6 direkte Treffer gefunden für: akın


77 indirekte Treffer gefunden für: akın

Deutsch Türkisch
die Abdrift {sub} {f} akın eğimi
die Abdrift {sub} {f} akın zaviyesi
abflusslos {adj} akıntısız
abflusslos [Becken] akıntısız havuz
abflusslose Sammelgrube {sub} {f} akıntısız toplama kuyusu
abflussloser Flussarm {sub} {m} akıntısız ırmak kolu
das Abflussmessen {sub} {n} akın ölçme
der Abflussstopfen {sub} {m} akın tıpası
der Abflusstrichter {sub} {m} akın hunisi
das Abflussventil {sub} {n} akın supabı
die Abflusswelle {sub} {f} akın dalgası
die Abflüsse {sub} {pl} akıntılar
das Ablauffilter {sub} {n} akın süzgeci
der Ablaufregler {sub} {m} akın ayarlayıcı
der Ablaufspeicher {sub} {m} akın haznesi
die Abströmgeschwindikkeit {sub} {f} akın hızı
die Abströmkante {sub} {f} akın köşesi
das Abströmlochblech {sub} {n} akın sacı
die Abströmung {sub} {f} akın
die Abströmöffnung {sub} {f} akın açıklığı
das Acinus {sub} {n} akinus
der Akinakes {sub} {m} kısa kılıç
die Akinese {sub} {f} [Akinesie] akinezi
die Akinese {sub} {f} [Akinesie] hareket edememe
die Akinese {sub} {f} [Akinesie] hareketsizlik
die Akinese {sub} {f} hareketsizlik
Akinesia algera {sub} {f} akinesia algera
Akinesia algera {sub} {f} ağrılı hareketsizlik
die Akinesie {sub} {f} hareketsizlik
akinetisch {adj} hareketsiz
akinetisch-abulisches Syndrom {sub} {n} akinetik abuli sendromu
akinetische Dyskinese {sub} {f} akinetik disknezi
akinetische Dyskinese {sub} {f} istemli hareketlerin ağırlaşması ve yapılamaması
akinetische Epilepsie hareketsizlik sarası
akinetische Manie {sub} {f} akinetik mani
akinetischer Anfall {sub} {m} akinetik nöbet
akinetischer Anfall {sub} {m} hareketsizlik nöbeti
akinetischer Anfall {sub} {m} kasların gevşek kaldığı bir petit-mal epilepsi türü
auf der Strömung paddeln {v} [wörtlich] akıntıya kürek çekmek
der Ausfluss {sub} {m} akın
die Ausflüsse {sub} {pl} akıntılar
der Auslauf {sub} {m} [Abflluss] akın
die Auslaufseite {sub} {f} akın yönü
die Auslaufstrecke {sub} {f} akın yolu
der Butzen {sub} {m} [landsch.: Popel] akın
der Butzen {sub} {m} akın
die Dränage {sub} {f} [Med.] akıntıyı dren ile alma
der Endsee {sub} {m} [abflussloser See] akıntısız göl
der Fallstrang {sub} {m} akın hattı
der Fluss {sub} {m} [Geografie] akın
fluten {v} akın etmek
aber [Konjunktion] lâkin
affektlos sakin
allernächst {adj} pek yakın
allernächst {adj} çok yakın
am Rande der Verzweiflung çaresizliğe yakın
am ruhigsten {adj} en sakin
an die [hundert Leute] ...e yakın
an die 10 EURO 10 Avro`ya yakın
aneinander {adv} birbirine yakın
aneinander {adv} biribirine yakın
Anfahrt freihalten girişi açık bırakın
die Angehörige {sub} {f} yakın
der Angehöriger {sub} {m} yakın
angesessen sakin
der Anhang {sub} {m} {ugs.} yakın
artig {adj} cana yakın
aufgeknöpft {adj} cana yakın
aufgeräumt [unaufgeregt] sakin
aufgeschlossen {adj} yakın
baldig {adj} yakın
baldiger {adj} [in naher Zukunft] yakın
beheimatet sakin
benachbart {adj} yakın
beruhigt sakin
besänftigt {adj} sakin
der Bewohner {sub} {m} sakin
0.003s