1 direkte Treffer gefunden für: kızı

Deutsch Türkisch
seine Tochter kızı

77 indirekte Treffer gefunden für: kızı

Deutsch Türkisch
der Adlerbussard {sub} {m} kızıl şahin
die Algonkin {sub} {pl} [Indianerstamm] kızılderili halkı
Alnus glutinosa [Botanik] kızılağaç
das Amelkorn {sub} {n} kızılca buğday
an den Mann bringen kızı kocaya vermek
auf Rotglut gebrachtes Eisen kızılllaştırılmış demir
Bezeichnung für Schiiten und Aleviten {sub} {f} kızılbaş [yazılı dilde yoktur, halk arasında argo deyim olarak kullanılır]
das Blut {sub} {n} kızıllık
bocken {v} [bockte, hat gebockt] kızışmak
der Brandhirsch {sub} {m} kızılgeyik
brandrot {adj} kızıl
brunften {v} kızışmak
brunftig {adj} kızışmış
brunzen {v} kızışmak
brünften {v} kızışmak
brünstig {adj} [von weiblichen Tieren] kızışmış
die Buche {sub} {f} kızılağaç
der Bussard {sub} {m} kızıl şahin
der Bussard {sub} {m} kızılşahin
das Rote Kreuz Kızılhaç
das Rote Meer Kızıldeniz
deine roten Haare sind sehr auffällig kızıl saçların çok dikkat çekiyor
dem Halbmond spenden Kızılaya bağış yapmak
dem Roten Kreuz entsprechende türkische Organisation Kızılay
dem Roten Kreuz spenden Kızılhaça bağış yapmak
der Mann, dessen Tochter kommt kızı gelen adam
der Rote Halbmond Kızılay
der Dinkel {sub} {m} [Botanik: Triticum spelta] kızıl buğday
echte Rotzunge kızıldil balığı
echtes Tausendgüldenkraut {sub} {n} kızılkantaron
der Edelhirsch {sub} {m} [Zoologie] kızılgeyik
entbrennen [Streit] kızışmak
entflammen {v} kızışmak
der Enzian {sub} {m} kızıl kantaron
erhitzte Emotionen {sub} {pl} kızışan duygular
die Erle {sub} {f} kızıl ağaç
die Erle {sub} {f} kızılağaç
die Erlenrinde {sub} {f} kızılağaç kabuğu
erregen {v} kızıştırmak
erregte Debatte {sub} {f} kızışmış tartışma
erregte Diskussionen {sub} {pl} kızışmış tartışmalar
das Erröten {sub} {n} kızıllaşmak
errötend {adj} kızıllaşan
erröteten Gesichts kızıllaşmız yüzlü
die Errötung {sub} {f} kızıllaşma
feuerrot {adj} kızıl
die Friedenspfeife {sub} {f} kızılderililerde barışı kutlamak için içilen süslü pipo
der Fuchs {sub} {m} [rotbraunes Pferd] kızıl kahverengi at
der Fuchs {sub} {m} [rötlich braunes Pferd] kızıl kahverengi at
der Fuchs {sub} {m} [ugs.: rothaarige Person] kızıl saçlı kişi
fuchsig {adj} kızıl saçlı
die Abdeckungsverriegelung {sub} {f} kapak tırkızı
die Arbeitertochter {sub} {f} işçi kızı
armes Bauernmädchen [ein~] zavallı rençber kızı
das Barmädchen {sub} {n} bar kızı
die Baroness {sub} {f} baronun evlenmemiş kızı
die Baronesse {sub} {f} baron kızı
die Baronesse {sub} {f} baronun evlenmemiş kızı
die Base {sub} {f} [Kusine] dayı kızı
die Base {sub} {f} [Kusine] hala kızı
die Base {sub} {f} [Kusine] teyze kızı
die Bauerntochter {sub} {f} köylü kızı
das Baumharz {sub} {n} ağaç sakızı
bayerisches Mädel {sub} {n} Bavyera kızı
das Bienenharz {sub} {n} arı sakızı
die Cousine {sub} {f} amca kızı
die Cousine {sub} {f} dayı kızı
die Cousine {sub} {f} hala kızı
die Cousine {sub} {f} teyze kızı
die kleine Meerjungfrau, die kleine Seejungfrau küçük deniz kızı
die kluge Bauerntochter akıllı çiftçi kızı
das Dorfmädchen {sub} {n} köy kızı
ein leichtes Mädchen sokak kızı
ein Mädchen aus einer anständigen und ehrenhaften Familie arlı ve namuslu bir aile kızı
ein Mädchen von der Straße sokak kızı
eineiiger Zwilling {sub} {m} tek yumurta ikizi
englisches Mädel {sub} {n} İngiliz kızı
0.004s