9 direkte Treffer gefunden für: wider


67 indirekte Treffer gefunden für: wider

Deutsch Türkisch
respondieren {v} widerlegen
wider die Natur doğaya karşı
wider die Natur handeln {v} doğaya karşı davranmak
wider die Wünsche von jemandem handeln {v} birinin isteklerine karşı davranmak
wider Erwarten beklenenin aksine
wider Indigo çivit otu
wider jemandes Willen birinin arzusuna karşı
wider meine Wünsche benim isteklerime karşı
wider meinen Rat tavsiyeme karşı
wider meinen Willen isteğime karşı
wider Willen bilmeyerek
wider Willen istemeyerek
wider Willen kasıtsız
widerborstig {adj} dik kafalı
widerborstig {adj} inatçı
die Widerborstigkeit {sub} {f} inatçılık
der Widerchrist {sub} {m} Hristiyanlık düşmanı
der Widerchrist {sub} {m} iblis
der Widerchrist {sub} {m} şeytan
widereinander {adv} birbirine karşı
widerfahren {v} [widerfuhr, hat widerfahren] başına bir olay gelmek
widerfahren {v} [widerfuhr, hat widerfahren] başına gelmek
widerfahren {v} [widerfuhr, hat widerfahren] başından geçmek
widerfuhr [ihm~] başına gelmişti
widerfährt [ihm~] başına geliyor
widergehallt yankı yapmıştı
widergespiegelt yansıtıyor
widergespiegelt werden {v} yansıtılmak
widerhaarig {adj} aksi
widerhaarig {adj} dik kafalı
widerhaarig {adj} inatçı
der Widerhaken {sub} {m} kancalı
der Widerhaken {sub} {m} olta çengeli
der Widerhaken {sub} {m} ters kanca
die Widerhaken {sub} {pl} ters kancalar
der Widerhall {sub} {m} [Pistole] yankı
der Widerhall {sub} {m} akis
der Widerhall {sub} {m} eko
widerhallen {v} [Echo] yankılanmak
widerhallen {v} [Echo] çınlamak
widerhallen {v} [von Geräuschen erfüllt sein] inlemek
widerhallen {v} [Wirtschaft: widerhallte, hat widerhallt] aksetmek
widerhallen {v} [Wirtschaft: widerhallte, hat widerhallt] yankı yapmak
widerhallen {v} [Wirtschaft: widerhallte, hat widerhallt] yankılanmak
widerhallend {adj} yankı yapan
der Widerhalt {sub} {m} dayanak
der Widerhalt {sub} {m} destek
der Widerhalt {sub} {m} payanda
die Widerklage {sub} {f} [Rechtswissenschaft] karşı dava
die Widerklage {sub} {f} karşılıklı dava
das Widerlager {sub} {n} [Bau] dayanma ayağı
das Für und Wider lehte ve aleyhte görüşler
dawider {adv} [historisch] buna karşı
dawider {adv} [historisch] ona karşı
dieses Ereignis ist uns zuwider bu olay bize yakışmaz
Für und Wider lehte ve aleyhte
handelt zuwider [er, sie, es~] karşı hareket ediyor
handelte zuwider [er, sie, es~] karşı hareket etmişti
spiegelte wider [er, sie, es~] tekrar yansitmıştı
zuwider {adj} aykırı
zuwider {adj} zıt
zuwider {adv} [jemandem ~ sein] birinin nefretini uyandırmak
zuwider aksi
zuwider karşı
zuwider nahoş
zuwider ters
zuwider uygunsuz
0.004s