20 direkte Treffer gefunden für: sütun


77 indirekte Treffer gefunden für: sütun

Deutsch Türkisch
der Abakus {sub} {m} sütun başlığı
abgesahnt sütün kaymağı alınmış
das Achselband {sub} {n} sütunla kirişi bağlayan açısal bağlantı
als repräsentativ angesehene Eigenschaften der Milch sütün temsili olarak kabul edilen özellikleri
der Architrav {sub} {m} sütun teknesi
das Armband {sub} {n} sütun bileziği
ausmelken {v} sütünü sağıp bitirmek
der Balkencursor {sub} {m} sütun şeklinde cursor
das Balkendiagramm {sub} {n} [Balkengrafik] sütunlu grafik
das Balkendiagramm {sub} {n} sütunlu diagram
das Balkendiagramm {sub} {n} sütunlu diyagram
der Balkenglätter {sub} {m} [landwirtschaftliches Gerät] sütunlu düzleyici
die Balkengraphik {sub} {f} sütunlu grafik
die Balkengrundstrebe {sub} {f} sütun şeklinde payanda
der Balkenherdofen {sub} {m} sütun şeklinde fırın
die Balkenpumpe {sub} {f} sütun şeklinde pompa
die Bohrpresse {sub} {f} sütunlu matkap
der Bündelpfeiler {sub} {m} sütun demet
Endstück für Pfeiler {sub} {n} sütun başlığı
die Entasis {sub} {f} sütun gövdesinin (orta kısmının) alt ve üst kısma göre kalın olması
entrahmen {v} [Milch] sütün kaymağını çıkarmak
entrahmen {v} [Milch] sütün yağını çıkarmak
die Entrahmung {sub} {f} sütün kaymağını alma
die Furche {sub} {f} sütun yivi
das Fußgestell {sub} {n} sütun kaidesi
das Galaktometer {sub} {n} sütün safiyetini ölçme sunii
der Galaktoskop {sub} {m} sütün safiyetini ölçme sunii
die Galaktostase {sub} {f} sütün aşırı miktarda birikmesi
gestoßen sütunlu
das Kapitell {sub} {n} [Archeologie] sütun başlığı
der Karteireiter {sub} {m} sütun atlayıcı
der Kerntransformator {sub} {m} sütunlu transformatör
der Knauf {sub} {m} sütun başlığı
die Knospe {sub} {f} [Bau] sütun süsü
die Kolonnen {sub} {pl} sütunlar
die Kolonnenionisation {sub} {f} sütun şeklinde iyonizasyon
die Kolumnen {sub} {pl} sütunlar
die Kolumnengröße {sub} {f} sütun büyüklüğü
der Kolumnenschreiber {sub} {m} sütun yazan
die Kolumnenschreiberin {sub} {f} [weiblich] sütun yazan
die Krepis {sub} {f} [Architektur] sütun kaidesinin en alt basamağı
die Loggia {sub} {f} sütunlu açık hol
das Milchäquivalent {sub} {n} sütün eşdeğeri
mit Säulen ausgestattet sütunlarla donatılmış
das Peristyl {sub} {n} [Bau] sütunlu avlu
der Pfahlbau {sub} {m} sütun işi
die Pfahlbauten {sub} {pl} sütunlu yapılar
die Pfahlbohlen {sub} {pl} sütun kalasları
die Pfahlreihe {sub} {f} sütun sırası
der Pfahlschuh {sub} {m} sütun ayağı
die Pfahlwand {sub} {f} sütun sırası
die Abstandsäule {sub} {f} ara sütun
die Abtreibesäule {sub} {f} dışarı atıcı sütun
die Anschlagssaule {sub} {f} ilan yapıştırılan sütun
der Atlant {sub} {m} heykel sütun
die Balkenschleppe {sub} {f} [landwirtschaftliches Gerät] yerde sürünen sütun
die Betonsäule {sub} {f} beton sütun
chromatografische Säule {sub} {f} kromotografik sütun
die Distanzsäule {sub} {f} ara sütun
der Doppelständer {sub} {m} çift sütun
dorische Säule {sub} {f} [Bau] Dorik sütun
drehbarer Ständer {sub} {m} döner sütun
die Ecksäule {sub} {f} köşeli sütun
die Ecksäule {sub} {f} son sütun
eingebundene Säule {sub} {f} bağlı sütun
der Eisenpfahl {sub} {m} betonarme sütun
die Endspalte {sub} {f} son sütun
die Führungssäule {sub} {f} kılavuz sütun
der Gegenständer {sub} {m} dayama sütun
die Grundsäule {sub} {f} esas sütun
die Halbsäule {sub} {f} yarım sütun
der Hauptständer {sub} {m} ana sütun
der Holzpfeiler {sub} {m} ahşap sütun
die Kapillarsäule {sub} {f} kılcal sütun
die Karyatide {sub} {f} kadın şeklinde taş sütun
die Kore {sub} {f} [Bau] kadın figürü şeklinde taşıyıcı sütun
korinthische Säule {sub} {f} Korint üslubunda sütun
0.01s