16 direkte Treffer gefunden für: yuva


59 indirekte Treffer gefunden für: yuva

Deutsch Türkisch
abbrechen {v} [brach ab, hat abgebrochen] yuvarlatmak
der Abbruch {sub} {m} yuvarlatma
abgerollt yuvarlanmış
abgerundet yuvarlak
abgerundet yuvarlatılmış
abgerundete Ecke {sub} {f} yuvarlak köşe
abgerundete Ecken {sub} {pl} yuvarlak köşeler
abgerundete Form {sub} {f} yuvarlatılmış şekil
abgerundete Kante {sub} {f} yuvarlatılmış kenar
abgerundete Kerbe {sub} {f} yuvarlak yarık
abgerundete Kurbelwange {sub} {f} yuvarlak krank yanağı
abgerundete Schergänge {sub} {pl} yuvarlatılmış kesik kanallar
abgerundete- yuvarlak-
abgerundeter Betrag {sub} {m} yuvarlak hesap
abgerundeter Boden {sub} {m} yuvarlaktılmış taban
abgerundeter Bodenteil {sub} {m} yuvarlaktılmış dip kısım
abgerundeter Bogen {sub} {m} yuvarlak dirsek
abgerundeter Gipfel {sub} {m} yuvarlak tepe
abgerundeter Rand {sub} {m} yuvarlaklaştırılmış köşe
abgerundeter Saum {sub} {m} yuvarlaklaştırılmış kıvrım
abgerundeter Übergang {sub} {m} yuvarlaklaştırılmış geçiş
abgerundetes Kniestück {sub} {n} yuvarlaklaştırılmış dirsek parçası
abrollbare Fenster {sub} {pl} yuvarlanarak açıp kapanabilen kepenkli pencereler
die abrollende {sub} {pl} yuvarlananlar
die Abrollgeschwindigkeit {sub} {f} yuvarlanma hızı
das Abrollgestell {sub} {n} yuvarlanabilen şasi
das Abrunden {sub} {n} yuvarlatma
abrunden {v} [rund machen] yuvarlamak
abrunden {v} [rundete ab, hat abgerundet] yuvarlak bir şekil vermek
abrunden {v} [rundete ab, hat abgerundet] yuvarlatmak
abrunden {v} [Zahl] yuvarlamak
abrundend {adj} yuvarlattıran
die Abrundung {sub} {f} yuvarlak bir şekil verme
die Abrundung {sub} {f} yuvarlaklaştırma
der Abrundungsfehler {sub} {m} [rupfte ab, hat abgerupft] yuvarlaklaştırma hatası
der Abrundungsfehler {sub} {m} [Zahl] yuvarlama hatası
der Abschneidefehler {sub} {m} yuvarlatma hatası
abschneiden {v} [schnitt ab, hat abgeschnitten] yuvarlatmak
abwalzen {v} [walzte ab, hat abgewalzt] yuvarlamak
die Abwalzung {sub} {f} yuvarlama
abwälzen {v} [wälzte ab, hat abgewälzt] yuvarlamak
abwälzend {adj} yuvarlayan
das Abwälzverfahren {sub} {n} yuvarlama usulü
der Akustikrollenprüfstand {sub} {m} yuvarlanan akustik deney yeri
der Aluminiumrundbarren {sub} {m} yuvarlak alüminyum çubuk
am Trudeln sein yuvarlanmakta olmak
das Anrollen {sub} {n} yuvarlanmaya başlama
anrollen {v} yuvarlanmaya başlamak
Arbeitsplatz mit Rundtisch {sub} {m} yuvarlak masalı çalışma yeri
Armring mit rundem Querschnitt {sub} {m} yuvarlak kesitli bilezik
arrondieren {v} yuvarlaklaştırmak
das Betonnest {sub} {n} beton yuva
die Fassung {sub} {f} [Halter, z. B. für Werkzeugaufnahme] oturtulan yuva
die Glücksbude {sub} {f} mutlu yuva
der Hort {sub} {m} [Baby-] bebekler için yuva
das Nestchen {sub} {n} küçük yuva
das Nesterchen {sub} {n} küçük yuva
die Patchworkfamilie {sub} {f} eşlerden her birinin evliliğe kendi çoçuklarını getirmeleri ile oluşan yuva
die Kopfhörerbuchse {sub} {f} kulaklık takılan yuva
0.004s