2
direkte Treffer gefunden für: uluyor
26
indirekte Treffer gefunden für: uluyor
Deutsch
|
Türkisch
|
|
als Favorit gehandelt
|
favori olarak görülüyor
|
|
am Wochenende erholt er sich vom Stress
|
hafta sonunda dinlenerek stresten kurtuluyor
|
|
befürwortet
[er, sie, es~]
|
uygun buluyor
|
|
begißt
[er, sie, es~]
|
suluyor
|
|
berieselt
[er, sie, es~]
|
suluyor
|
|
betont
[er, sie, es~]
|
vurguluyor
|
|
betont wieder
[er, sie, es~]
|
tekrar vurguluyor
|
|
bewässert
[er, sie, es~]
|
suluyor
|
|
bezaubert
[er, sie, es]
|
büyülüyor
|
|
Blätter fallen ab
|
yapraklar dökülüyor
|
|
Blätter fallen von den Bäumen
{sub}
{f}
|
yapraklar ağaçlardan dökülüyor
|
|
bügelt
[Er, Sie, Es]
|
ütülüyor
|
|
Da bleibt einem die Sprache weg!
|
bu hususta insanın dili tutuluyor
|
|
Da klingelt was, ja
{ugs.}
|
evet, orada zil sesi duyuluyor
|
|
daraus wird ersichtlich, dass
|
bundan ...duğu görülüyor
|
|
das werde ich oft gefragt
|
bu bana sıkca soruluyor
|
|
deklamiert
[er, sie, es~]
|
iyi vurguluyor
|
|
der Fluss biegt sich
|
nehir bükülüyor
|
|
drillt
[er, sie, es~]
|
buruluyor
|
|
Englisch wird weltweit gesprochen
|
İngilizce tüm dünyada konuşuluyor
|
|
entblättert
|
yaprakları dökülüyor
|
|
er hat dauernd an mir was auszusetzen
|
durmadan benim hatamı buluyor
|
|
er hat immer etwas auszusetzen
|
daima bir hata buluyor
|
|
er nimmt es sich zu Herzen
|
buna üzülüyor
|
|
er unterstreicht zu sehr
|
aşırı vurguluyor
|
|
ereignet
[es~]
|
vuku buluyor
|
|
0.002s