6 direkte Treffer gefunden für: maßen


77 indirekte Treffer gefunden für: maßen

Deutsch Türkisch
die Massenware {sub} {f} sıra malı
der Massenabfall {sub} {m} çöp kütlesi
die Massenabfertigung {sub} {f} sıradan muamele
die Massenabfütterung {sub} {f} toplu yemleme
der Massenabnehmer {sub} {m} toptan alıcı
die Massenabrechnung {sub} {f} toptan hesap
der Massenabsatz {sub} {m} büyük satış
der Massenabsatz {sub} {m} toptan satış
die Massenabsorption {sub} {f} kütle masetme
der Massenabsorptionskoeffizient {sub} {m} kütle masetme emsali
die Massenaktion {sub} {f} kitlesel aksiyon
die Massenanalyse {sub} {f} kütle analizi
der Massenanbau {sub} {m} toplu ekim
der Massenandrang {sub} {m} izdiham
der Massenandrang {sub} {m} yığışma
das Massenangebot {sub} {n} külliyetli arz
der Massenangriff {sub} {m} [Militär] kütlesel taarruz
der Massenangriff {sub} {m} [Militär] toplu taarruz
die Massenanhäufung {sub} {f} kütle toplanması
der Massenankauf {sub} {m} toptan alım
der Massenansturm {sub} {m} izdiham
der Massenansturm {sub} {m} yığışma
der Massenanteil {sub} {m} (miktar olarak) kütle payı
Massenanteil in Prozent {sub} {m} yüzde olarak kütle payı
die Massenanwendung {sub} {f} kitlesel uygulama
die Massenanziehung {sub} {f} [Naturwissenschaft] cazibe
die Massenanziehung {sub} {f} [Naturwissenschaft] çekim
die Massenanziehung {sub} {f} [Naturwissenschaft] çekme
die Massenanziehung {sub} {f} gravitasyon
die Massenanziehung {sub} {f} yer çekimi
die Massenanziehungs- {sub} {f} yer çekimi-
die Massenanziehungskraft {sub} {f} kitle çekim kuvveti
die Massenarbeitslosigkeit {sub} {f} büyük çapta işsizlik
die Massenarbeitslosigkeit {sub} {f} kitle işsizliği
die Massenarbeitslosigkeit {sub} {f} kitlesel işsizlik
die Massenarbeitslosigkeit {sub} {f} yığınsal işsizlik
Massenarbeitslosigkeits kitlesel işsizlik
die Massenarmut {sub} {f} kitle fakirliği
der Massenartikel {sub} {m} seri uretilmiş mal
der Massenartikel {sub} {m} seri üretilen mal
der Massenartikel {sub} {m} seri şekilde üretilen mal
der Massenartikel {sub} {m} toptan üretilen mal
die Massenartikel {sub} {pl} büyük çaplı ürün
Massenaufgebot [Militär] bir amaçla büyük halk kitlelerinin bir araya toplanması
das Massenaufgebot {sub} {n} [Militär] topyekûn silah altına alma
der Massenauflauf {sub} {m} yığılma
der Massenaufruhr {sub} {m} toplu ayaklanma
der Massenaufstand {sub} {m} toplu isyan
der Massenauftrag {sub} {m} toptan sipariş
die Massenausgabe {sub} {f} büyük miktarda baskı
der Massenausgleich {sub} {m} kitle denkliği
anerkanntermaßen {adv} herkesçe kabul edildiği gibi
anmaßen {v} [maßte an, hat angemaßt] aşırı ve aykırı talepte bulunmak
anmaßen {v} [maßte an, hat angemaßt] hak iddia etmek
anmaßen {v} [maßte an, hat angemaßt] haksız yere hak talebinde bulunmak
anmaßen {v} [maßte an, hat angemaßt] kalkışmak
anmaßen {v} [maßte an, hat angemaßt] yeltenmek
anmaßen {v} [sich: Dativ] kendi için talep etmek
anmaßen {v} [sich] hak iddia etmek
die Arbeitermassen {sub} {pl} işçi toplulukları
auslaufende Schmelzmassen {sub} {pl} akan eriyik kitleleri
Austreten glühendflüssiger Schmelzmassen {sub} {n} kızgın eriğiklerin taşması
begründetermaßen {adv} gerekҫeli şekilde
bekanntermaßen {adv} bilindiği gibi
bemaßen {v} ölçmek
bemaßt {v} s. bemaßen
berechtigtermaßen {adv} haklı olarak
besagtermaßen {adv} anıldığı gibi
besagtermaßen {adv} söylendiği gibi
beschlossenermaßen {adv} kararlaştırıldığı gibi
die Bestandsmassen {sub} {pl} demirbaş eşya kütleleri
bewiesenermassen {adv} kanıtlandığı üzere
billigermaßen {adv} hakkıyla
billigermaßen {adv} haklı olarak
die Bodenmassen {sub} {f} toprak kütleleri
die Bohnermassen {sub} {pl} döşeme cilaları
dermaßen {adv} bu kadar
0.004s