13 direkte Treffer gefunden für: düşman


77 indirekte Treffer gefunden für: düşman

Deutsch Türkisch
Abfall zum Feind düşman tarafına geçmek
ablenken {v} [den Feind: lenkte ab, hat abgelenkt] düşmanı oyalamak
Aktion zur Bindung feindlicher Streitkräfte {sub} {f} düşman kuvvetleri tespit için askeri harekât
an den Feind verraten {v} düşmana sır vermek
anfeinden {v} [feindete an, hat angefeindet] düşmanlık etmek
anfeindend {adj} düşmanca
die Anfeindung {sub} {f} düşmanlık
die Anfeindungen {sub} {pl} düşmanlık
Anfeindungs- düşmanlık
angefeindet düşman olmuş
auf den Feind einfallen {v} düşmana saldirmak
auf den Feind stoßen {v} düşmanla karşılaşmak
die Aufsagung {sub} {f} düşmanlığını ilan etme
die Aufsässigkeit {sub} {f} düşmanlık
Ausbruch der Feindseligkeiten {sub} {m} düşmanlıkların patlak vermesi
der Bran {sub} {m} düşman gemisini yakmaya çalışan gemi
dem Feind auflauern {v} düşmanı takip etmek
dem Feind begegnen düşman ile karşılaşmak
dem Feind den Nachschub sperren düşmana ikmali kesmek
dem Feind übergeben {v} düşmana teslim etmek
dem Feinde begegnen {v} düşmanın karşısına dikilmek
den Feind ablenken {v} düşmanı oyalamak
den Feind abwehren {v} düşmanı kovmak
den Feind abwehren {v} düşmanı püskürtmek
den Feind angreifen {v} düşmana saldırmak
den Feind aufhalten {v} düşmanı durdurmak
den Feind aufrollen {v} düşmanı kuşatmak
den Feind ausschalten {v} düşmanı etkisiz hale getirmek
den Feind bezwingen {v} düşmanı yenmek
den Feind schlagen düşmanı yenmek
den Feind vernichten düşmanı mahvetmek
den Feind zurückwerfen [Militär] düşmanı geri püskürtmek
den Kampf gegen den Feind eröffnen {v} düşmana karşı mücadeleyi başlatmak
den Spieß umdrehen düşmanın silahını kendine karşı çevirmek
die feindlichen Linien durchbrechen {v} düşman hatlarını kırmak
die feindlichen Stellungen angreifen {v} düşman hatlarına saldırmak
die feindlichen Stellungen einnehmen {v} düşman hatlarını elegeçirmek
die Feindseligkeiten beenden {v} düşmanlıkları sona erdirmek
Druck des Feindes [Militär] düşman baskısı
ein feindliches Schiff entern düşman gemisini teslim almak
einbrechen {v} [Militär] düşmanın içine girmek
eine feindliche Haltung einnehmen düşmanca bir tutum takınmak
einen Feind abwehren {v} düşmanı kovmak
einen Feind angreifen düşmana saldırmak
einen Feind bedrängen düşmana zulm etmek
einen Feind besiegen düşmanı yenmek
Einstellung der Feindseligkeiten {sub} {f} düşmanlıkları durdurma
das Entern {sub} {n} düşman gemisini teslim alma
entern {v} düşman gemisini teslim almak, teslim almak
Fall Festung [Militär] düşmana geçmesi
die Fehde {sub} {f} düşmanlık
der Aufklärungsfeind {sub} {m} keşif edilen düşman
christenfeindlich {adj} Hristiyana düşman
der böse Feind hain düşman
deutschfeindlich {adj} Almanlara düşman
ehescheu {adj} evliliğe düşman
englandfeindlich {adj} İngiltereye düşman
der Erbfeind {sub} {m} ezeli düşman
die Erbfeinde {sub} {pl} ezeli düşman
erbitterter Feind {sub} {m} öfkeli düşman
der Erzfeind {sub} {m} amansız düşman
der Erzfeind {sub} {m} ezeli düşman
EU-feindlich AB`ye düşman
feindlicher {adj} daha düşman
feindlichste {adj} en düşman
franzosenfeindlich {adj} Fransızlara düşman
Freund oder Feind dost veya düşman
geheimer Feind {sub} {m} gizli düşman
gemeinsamer Feind {sub} {m} ortak düşman
geschworener Feind {sub} {m} açık düşman
der Hauptfeind {sub} {m} esas düşman
homosexualitätsfeindlich {adj} homoseksüaliteliğe düşman
intimer Freund {sub} {m} ezeli düşman
der Intimfeind {sub} {m} can düşman
der Intimfeind {sub} {m} ezeli düşman
kirchenfeindlich {adj} kiliseye düşman
menschenfeindlich {adj} insana düşman
0.005s