sprech mir nach!
|
benim dediğimi söyle!
|
|
die
Sprechader
{sub}
{f}
|
konuşma teli
|
|
der
Sprechakt
{sub}
{m}
[Akt sprachlicher Kommunikation]
|
sözel iletişim hareketi
|
|
sprechaktbezogene Situation
{sub}
{f}
|
sözel iletişim hareketi ile ilgili durum
|
|
die
Sprechakttheorie
{sub}
{f}
|
sözel iletişim hareketi teorisi
|
|
der
Sprechakzent
{sub}
{m}
|
konuşma şivezi
|
|
die
Sprechanlage
{sub}
{f}
|
dahili haberleşme sistemi
|
|
die
Sprechanlage
{sub}
{f}
|
dahili telefon
|
|
die
Sprechanlage
{sub}
{f}
|
otomatik konuşma tesisatı
|
|
der
Sprechapparat
{sub}
{m}
|
fonograf
|
|
die
Sprechart
{sub}
{f}
|
konuşma türü
|
|
sprechbar
{adj}
|
konuşulabilir
|
|
der
Sprechbereich
{sub}
{m}
|
telefon bölgesi
|
|
die
Sprechblase
{sub}
{f}
|
konuşma balonu
|
|
die
Sprechblase
{sub}
{f}
|
konuşma belirtici baloncuk
|
|
die
Sprechblase
{sub}
{f}
|
çizgi romanlarda konuşma balonu
|
|
die
Sprechbühne
{sub}
{f}
|
sahne
|
|
der
Sprechchor
{sub}
{m}
[Politik]
|
şakşakçılar
|
|
der
Sprechchor
{sub}
{m}
|
alkışlayıcılar
|
|
der
Sprechchor
{sub}
{m}
|
konuşma korosu
|
|
spreche!
|
konuş!
|
|
spreche
[ich~]
|
konuşuyorum
|
|
das
Sprechen
{sub}
{n}
|
hitap etme
|
|
das
Sprechen
{sub}
{n}
|
konuşma
|
|
sprechen
{v}
[aussprechen]
|
telaffuz etmek
|
|
sprechen
{v}
[plaudern]
|
sohbet etmek
|
|
sprechen
{v}
[plaudern]
|
söyleşmek
|
|
sprechen
{v}
[sagen]
|
söylemek
|
|
sprechen
{v}
[sprach, gesprochen]
|
konuşmak
|
|
sprechen
{v}
[spricht, sprach, gesprochen: reden]
|
konuşmak
|
|
sprechen
{v}
[Unterredung]
|
görüşmek
|
|
sprechen
{v}
[zusammen~]
|
birlikte görüşmek
|
|
Sprechen
{v}
[sagen]
|
söylemek
|
|
sprechen auf
{v}
[Band]
|
(banta) konuşmak
|
|
sprechen für
{v}
[als Vertreter]
|
biri için konuşmak
|
|
sprechen für
{v}
[befürwortend]
|
tasdikleyerek konuşmak
|
|
sprechen für
{v}
[vermittelnd]
|
arabulucu olarak konuşmak
|
|
sprechen für
{v}
[das spricht dafür]
|
göstermek
|
|
sprechen gegen
{v}
|
karşı konuşmak
|
|
sprechen im Namen von
{v}
|
...nin,nın namına konuşmak
|
|
sprechen können
{v}
|
konuşabilmek
|
|
sprechen lassen
{v}
|
konuşturmak
|
|
sprechen lernen
{v}
|
konuşmayı öğrenmek
|
|
sprechen mit
{v}
|
… ile konuşmak
|
|
sprechen mit, über
|
... ile,... üzerine konuşmak
|
|
Sprechen Sie Deutsch?
|
Almanca konuşuyor musunuz?
|
|
Sprechen Sie doch nicht immer nur über so frustrierende Dinge wie Ihre Krankheit!
|
hastalığınız v.s. gibi sürekli moral bozucu şeylerden bahsetmeyiniz!
|
|
Sprechen Sie langsamer!
|
yavaş konuşunuz!
|
|
sprechen Sie lauter!
|
sesli konuşunuz!
|
|
sprechen Sie!
|
konuşunuz!
|
|
sprechen von
{v}
|
...den,... dan konuşmak
|
|
der
Fürsprech
{sub}
{m}
[schweiz.]
|
lehte olan kişi (avukat)
|
|