10 direkte Treffer gefunden für: sıcak


77 indirekte Treffer gefunden für: sıcak

Deutsch Türkisch
der Abgasstrom {sub} {m} sıcak atık gazdan elde edilen enerji
die Abschrote {sub} {f} sıcak demir keskisi
adiabatischer Temperaturgradient {sub} {m} sıcaklık farklılığı
das Advektionsgewitter {sub} {n} sıcak ve soğuk hava buluşmasıyla oluşan elverişsiz fırtına
der Advektionsnebel {sub} {m} sıcak havanın soğuk hava ile buluşmasından oluşan duman
die Akratotherme {sub} {f} sıcak su kaynağı
anschmoren {v} sıcaktan yanmağa başlamak
die Badekur {sub} {f} sıcak su tedavisi
Baden Sie mit heissem Wasser {sub} {n} sıcak suda yıkanma
beheizte Scheibe {sub} {f} sıcak disk
beheizter Whirlpool {sub} {m} sıcak jakuzi
Beribers Krankheit {sub} {f} [Med.] sıcak ülkelerde görülen bir çeşit hastalık
die Bezugstemperatur {sub} {f} sıcaklık çekiş ısısı
der Brand {sub} {m} sıcak damga
Celsius, Grad- {sub} {m} sıcaklık birimi
der Wärme ausgesetzt sıcakta bekletilmiş
diatherman {adj} sıcaklık geçirici
dämpfen {v} [ich dämpfte, ich habe gedämpft] sıcak buharla işlemek
der Einbrennlack {sub} {m} sıcaklığa karşı kimyasal tepki göstererek koruyucu film haline gelen cila
Einheit der Wärmemenge {sub} {f} sıcaklık birimi
elektrische Tischkochplatte {sub} {f} sıcak levha
erhitzte Luft {sub} {f} sıcak hava
Feinblech, feuerverzinktes- {sub} {n} sıcak galvanize olmuş ince sac
feuchtwarm {adj} sıcak ve nemli
die Feuervergoldung {sub} {f} sıcak yaldızlama
feuerverzinkt {adj} sıcak galvanizleme
die Feuerverzinkung {sub} {f} sıcak galvanizleme
die Formzacke {sub} {f} sıcak plaka
Frau mit Temperament {sub} {f} sıcakkanlı kadın
freundlich gesinnt sıcak huylu
freundliche Begegnung {sub} {f} sıcak karşılaşma
die Frittüre {sub} {f} sıcak kızartma yağı
gesellig {adj} sıcak kanlı
die Glühkathode {sub} {f} sıcak katod
die Glühkathodenlampe {sub} {f} sıcak katotlu lamba
die Glühkathodenröhre {sub} {f} sıcak katot lambası
die Glühlampe {sub} {f} sıcak katot lambası
die Glühröhre {sub} {f} sıcak katot lambası
das Glühventil {sub} {n} sıcak katot valfi
der Glühwein {sub} {m} sıcak şarap
das Hartgeld {sub} {n} sıcak para
die Hauptspeise {sub} {f} sıcak yemek
die Heizkatode {sub} {f} sıcak katod
Heizkessel für Warmwasserheizungsanlagen {sub} {m} sıcak su ısıtma tesisleri için kalorifer kazanı
die Heizplatte {sub} {f} sıcak levha
der Heizplattentrockner {sub} {m} sıcak levha kurutucusu
die Heizstoffe {sub} {pl} sıcak maddeler
das Heizwasser {sub} {n} sıcak su
die Heizwasser-Verrohrung {sub} {f} sıcak su boru tertibatı
der Heizwasserhahn {sub} {m} sıcak su musluğu
der Heizwasserkreislauf {sub} {m} sıcak su devresi
am heißesten en sıcak
am wärmsten {adj} en sıcak
angenehm warm {adj} rahat sıcak
äußerst heiß {adj} oldukça sıcak
behaglich warm {adj} hoş sıcak
brennend heiß {adj} yakıcı sıcak
brennende Hitze {sub} {f} yakıcı sıcak
brennheiß [österr.: sehr heiß] çok sıcak
die Bruthitze {sub} {f} boğucu sıcak
die Bruthitze {sub} {f} yakıcı sıcak
brütend heiß {adj} yakıcı sıcak
brütende Hitze {sub} {f} boğucu sıcak
brütende Hitze {sub} {f} yakıcı sıcak
brütendheiß {adj} yakıcı sıcak
die Bullenhitze {sub} {f} aşırı sıcak
die Bullenhitze {sub} {f} bunaltıcı sıcak
die Bullenhitze {sub} {f} kavurucu sıcak
die Bullenhitze {sub} {f} kızgın sıcak
drückend heiß {adj} boğucu sıcak
drückend heiß {adj} bunaltıcı sıcak
drückende Hitze {sub} {f} boğucu sıcak
drückende Hitze {sub} {f} bunaltıcı sıcak
dunkelrote Hitze {sub} {f} kıpkırmızı aşırı sıcak
eigenwarm [selten] kendiliğinden sıcak
ein bisschen warm biraz sıcak
erstickend heiß {adj} boğucu sıcak
0.004s