2 direkte Treffer gefunden für: içeri

Deutsch Türkisch
herein {adv} içeri
rein [ugs.: herein] içeri

54 indirekte Treffer gefunden für: içeri

Deutsch Türkisch
der Abriss {sub} {m} [Übersicht: auch als Buch] içerik
absorbierte Leistung {sub} {f} içeri giren güç
absorbierte Strahlendosis {sub} {f} içeri giren ışın dozu
das Abstract {sub} {n} içeriğin özeti
die Admittanz {sub} {f} içeri atma
die Admittanz {sub} {f} içeri sokma
das Admittanzrelais {sub} {n} içeri atma rölesi
die Anströmgeschwindigkeit {sub} {f} içeriye akış hızı
die Anströmseite {sub} {f} içeriye akan taraf
die Anströmung {sub} {f} [Turbinenschaufeln] içeri akış debisi
die Anströmung {sub} {f} içeri akma
die Assoziativität {sub} {f} içeriksellik
der Assoziativspeicher {sub} {m} içeriksel bellek
Aufspannung von innen içeriden kilitleme tertibatı
die Ausfahrvorrichtung {sub} {f} içeri çekme sistemi
Änderung des Inhalts {sub} {f} içeriğinin değişimi
der Begriffsinhalt {sub} {m} içerik
Berechnung des Inhalts {sub} {f} içeriğinin hesabı
die Beschaffenheit {sub} {f} içerik
der Betreff {sub} {m} içerik
betreten und dreinschauen {v} içeri girmek ve bakmak
birgt [enthält] içerir
Bitte herein! içeri girin!
Bitten Sie sie herein! içeri rica edin
der Charakter {sub} {m} içerik
das CMS-System {sub} {n} içerik yönetim sistemi
da drin {ugs.} içeride
da drinnen içeride
dareinblicken {v} içeri bakmak
dareinschauen {v} [schaute darein, habe dareingeschaut] içeri bakmak
darin sitzen {v} içerisinde oturmak
dreinschauen {v} içeri bakmak
drinnen {adv} içeride
drinnen behalten {v} içeride durdurmak
drinnen sein {v} içeride olmak
Du kannst ruhig reinkommen içeri gelebilirsin
durchregnen {v} [es regnete durch, es hat durchgeregnet] içeri yagması
Ein- und Ausfahrzeiten {sub} {pl} [des Zylinders] içeri sokup ve çıkarma zamanları
das Einblasen {sub} {n} içeri püskürtme
einblasen {v} içeri püskürtmek
einbringen {v} [ich brachte ein, ich habe eingebracht] içeri getirmek
einbringen {v} [ich brachte ein, ich habe eingebracht] içeri sokmak
der Einbringschacht {sub} {m} içeri dökme kuyusu
die Einbringung {sub} {f} içeri atma
einbuchten {v} içeri atmak
die Einbuchtung {sub} {f} içeri atma
eindringen {v} içeri girmek
das Einfließen {sub} {n} içeri akma
einfließen {v} içeri akmak
der Einfluss {sub} {m} içeri akma
das Einflussrohr {sub} {n} içeri akıtma borusu
aus und ein dışarı içeri
da hinein oradan içeri
der Janitschar {sub} {m} Yeniçeri
0.003s