2 direkte Treffer gefunden für: toprakta

Deutsch Türkisch
auf den Boden toprakta
auf der Erde toprakta

43 indirekte Treffer gefunden für: toprakta

Deutsch Türkisch
atomare Bodensprengkörper {sub} {pl} toprakta patlayıcı nükleer maddeler
auf den Boden abgeleiteter Kraftstoff toprakta yönlendirilen yakıt
auf der Erde wandeln {v} [geh.] toprakta gezmek
aus der Erde heben topraktan çıkarmak
ausbuddeln {v} topraktan almak
ausbuddeln {v} topraktan çıkarmak
ausgraben {v} [grub aus, hat ausgegraben] topraktan çıkarmak
die Ausgrabung {sub} {f} [i.S.v das Ausgegrabene] topraktan çıkarılan
aushacken {v} [hackte aus, hat ausgehackt] topraktan kazıyıp çıkarmak
die Backform {sub} {f} [aus Ton] topraktan fırın kalıbı
bodenbrütende Vögel {sub} {pl} toprakta kuluçkaya yatan kuşlar
der Bodenbrüter {sub} {m} toprakta ürexen
bodenbürtige Viren {sub} {pl} toprakta üreyen virüsler
der Bodenfund {sub} {m} toprakta bulunan
das Bodenleben {sub} {n} toprakta yaşam
bodenlebend {adj} toprakta yaşayan
der Bodennährstoff {sub} {m} topraktaki besi maddesi
das Bodenwassergehalt {sub} {n} topraktaki rutubet yüzdesi
das Edaphon {sub} {n} toprakta yaşayan canlıların tümü
elektrische Erdfeld {sub} {n} topraktaki elektriki alan
Erde entwachsen [die~] topraktan yetişmek
Erde zu Erde [Beim begraben im Christmus: Von Erde bist du genommen, zu Erde sollst du werden] toprakta toprağa
das Erdhörnchen {sub} {n} toprakta yasayan gelincik kadını
das Erdloch {sub} {n} toprakta delik
das Erdloch {sub} {n} toprakta kuyu
die Erdprobe {sub} {f} topraktan alınan numune
Erdung in der Erde {sub} {f} toprakta kutuplama
die Erdwohnung {sub} {f} topraktan ev
irden {adj} topraktan yapılma
irdenes Geschirr {sub} {n} topraktan çanak çömlek
Loch in der Erde {sub} {n} toprakta çukur
sprießen {v} topraktan fışkırmak
sprießen {v} topraktan çıkmak
sprießend {adj} topraktan çıkan
sprießt [es~] topraktan fışkırıyor
sprießte [es~] topraktan fışkırmıştı
das Steingut {sub} {n} topraktan yapılarak taşlaştırılmış toprak işi
tonig {adj} topraktan
die Tonwaren {sub} {pl} topraktan yapılma eşya
tönern {adj} topraktan
tönern {adj} topraktan yapılma
töpfern {adj} topraktan yapılmış
auf heiligem Boden kutsal toprakta
0.002s