16 direkte Treffer gefunden für: kâse


77 indirekte Treffer gefunden für: kâse

Deutsch Türkisch
das Band {sub} {n} [Magnetband, z. B. als Tonband] kaset bandı
das Bandgerät {sub} {n} kasetli alet
die Bandgeschwindigkeit {sub} {f} kaset hızı
die Cassette {sub} {f} kaset
die Einsatzpatrone {sub} {f} kaset
es ist keine Kassette eingelegt kaset konmamış
kachektisch {adj} [Med.] kaşektik
die Kachexia {sub} {f} [Med.] kaşeksi
die Kachexie {sub} {f} [Med.] kaşeksi
der Kaschelott {sub} {m} [Pottwal] kaşelot
das Kasein {sub} {n} sütte en önemli protein maddesi
kaseinartig {adj} peynir gibi
der Kaseinfarbstoff {sub} {m} kazeinli boya
der Kaseinleim {sub} {m} kazeinli kola
die Kasel {sub} {f} Papaz`ların giysiüstü giydiği ipek giysi
die Kasematte {sub} {f} bomba siperi
die Kasematte {sub} {f} kazamat
die Kasematte {sub} {f} top yuvası
die Kasematte {sub} {f} yeraltı korunma sığınağı
die Kasematten {sub} {pl} yeraltı korunma sığınakları
die Kaserne {sub} {f} [Militär] kışla
die Kasernen {sub} {pl} kışlalar
die Kasernenanlage {sub} {f} kışla tesisi
der Kasernenarrest {sub} {m} [Militär] kışla hapsi
der Kasernendienst {sub} {m} kışla servisi
die Kasernendienste {sub} {pl} kışla servisleri
das Kasernengebäude {sub} {n} kışla binası
das Kasernenhaupttor {sub} {n} nizamiye kapısı
der Kasernenhof {sub} {m} kışla avlusu
die Kasernenhöfe {sub} {pl} kışla avluları
das Kasernenleben {sub} {n} kışla yaşamı
die Kasernenmodelleinrichtung {sub} {f} kışla tipi kuruluş
die Kasernenmodellpflege {sub} {f} kışla tipi bakım
das Kasernenschiff {sub} {n} yüzer baraka
das Kasernentor {sub} {n} [Militär] nizamiye
kasernieren {v} [Militär] bir grubu bir yere yerleştirmek
kasernieren {v} [Militär] kışlaya yerleştirmek
kasernierend {adj} kışlaya yerleştiren
kaserniert [er, sie, es~] kışlaya yerleştiriyor
kasernierte [er, sie, es~] kışlaya yerleştirmişti
die Kasernierung {sub} {f} kışlaya yerleştirme
die Kasette {sub} {f} kaset
der Kasettenrekorder {sub} {m} teyp
das Kasseler {sub} {n} Kasel`li
die Kassette {sub} {f} [Musik-] kaset
die Kassetten {sub} {pl} [Musik-] kasetler
die Kassettendecke {sub} {f} kaset kapağı
die Kassetteneingang {sub} {f} kaset koyma yeri
der Kassettenfilm {sub} {m} kaset filmi
die Kassettenfilmkamera {sub} {f} kasetli film kamerası
das Kassettengehäuse {sub} {n} kaset mahvazası
der Abteikäse {sub} {m} manastır peyniri
der Almkäse {sub} {m} yayla yoğurdu
angefaulter Käse {sub} {m} bozulmaya başlamış peynir
ausgereifter Käse {sub} {m} olmuş peynir
der Bauernkäse {sub} {m} çiftçi peyniri
der Bergkäse {sub} {m} dağ peyniri
billiger Käse {sub} {m} ucuz peynir
der Blauschimmelkäse {sub} {m} mavi küflü peynir
der Brie-Käse {sub} {m} bir cins yumuşak Fransız peyniri
der Briekäse {sub} {m} bir cins yumuşak Fransız peyniri
der Brimsenkäse {sub} {m} koyun sütünden peynir türü
der Butterkäse {sub} {m} tam yağlı peynir
der Büffelkäse {sub} {m} manda peyniri
der Cheddarkäse {sub} {m} sert peynir
der Chesterkäse {sub} {m} (sert, yağlı) İngiliz çester peyniri
Cremiger ungesalzener Frischkäse {sub} {m} labne peyniri
der Doppelrahmkäse {sub} {m} çift kaymaklı peynir
Edamer Käse {sub} {m} Edam peyniri
der Edelpilzkäse {sub} {m} değerli mantar peyniri
Emmentaler Käse {sub} {m} emental peyniri
erstarrte Stahlschale {sub} {f} katılaşmış ҫelik kâse
der Fabrikkäse {sub} {m} fabrika peyniri
fermentierter Käse {sub} {m} mayalı peynir
der Fetakäse {sub} {m} çok tuzlu koyun peyniri
fetter Käse {sub} {m} yağlı peynir
fettloser Käse {sub} {m} yağsız peynir
0.005s