14 direkte Treffer gefunden für: yoğun


65 indirekte Treffer gefunden für: yoğun

Deutsch Türkisch
das Abblasen {sub} {n} [Verdichterluft: blies ab, hat abgeblasen] yoğun havayı püskürtme
der Affektsturm {sub} {m} yoğun duygu boşalımı
anspannen {v} [spannte an, hat angespannt] yoğunlaştırmak
arbeitsintensiv yoğun işgücü gerektiren
arbeitsintensive Industrie {sub} {f} yoğun işgücü gerektiren endüstri
auf der Intensivstation liegen yoğun bakımda yatmak
außerhalb der Ballungsräume yoğun nüfuslu bölgeler dışında
das Ballungsgebiet {sub} {n} yoğun nüfuslu bölge
das Ballungsgebiet {sub} {n} yoğun yerleşim merkezi
die Ballungsgebiete {sub} {pl} yoğun nüfuslu bölgeler
der Ballungsraum {sub} {m} yoğun nüfuslu bölge
die Ballungszentren {sub} {pl} yoğun nüfuslu bölge merkezleri
das Ballungszentrum {sub} {n} yoğun nüfuslu bölge merkezi
Bellsche Manie {sub} {f} yoğun eksitasyonlu mani nöbeti
bevölkerungsreich yoğun nüfuslu
das Bindungsvermögen {sub} {n} yoğunlaşma kuvveti
der Blutstrom {sub} {m} yoğun kanama
der CD-Player {sub} {m} yoğuntekerçalar
der CD-Spieler {sub} {m} yoğuntekerçalar
der Compaktdisk {sub} {m} yoğun teker
Dampfblasenbildung im Kondensationsbecken yoğunlaşma havuzunda buhar kabarcığı oluşumu
Dampfmaschine ohne Kondensation {sub} {f} yoğunlaşmasız buhar makinesi
das Densimeter {sub} {n} yoğunluk ölçer
densimetrisch {adj} yoğunluk
das Densitometer {sub} {n} yoğunlukölçer
densitometrisch {adj} yoğunluk ölçme ile ilgili
die Densität {sub} {f} yoğunluk
dicht besetzter Markt {sub} {m} yoğun rekabet piyasası
dicht besiedelt yoğun oturma yeri
dicht besiedelt yoğun yerleşimli
dicht besiedeltes Gebiet {sub} {n} yoğun yerleşimli bölge
dicht bevölkert {adj} yoğun nüfuslu
dicht bevölkert {adj} yoğun şekilde insanın yaşaması
dichtbesiedelt {adj} yoğun yerleşimli
dichtbesiedeltes Ballungszentrum {sub} {n} yoğun yerleşim merkezi
dichtbesiedeltes Gebiet {sub} {n} yoğun yerleşimli bölge
dichtbevölkert {adj} yoğun nüfuslu
dichtbevölkertes Gebiet {sub} {n} yoğun nüfuslu bölge
die Dichte {sub} {f} [Physik] yoğunluk
dichte Bevölkerung {sub} {f} yoğun halk
dichte Bevölkerung {sub} {f} yoğun nüfus
dichte Deckenleuchte {sub} {f} yoğun tavan ışığı
dichte Masse {sub} {f} yoğun kütle
dichte Menge {sub} {f} yoğun miktar
dichte Saat {sub} {f} yoğun ekim
dichteabhängig {adj} yoğunluğa bağlı
die Dichteabsenkung {sub} {f} yoğunluk azalımı
die Dichteareale {sub} {pl} yoğunluk alanları
die Dichtebestimmung {sub} {f} yoğunluk saptaması
die Dichtebestimmung {sub} {f} yoğunluk tayini
der Dichteeffekt {sub} {m} yoğunluk tesiri
absolut dicht {adj} tamamen yoğun
die dichteste {sub} {f} en yoğun
farbintensiv {adj} renkçe yoğun
faserdicht {adj} lifleri yoğun
hell {adj} çok yoğun
intensiver {adj} daha yoğun
intensivere daha yoğun
kapitalintensiv {adj} sermaye yoğun
kompakter {adj} daha yoğun
lohnkostenintensiv emek yoğun
lohnkostenintensiv işçilik maliyeti yoğun
sehr intensiv {adj} çok yoğun
übervölkert {adj} nüfusu yoğun
zeitintensiv {adj} zamanca yoğun
0.005s