3 direkte Treffer gefunden für: duygular


50 indirekte Treffer gefunden für: duygular

Deutsch Türkisch
die Affektinkontinenz {sub} {f} duygularını tutamama
die Affektlahmheit {sub} {f} duyguların felce uğraması
die Affektsteuerung {sub} {f} duygularını yönetebilme
akute Gefühlslähmung {sub} {f} duyguların felce uğraması
Ausbruch der Emotionen {sub} {m} [Eskalieren der Emotionen] duyguların patlaması
auslassen {v} [liess aus, hat ausgelassen] duygularını belli etmek
die Auslassung {sub} {f} duygularını açığa vurma
Berg-und Talfahrt der Emotionen duyguların iniş çıkışı
das Bewegungsgefühl {sub} {n} duygularla hareket
die Emotionen anheizen {v} duyguları coşturmak
die Emotionen kochen hoch duygular coşuyor
Emotionen und Gefühle {sub} {pl} duygular ve hisler
die Emotionslähmung {sub} {f} duyguların felce uğraması
der Emotionssupor {sub} {m} duyguların felce uğraması
etwas bricht aus jemandem heraus duyguları dışarıya vuruyor
Gefühl der Gefühllosigkeit {sub} {f} duygularını yitirme duyusu
Gefühle gehen hoch {sub} {pl} duygular canlanıyor
die Gefühlsflachheit {sub} {f} duyguların düzleşmesi
im Rausch der Sinne duyguların sarhoşluğunda
impulsiv {adj} duygularına çabuk yenilen
keine Gefühle zulassen duygulara meydan vermemek
mitfühlen {v} [fühlte mit, hat mitgefühlt] duygularını paylaşmak
mäßigen {v} [sich ~: sich beherrschen] duygularına kapılmamak
der Romantiker {sub} {m} duyguları ön plana alan kişi
seine Gefühle in Worte kleiden duygularını kelimelerle ifade etmek
sich etwas verkneifen {v} duygularını belli etmemek
sich hinreißen lassen {v} duygularının esiri olmak
sich über etwas auslassen {v} duygularını belirtmek
der Stimmungsmensch {sub} {m} duygularına kapılan kişi
stimmungsvoll {adj} duygulara hitap eden
verdrängen {v} [Med.] duygularını bastırmak
Verdrängen {v} [verdrängte, hat verdrängt] duyguları bastırmak
die Verdrängung {sub} {f} [Med.] duygularını bastırma
die Verdrängung {sub} {f} duyguların bastırılması
die Verdrängungen {sub} {pl} duygularını bastırmalar
Widerstreit der Gefühle {sub} {pl} duyguların çatışması
wie im siebten Himmel sein {v} duyguları yüksek olmak
zügeln {v} [zügelte, hat gezügelt] duygularını bastırmak
die Zügelung {sub} {f} duygularını önleme
aufgewühlte Gefühle {sub} {pl} karmaşık duygular
aufrichtige Gefühle {sub} {pl} dürüst duygular
erhitzte Emotionen {sub} {pl} kızışan duygular
in einem Gedicht gezeigte Gefühle {sub} {pl} bir şiirde gösterilen duygular
innersten Gefühle {sub} {pl} en gizli duygular
die Nationalgefühle {sub} {pl} milli duygular
sauersüß {adj} karmakarışık duygular
unvergessliche Eindrücke {sub} {pl} unutulamaz duygular
die Unwirklichkeitsgefühle {sub} {pl} gerçekdışı duygular
die Zwangsaffekte {sub} {pl} zorlantısal duygular
die Zwangsgefühle {sub} {pl} zorlantısal duygular
0.003s