22 direkte Treffer gefunden für: schäle


77 indirekte Treffer gefunden für: schäle

Deutsch Türkisch
Schale aus dünnem Metall oder Glas ince metal veya camdan tas
Schale aus facettiertem Glas {sub} {n} yontma cam kadeh
Schale einer Banane {sub} {f} muz kabuğu
Schale einer Kartoffel {sub} {f} patates kabuğu
Schale einer Miesmuschel {sub} {f} midye kabuğu
Schale einer Orange {sub} {f} portakal kabuğu
Schale für Beleuchtungskörper {sub} {f} aydınlatma kapsülü
Schale Milch {sub} {f} tasda süt
Schale mit Fuß {sub} {f} ayaklı tabla
Schale Reis çanak pirinç
Schale von Ei etc {sub} {f} yumurta vs. kabuğu
Schale von Zitrusfrüchten {sub} {f} narenciyelerin kabuğu
die Schalen {sub} {pl} kabuklar
der Schalen-BH {sub} {m} kap sütyen
das Schalenanemometer {sub} {n} halkalı anemometre
Schalenaufbau der Erde {sub} {m} yerkürenin dış kabuk yapısı
Schalenaufbau des Atomkerns {sub} {m} tabakanın atomik yapısı
der Schalenbaustein {sub} {m} dış kısım inşası için tuğla
die Schalenbauteile {sub} {pl} dış tabaka inşa parçaları
die Schalenbauweise {sub} {f} tabaka şeklinde inşa
schalenbildende Erstarrung {sub} {f} donarak kabuk oluşma
die Schalenbildung {sub} {f} kabuk oluşumu
der Schalenbrunnen {sub} {m} [ mit zwei oder mehreren übereinanderliegenden, schalenförmigen Wasserbecken] üst üste çift küvetli fıskiye havuz
die Schalenbräune {sub} {f} [Lagerkrankheit des Apfels] depoda kahverengileşerek oluşan elma hastalığı
das Schalenei {sub} {n} kabuklu yumurta
das Schaleneis {sub} {n} kâse içinde dondurma
die Schalenentwicklung {sub} {f} kabuk oluşumu
die Schalenfarbe {sub} {f} kabuk rengi
die Schalenfrucht {sub} {f} kabuklu meyve
die Schalenfrüchte {sub} {pl} kabuklu meyveler
schalenförmig {adj} kabuk şeklinde
Schalengegossen {v} kokil döküm
das Schalengelenk {sub} {n} tabla mafsalı
das Schalengelenk {sub} {n} mafsallı tabla
der Schalenguss {sub} {m} kokil döküm
der Schalenguss {sub} {m} sert satıhlı döküm
die Schalengussmaschine {sub} {f} kokil kalıp makinesi
das Schalengussrad {sub} {n} kokil döküm tekerlek
das Schalengussvollrad {sub} {n} kokil dökümlü font tekerlek
schalenhart kokil döküm
der Schalenhartguss {sub} {m} kokil döküm
die Schalenhaut {sub} {f} kabuklu deri
der Schalenkreis {sub} {m} kokil devre
der Schalenkreuzfahrtmesser {sub} {m} kovanlı tip rüzgâr sürat göstergesi
die Schalenkupplung {sub} {f} kapsüllü debriyaj
die Schalenmuffe {sub} {f} kabuk şeklinde bilezik
das Schalenobst {sub} {n} kabuklu meyveler
der Schalenschalter {sub} {m} abajur taşıyıcı çember
der Schalensitz {sub} {m} çanak şeklinde oturak
die Schalenstruktur {sub} {f} tabakanın atomik yapısı
der Schalenstuhl {sub} {m} çanak şeklinde sandalye
die Abdampfschale {sub} {f} buhar kapsülü
abgeschlossene Elektronenschale {sub} {f} doymuş elektrolit tabaka
die abgussschale {sub} {f} döküm kabı
die Ablageschale {sub} {f} tortu çanağı
die Abrauchschale {sub} {f} dumanlama çanağı
die Absetzschale {sub} {f} çökertme kabı
die Abtropfschale {sub} {f} damlama çanağı
die Achatreibschale {sub} {f} akik ovalama kabı
die Achatschale {sub} {f} akik kabı
die Achsschale {sub} {f} destek
die Achsschale {sub} {f} dingil kutusu yatağı
die Achsschale {sub} {f} yastık
die Alabasterschale {sub} {f} kaymaktaşı çanağı
die Almosenschale {sub} {f} sadaka toplama tabağı
die Aluminiumschale {sub} {f} alüminyum küvet
angewärmte Schale {sub} {f} ısıtılmış kovan
die Apfelschale {sub} {f} elma kabuğu
die Apfelsinenschale {sub} {f} portakal kabuğu
die Aschenschale {sub} {f} kül tablası
die Aschenschale {sub} {f} küllük
die Atomschale {sub} {f} atom kabuğu
die Auffangschale {sub} {f} toplama kâsesi
die Austernschale {sub} {f} istiridye kabuğu
die Austernschale {sub} {f} istiridye kapağı
die Ätzschale {sub} {f} yakı kabı
äußere Schale {sub} {f} dış kabuk
0.006s