9 direkte Treffer gefunden für: Sack


77 indirekte Treffer gefunden für: Sack

Deutsch Türkisch
die Säcketrocknungskammer {sub} {f} çuval kurutma tesisi
der Haarausfall {sub} {m} [Med.] saçkıran
die Sackgasse {sub} {f} çıkmaz yol
Sack aus Gewebe {sub} {m} dokuma torba
Sack aus gewebe für die Warenverpackung {sub} {m} ambalâjlik mallar için dokuma çuval
Sack aus Kunststoff {sub} {m} plastik torba
Sack aus Papier {sub} {m} kâğıt torba
Sack Bohnen bir çuval fasulye
Sack Kaffee çuval dolusu kahve
Sack Kartoffeln çuval dolusu patates
Sack zur Stabilisierung des Schüttguts {sub} {m} molozu stabilize etme çuvalı
die Sackabfüllmaschine {sub} {f} çuval doldurma makinesi
sackartig {adj} çuval gibi
sackartig herabhängend {adj} çuval gibi sarkık olmak
der Sackaufzug {sub} {m} çuval taşıyıcı asansör
die Sackausklopfanlage {sub} {f} çuval dövme tesisatı
die Sackausklopfmaschine {sub} {f} çuval tozunu alma makinesi
die Sackausschüttelanlage {sub} {f} çuval sarsma tesisi
der Sackbahnhof {sub} {m} [Kopfbahnhof] son istasyon
der Sackbahnhof {sub} {m} [Verkehr] hatbaşı istasyonu
der Sackbahnhof {sub} {m} hatbaşı istasyonu
das Sackband {sub} {n} çuval kapama sicimi
der Sackbindedraht {sub} {m} çuval madenî bağı
die Sackbohrung {sub} {f} kör delik
die Sackbürstenmaschine {sub} {f} çuval fırçalama makinesi
die Sackdruckmaschine {sub} {f} torba baskı makinesi
sacken {v} [sackte, hat gesackt] çuvala doldurmak
sacken {v} [sackte, hat gesackt] çuvallamak
sacken {v} [sackte, hat gesackt] çöketlmek
sacken {v} [sackte, hat gesackt] çöktürmek
sacken {v} [Verkehr: sackte, hat gesackt] batmak
sacken {v} [Verkehr: sackte, hat gesackt] çökmek
sackend {adj} çöken
das Sackerl {sub} {n} [österr.] çuval
sackerlot Allah kahretsin!
sackerlot hay Allah belâsını versin!
sackerment! Allah kahretsin!
sackerment! hay Allah belâsını versin!
die Sackfaser {sub} {f} çuval elyafı
das Sackfilter {sub} {n} torba filtre
der Sackförderer {sub} {m} çuval konveyörü
der Sackförderer {sub} {m} çuval nakil bandı
sackförmig {adj} çuval şeklinde
die Sackförmigkeit {sub} {f} çuval şeklindelik
der Sackfüllapparat {sub} {m} çuval doldurma sunii
die Sackfülleinrichtung {sub} {f} çuval doldurma düzeni
der Sackfüller {sub} {m} çuval doldurucu
die Sackfüllmaschine {sub} {f} çuval doldurma makinesi
das Sackgarn {sub} {n} çuvallık elyaf
die Sackgasse {sub} {f} [figürlich: Ausweglosigkeit] çıkmaz
die Sackgasse {sub} {f} [Straße] çıkmaz sokak
der Abfallsack {sub} {m} çöp çuvalı
der Allantoissack {sub} {m} alantoyis torbası
alter Sack {sub} {m} {ugs.} ihtiyar herif
alter Sack {sub} {m} eski çuval
der Altkleidersack {sub} {m} eski elbise çuvalı
der Atemsack {sub} {m} nefes torbası
der Ausschusssack {sub} {m} kurul çuvalı
der Balgsack {sub} {m} körüklü çuval
der Bettelsack {sub} {m} dilenci torbası
der Bettelsack {sub} {m} yalvar yakar yaptıran kişi
der Beutesack {sub} {m} ganimet çuvalı
blöder Sack {sub} {m} deli adam
der Bohnensack {sub} {m} fasulye çuvalı
der Boxsack {sub} {m} boks çuvalı
der Bultsack {sub} {m} gemici yorganı
der Bultsack {sub} {m} gemici şiltesi
der Dampfsack {sub} {m} buhar cebi
das geht mir auf den Sack [das geht mir auf die Nerven] bu beni sinirlendiriyor
das geht mir auf den Sack [das geht mir auf die Nerven] bu beni bıktıriyor
der Daunenschlafsack {sub} {m} kuştüyü uyku tulumu
der Dicksack {sub} {m} iri çuval
der Dottersack {sub} {m} [Med.] vitellüs kesesi
der Drecksack {sub} {m} pis herif
der Dressiersack {sub} {m} eğitim torbası
der Dudelsack {sub} {m} [Musik] gayda
der Dudelsack {sub} {m} tulum
0.005s