4 direkte Treffer gefunden für: schlechter


57 indirekte Treffer gefunden für: schlechter

Deutsch Türkisch
schlechter Abgleich {sub} {m} kötü karşılaştırma
schlechter Abgleich {sub} {m} kötü denge
schlechter als ...den daha kötü
schlechter als ...den daha berbat
schlechter als das Muster örnekten daha kötü
schlechter als verhofft ausfallen {v} umulduğundan daha berbat olmak
schlechter Anschluss {sub} {m} kötü bağlantı
schlechter Appetit {sub} {m} iştahsızlık
schlechter Atem {sub} {m} kötü nefes
schlechter Aufguß, schwacher Abklatsch kötü döküm, turasız kopya
schlechter Ausdruck {sub} {m} [Sprache] kötü deyim
schlechter Ausdruck {sub} {m} [Drucken] kötü baskı
schlechter benoten {v} daha kötü not verme
schlechter Berater {sub} {m} kötü danışman
schlechter Boden {sub} {m} kötü taban
schlechter Charakter {sub} {m} kötü karakter
schlechter Dienst {sub} {m} kötü hizmet
schlechter Eindruck {sub} {m} kötü intiba
schlechter Einfluss {sub} {m} kötü etki
schlechter eingestuft daha kötü derecelenmiş
schlechter Ersatz {sub} {m} kötü telafi
schlechter Esser {sub} {m} az yiyen
schlechter Fahrbahnrand {sub} {m} kötü yol kenarı
schlechter Fang {sub} {m} [Fischerei] az balık tutma
schlechter Film {sub} {m} kötü film
schlechter Flug {sub} {m} kötü uçuş
schlechter Geruch {sub} {m} kötü koku
schlechter Geschmack {sub} {m} [Essen] kötü lezzet
schlechter Geschmack {sub} {m} [Kleidung] kötü zevk
schlechter Geschmack im Mund {sub} {m} ağızda kötü tad
schlechter Geschmack in Bezug auf die eigene Kleidung kendi giyimi konusunda kötü zevk
schlechter Gesundheitszustand {sub} {m} daha kötü sağlık
schlechter geworden kötüleşti
schlechter Glaube {sub} {m} kötü inanç
schlechter Handel {sub} {m} kötü ticaret
schlechter Kauf {sub} {m} kötü satın alma
schlechter Kontakt {sub} {m} zayıf kontak
schlechter Laune sein {v} kötü keyifli olmak
schlechter Leiter kötü iletken
schlechter Leiter {sub} {m} fena iletken
schlechter Leiter {sub} {m} fena nakil
schlechter machen {v} kötülemek
schlechter machen {v} daha kötü yapmak
schlechter machend {adj} daha kötü yapan
schlechter Maler {sub} {m} kötü boyacı
schlechter Mundgeruch {sub} {m} kötü ağız kokusu
schlechter Nachgeschmack {sub} {m} hoş olmayan anı
schlechter Nachgeschmack {sub} {m} ağızda kalan, hoş olmayan tad
schlechter physischer Zustand {sub} {m} kötü fiziki durum
schlechter Preis {sub} {m} kötü fiyat
schlechter Punkt {sub} {m} kötü nokta
gemeinsamer Unterricht beider Geschlechter {sub} {m} ayrı cinsiyetlerin beraber dersi
die Geschlechter {sub} {pl} cinsiyetler
Gleichberechtigung der Geschlechter ayrı cinslerin eşitliği
immer schlechter {adj} sürekli daha kötü
machte schlechter [er, sie, es~] daha kötü yapmıştı
viel schlechter {adj} çok daha kötü
0.004s