Keine direkten Treffer gefunden für: yür

Deutsch Türkisch

56 indirekte Treffer gefunden für: yür

Deutsch Türkisch
die Abaise {sub} {f} yürüyememe
abfließen {v} [Geld: floss ab, ist abgeflossen] yurdışına gitmek
ablauffähig {adj} yürütülebilir
ablauffähiges Programm {sub} {n} yürütülebilir izlence
ablauffähiges Programm {sub} {n} yürütülebilir program
der Abmarsch {sub} {m} yürüyüş
der Abmarsch {sub} {m} yürüyüşe başlama
abmarschbereit yürüyüşe hazır
abmarschieren {v} [marschierte ab, hat abmarschiert] yürüyerek uzaklaşmak
abmarschieren {v} [marschierte ab, hat abmarschiert] yürüyerek yola çıkmak
abmarschierend {adj} yürüyerek uzaklaşan
abmarschierte yürüyüp uzaklaştığında
die Abmärsche {sub} {pl} yürüyüşler
abschieben {v} [Juristisch: schob ab, hat abgeschoben] yurtdışı etmek
der Abschub {sub} {m} [Zwangsausweisung, Abschiebung] yurtdışı etme
Agentur für Auslandsarbeit {sub} {f} yurtdışı işçi bürosu
die Agrargesetzgebung {sub} {f} yürülükteki tarım yasası
die Allüre {sub} {f} yürüyüş stili
die Allüre {sub} {f} yürüyüş tarzı
die Anfeuerung {sub} {f} [Ermutigung] yüreklendirme
der Angsthase {sub} {m} {ugs.} yüreksiz
anheimeln {v} yurdunu hatırlatmak
der Anmarsch {sub} {m} [in] yürüyüşte
anmarschieren {v} yürüyerek yaklaşmak
anmarschierend {adj} yürüyerek yaklaşan
anmarschiert yürüyerek yaklaştı
der Anmarschweg {sub} {m} yürüme yolu
anschieben {v} [schob an, hat angeschoben] yürütmek
Anspruch im Ausland {sub} {m} [zum Beispiel Rente] yurtdışında hak,örneğin emeklilik
die Anstalt {sub} {f} yurt
ansässig werden {v} yurt edinmek
antreiben {v} [trieb an, hat angetrieben] yürütmek
der Antrieb {sub} {m} yürütme
der Arbeitsemigrant {sub} {m} Yurt dışında çalışan elemanı
das Asyl {sub} {n} yurt
auf dem Marsch befindlich [Militär] yürüyüş halinde
auf Schusters Rappen reiten {v} yürüyerek gitmek
aufatmen {v} [atmete auf, hat aufgeatmet] yüreğine su serpilmek
aufgehoben und ersetzt yürürlükten kadırıldı ve yenisi konuldı
aufgehoben werden {v} yürürlükten kadırılmak
aufmuntern {v} [munterte auf, hat aufgemundert] yüreklendirmek
ausbürgern {v} yurttaşlıktan çıkarmak
die Ausbürgerung {sub} {f} yurttaşlıktan çıkarma
die Ausbürgerung {sub} {f} yurttaşlıktan çıkarmak
die Ausfuhr {sub} {f} yurtdışı satışı
ausführen {v} [führte aus, hat ausgeführt] yurt dışına satmak
ausführen {v} [führte aus, hat ausgeführt] yürütmek
die Ausführung {sub} {f} yürütme
der Ausführungsbefehl {sub} {m} yürütme komutu
das Ausführungsorgan {sub} {n} yürütme organı
der Ausführungsort {sub} {m} yürütme yeri
ausbaufähig {adj} yür
bitte [Dank erwidernd] buyur
erweiterungsfähig {adj} yür
Hier bitte schön buyur
das Osmiridium {sub} {n} iridyum osmiyür
0.003s