2 direkte Treffer gefunden für: ayaklı

Deutsch Türkisch
beinig {adj} ayaklı
Füßig {adj} ayaklı

76 indirekte Treffer gefunden für: ayaklı

Deutsch Türkisch
aufgeständert [auf Stelzen stehend] ayaklıklar üzerinde duran
aufgeständerte Fahrbahn {sub} {f} ayaklıklar üzerinde duran otoyol
aufgeständerte Straße {sub} {f} ayaklıklar üzerinde duran cadde
Betonrohr mit Fuß {sub} {n} ayaklı beton boru
der Bock {sub} {m} [Gestell] ayaklık
der Fuchsschwanz {sub} {m} [zum Sägen von Trockenbauplatten] ayaklı testere
der Fuß {sub} {m} [zur Befestigung von Instrumenten] ayaklık
das Fußgestell {sub} {n} ayaklık
das Fußgetriebe {sub} {n} [Technik] ayaklı döner donanım
der Fußtritt {sub} {m} ayaklık
die Fußtritte {sub} {pl} ayaklıklar
das Füßchen {sub} {n} [an Nähmaschine] ayaklık
das Gestell {sub} {n} ayaklık
die Gestellbaubreite {sub} {f} ayaklık yapı genişliği
die Gestellhöhe {sub} {f} ayaklık yüksekliği
die Gestellsicherung {sub} {f} ayaklık emniyeti
die Gestellverbindung {sub} {f} ayaklık bağlantısı
gestelzt ayaklıklı
die Gestelztheit {sub} {f} ayaklıklı olma
Halter und Böcke für Gerüste {sub} {m} ayaklık ve iskele desteği
die Handsäge {sub} {f} ayaklı testere
das Pedal {sub} {n} ayaklık
das Postament {sub} {n} [Bau] ayaklık
der Reiter {sub} {m} ayaklık
Schale mit Fuß {sub} {f} ayaklı tabla
die Schließsäge {sub} {f} ayaklı testere
der Sockel {sub} {m} [Bau] ayaklık
die Sockel {sub} {pl} [Bau] ayaklıklar
die Standuhr {sub} {f} ayaklı saat
die Standuhren {sub} {pl} ayaklı saatler
die Stativkamera {sub} {f} ayaklı fotoğraf makinesi
der Steg {sub} {m} [Brücke] ayaklı köprü
die Stehlampe {sub} {f} ayaklı lamba
die Stehlampen {sub} {pl} ayaklı lambalar
die Stehleuchte {sub} {f} ayaklı ışıklık
der Stehtisch {sub} {m} ayaklı yüksek sehpa
die Stelze {sub} {f} [ugs.: Bein] ayaklık
die Stelzen {sub} {pl} [ugs.: Bein] ayaklıklar
die Stockschere {sub} {f} ayaklı makas
der Ständer {sub} {m} [als Fuß] ayaklık
die Ständer {sub} {pl} [als Fuß] ayaklıklar
die Ständerlampe {sub} {f} ayaklı lamba
die Totenbahre {sub} {f} ayaklı tabut altlığı
die Tretkurbel {sub} {f} ayaklık
die Tretmühle {sub} {f} ayaklı çark
die Tretmühlen {sub} {pl} ayaklı çarklar
der Tritt {sub} {m} ayaklık
die Unterlage {sub} {f} [Bau] ayaklık
die Urne {sub} {f} ayaklı vazo
die Urnen {sub} {pl} ayaklı vazolar
der Achtfüßer {sub} {m} sekiz ayaklı
der Armfuß {sub} {m} kolsuayaklı
der Armfüßer {sub} {m} kolsuayaklı
der Armfüßler {sub} {m} kolsuayaklı
barfüßig {adj} çıplak ayaklı
der Bipede {sub} {m} iki ayaklı
die Bipedität {sub} {f} çift ayaklı
die Bohrassel {sub} {f} [Zoologie] delici ayaklı
das Borstenvieh {sub} {n} kıllı ayaklı
der Borstenwurm {sub} {m} kıllı ayaklı
der Breitfuß {sub} {m} geniş ayaklı
der Doppelfüßer {sub} {m} çift ayaklı
dreibeinig {adj} üç ayaklı
der Dreibock {sub} {m} üç ayaklı
dreifüßig {adj} üç ayaklı
einfüßig {adj} tek ayaklı
das Holzbein {sub} {n} takma ağaç ayaklı
der Klumpfuß {sub} {m} sakat ayaklı
mit nackten füßen çıplak ayaklı
der Rankenfüßer {sub} {m} sülük ayaklı
schmalfüßig {adj} dar ayaklı
schwimmfüßig {adj} perdeli ayaklı
der Schwimmvogel {sub} {m} [Zoologie] perde ayaklı
der Sechsfüßer {sub} {m} altı ayaklı
sechsfüßig {adj} altı ayaklı
spreizfüßig {adj} yayvan ayaklı
0.004s