6 direkte Treffer gefunden für: içme


77 indirekte Treffer gefunden für: içme

Deutsch Türkisch
Abfälle aus der Zubereitung von Trinkwasser oder industriellem Brauchwasser {sub} {pl} içme ve endüstriyel kullanma suyu imal atıkları
abtrinken {v} içmek
Alkohol für Trinkzwecke {sub} {m} içmek için alkol
Anlage zur Trinkwasseraufbereitung {sub} {f} içme suyu arıtma tesisi
antrinken {v} içmek
antrinken {v} içmeye başlamak
auf Trinken erpicht içmeye düşkün
auftrinken {v} içmek
die Brunnenanstalt {sub} {f} içmeler
die Brunnenkur {sub} {f} içmeler tedavisi
die Brunnenvergiftung {sub} {f} içme sularına zehir katılması
dem Trinkwasser zugesetzt içme suyuna katılmış
einen heben gehen içmeğe gitmek
Entchloren von Trinkwasser {sub} {n} içme susunun klorunu giderme
Enthärtung des Trinkwassers {sub} {f} içme suyunun sertliğini giderme
erpicht [auf Trinken] içmeye düşkün
erpicht darauf sein {v} içmeye düşkün olmak
genießen {v} içmek
der Gesundbrunnen {sub} {m} içmel
die Gesundbrunnen {sub} {pl} içmeler
das Heilbad {sub} {n} içmeler
hinuntergießen {v} içmek
kein Trinkwasser! içme suyu yok!
der Kurort {sub} {m} içmeler
lieber trinken {v} içmeği yeğlemek
mit Trinkwasser gründlich gespült içme suyuyla iyice yıkanmış
nichttrinker {adj} içmeyen
rauchen {v} [Zigaretten] içmek
der Rauchtabak {sub} {m} içme tütünü
saufen {v} [soff, gesoffen] içmek
saufen {v} [säuft, soff, gesoffen] içmek
saufen {v} [Tier] içmek
sich einverleiben {v} içmek
das Tafelwasser {sub} {n} içme ve deniz suyu gibi karışımından oluşan içme suyu
die Thermalquelle {sub} {f} içmece
Trink- içme-
Trink- und Abwasserzweckverband {sub} {m} içme ve kullanma suyu kurumu
die Trinkampulle {sub} {f} içme tüpleri
der Trinkbedarf {sub} {m} içme gereksinimi
trinken {v} [trank, getrunken] içmek
trinken {v} içmek
trinken gehen {v} içmeğe gitmek
das Trinkglas {sub} {n} içme bardağı
die Trinkhalle {sub} {f} [Heilbad] içme salonu
die Trinkhalle {sub} {f} [Kurbad] içme holü
das Trinkhorn {sub} {n} içme borusu
der Trinkjoghurt {sub} {m} içme yoğurdu
die Trinklerntasse {sub} {f} içmeğe alışma tası
der Trinklöffel {sub} {m} içme kaşığı
die Trinkschokolade {sub} {f} içme çikulotası
das Trinkschälchen {sub} {n} içme kadehi
Ablegung des Eides {sub} {f} ant içme [yemin içme]
das Abmähen {sub} {n} biçme
die Abscherung {sub} {f} biçme
die Abschwörung {sub} {f} ant içme
das Abschätzen {sub} {n} kıymet biçme
die Abschätzung {sub} {f} kıymet biçme
das Abwägen {sub} {n} ölçüp biçme
die Abwägung {sub} {f} ölçüp biçme
Abwägung aller Umstände {sub} {f} tüm olasılıkları ölçüp biçme
der Alkoholgenuss {sub} {m} alkol içme
der Anschlag {sub} {m} değer biçme
der Anstand {sub} {m} yeme içme
das Aufschlürfen {sub} {n} ses çıkartarak içme
der Ausschnitt {sub} {m} biçme
bei freier Beköstigung ücretsiz yiyip içme
die Beinsäge {sub} {f} kemik biçme
die Bepflanzung {sub} {f} ekip biçme
die Bewertung {sub} {f} değer biçme
die Bodenbebauung {sub} {f} toprak ekip biçme
die Bodennutzung {sub} {f} ekip biçme
die Bonitierung {sub} {f} değer biçme
das Durcheinandertrinken {sub} {n} çeşitli içkilerden içme
die Eidesleistung {sub} {f} [rechtswissenschaftlich] ant içme
Essen und Trinken {sub} {n} yeme ve içme
die Evaluation {sub} {f} kıymet biçme
die Evaluation {sub} {f} kıymet biçme
0.005s