendröte {sub} {f} gün batımı
abfertigen am Zoll gümrükte muamele yapmak
die Abfertigungsbeamter {sub} {f} [weiblich] gümrük memuru
der Abfertigungsschalter {sub} {m} [Zoll] gümrük gişesi
Abgabe der Zollanmeldung {sub} {f} gümrük kayıt vergisi
die Abgangszollstelle {sub} {f} gümrük çıkış noktası
abgestumpft [Techn.] güdük
abhängig von der Leistung güce bağlı
ablachen {v} {ugs.} [ausgiebig, herzhaft lachen] gülmekten bayılmak
die Ablasserteilung {sub} {f} günâh affı
das Ablassgeld {sub} {n} günah affı nedeniyle kiliseye giren para
der Ablassprediger {sub} {m} günah affeden papaz
abmühen, sich {v} güçlük çekmek
Abnahme der Tage {sub} {f} günlerin azalması
die Abnützung {sub} {f} güçten kuvvetten düşme
abringen {v} [rang ab, hat abgerungen] güçlükle elde etmek
das Abruzzen {sub} {n} güney italya‚da bir bölgenin adı
Abschaffung der Zollschranken {sub} {f} gümrük bariyerlerini kaldırma
Abschaffung der Zölle {sub} {f} gümrükleri kaldırma
Abschaffung der Zölle gümrüklerin ortadan kaldırılması
die Absicherungsgrenze {sub} {f} güvence sınırı
die Absicherungsimpulse {sub} {pl} güvence belirtileri
die Absolution {sub} {f} günah çıkarma
die Absolution {sub} {f} günahların affı
die Absolution {sub} {f} günahlarını affetme
Absolutions günah çıkarma
abspeisen {v} {ugs.} güzel laflarla kandırmak
Abstimmung über die Vertrauensfrage {sub} {f} güvenoyoylaması
Abteilung Zollwert und Freistellungen bei Einfuhr {sub} {f} gümrük değeri ve ithalatta gümrük muaflığı dairesi
der Acajoubaum {sub} {m} Güney Amerika elma ağacı
ach und Krach güç belâ
Achse der Ekliptik {sub} {f} güneşin gökyüzünde izlediği yol ekseni
der Acht-Stunden-Tag {sub} {m} günde sekiz saat
Achtung einflößen güven uyandırmak
ackern {v} {ugs.} güç yapmak
adduzieren {v} gücünü toplama
ade güle güle
adrett [hübsch] güzel
Adrettheit güzellik
das Adygeja {sub} {n} güneyde bir Rus Federal Cumhuriyeti
adynamisch {adj} güçsüz
die Adynamie {sub} {f} güçsüzlük
die Abbauhöhe {sub} {f} ayak uzunluğu
der Abbauriss {sub} {m} işletme oyuğu
die Abbildungsgröße {sub} {f} resim büyüklüğü
der Abblasehahn {sub} {m} boşaltma musluğu
der Abblassehahn {sub} {m} boşaltma musluğu
abbrennbarer Absorberstab {sub} {m} yanabilen emme çubuğu
der Abdeckschieber {sub} {m} koruyucu sürgü
die Abdichtschiene {sub} {f} kalafat çubuğu
der Abduktionsdefekt {sub} {m} hareketli eklemlere destek bozukluğu
die Abendkühle {sub} {f} akşam soğuğu
abendliche Kühle {sub} {f} akşam soğuğu
die Abendweite {sub} {f} akşam uzunluğu
das Abfallaufkommen {sub} {n} [= Abfallmenge] çöp çokluğu
der Abfallkatalog {sub} {m} çöp kataloğu
die Abfallrinne {sub} {f} atık oluğu
die Abfallrinne {sub} {f} döküntü oluğu
die Abflussfülle {sub} {f} akım dolgunluğu
die Abflussfülle {sub} {f} akım yoğunluğu
der Abflusshahn {sub} {m} akım musluğu
der Abflusshahn {sub} {m} boşalma musluğu
der Abflusshahn {sub} {m} boşaltma musluğu
die Abflussmulde {sub} {f} akış çukurluğu
die Abflussrille {sub} {f} akış oluğu
die Abflussspitze {sub} {f} akma doruğu
die Abfrage {sub} {f} sorgu
die Abfrageimpuls {sub} {f} sorgu çabukluğu
0.004s