3 direkte Treffer gefunden für: önden


65 indirekte Treffer gefunden für: önden

Deutsch Türkisch
Ansicht von vorn {sub} {f} önden görünüş
der Aufriss {sub} {m} [Vorderansicht] önden görünüş çizimi
die Aufrissansicht {sub} {f} önden görünüş çizimi
der Aufrissentwurf {sub} {m} önden görünüş taslağı
Beleuchtung von vorne {sub} {f} önden ışıklandırma
das Doppelgelenk {sub} {n} önden tahrik universal contası
es wagen voranzugehen önden gitme cüretini göstermek
frontal zusammenstoßen {v} önden çarpışmış
der Frontalangriff {sub} {m} önden saldırı
der Frontalaufprall {sub} {m} önden çarpışma
der Frontalcrash {sub} {m} önden çarpışma
der Frontaldruck {sub} {m} önden basınç
die Frontanbindung {sub} {f} önden bağlantı
der Frontantrieb {sub} {m} önden tahrik
frontbündig {adj} önden aynı hizada
frontbündige ausstellungsflächen {sub} {pl} önden aynı hizada sergi yerleri
der Frontlader {sub} {m} önden yükleyici
der Frontregen {sub} {m} önden yağmur
Geh voran! önden git!
die Geheimratsecken {sub} {pl} önden dökülmüş saçlar
Geheimratsecken haben {v} önden dökülmüş saçları olmak
gehen Sie bitte vor! önden gidin, lütfen!
Gehen Sie vor! önden gidiniz!
gehen Sie voran! önden gidiniz!
Kessel mit Frontalfeuerung {sub} {f} önden ateşlemeli kazan
der Lenkhebel {sub} {m} önden tahrik biyeli
die Probenerhebung {sub} {f} öndeneme
die Stirnfuge {sub} {f} önden bağlantı
der Stirnstoß {sub} {m} önden çarpma
voran gehen {v} önden gitmek
das Vorangehen {sub} {n} önden gitme
vorangehen {v} [ging voran, ist vorangegangen] önden gitmek
voraus laufend {adj} önden koşan
voraus laufend {adj} önden koşarak
vorausgegangen {adj} önden gitmiş
vorausgehen {v} [ging voraus, ist vorausgegangen] önden gitmek
vorausgehen {v} [Person] önden gitmek
vorausgeschickt [er, sie, es wurde~] önden gönderildi
vorauslaufen {v} önden koşmak
vorauslaufend {adj} önden koşan
vorausmarschieren {v} önden yürüme
vorausschicken {v} [wörtlich] önden gönderme
vorbeimarschiert önden geçti
die Vorderansicht {sub} {f} önden görünüş
Vorderansicht oder Aufriss önden görünüş veya kroki
der Vorderantrieb {sub} {m} önden tahrik
die Vorderaussicht {sub} {f} önden görünüş
der Vorderradantrieb {sub} {m} [Verkehr] önden çekiş
der Vorderradantrieb {sub} {m} önden tahrik
der Vorderradantrieb {sub} {m} önden çekiş
vorgehen {v} [vorangehen] önden gitmek
allseits {adv} her yönden
aus allen Blickrichtungen her yönden
aus einer Richtung bir yönden
das Bonden {sub} {n} bağlama
bonden {v} bağlamak
die Elektrosonden {sub} {pl} elektrikli sondajlar
die erblonden {sub} {f} boyayarak sarışınlaştırmak
die Erdsonden {sub} {pl} toprak sondajları
inwieweit {adv} [wieso] ne yönden
die Prüfsonden {sub} {pl} kontrol sondaları
die Radiosonden {sub} {pl} radyosondalar
überallher {adv} her yönden
von achtern [Seemannssprache] arka yönden
zum einen bir yönden
0.004s