4 direkte Treffer gefunden für: güve


51 indirekte Treffer gefunden für: güve

Deutsch Türkisch
die Absicherungsgrenze {sub} {f} güvence sınırı
die Absicherungsimpulse {sub} {pl} güvence belirtileri
Abstimmung über die Vertrauensfrage {sub} {f} güvenoyoylaması
Achtung einflößen güven uyandırmak
als Treuhänder güvenilir kişi olarak
als Treuhänder auftreten güvenilir kişi olarak çıkmak
als Treuhänder verwalten güvenilir kişi olarak idare etmek
als Zeichen des Vertrauens güven işareti olarak
an Deck güvertenin üstünde
an eine Person glauben {v} güvenmek
anheimelnd [vertraut] güvenli
Anlass zu Misstrauen {sub} {m} güvensizliklerin nedeni
Anlass zum Misstrauen {sub} {m} güvenmeme nedeni
das Anvertrauen {sub} {n} güvenme
anvertrauen {v} [vertraute an, hat anvertraut] güvenerek anlatmak
anvertrauen {v} [vertraute an, hat anvertraut] güvenmek
anvertrauend {adj} güvenen
anvertrauend {adj} güvenerek
anvertraut güvenilen
anvertraute güvenilen
anvertrauter Kunde {sub} {f} güvenilen müşteri
der Argwohn {sub} {m} güvensizlik
argwöhnisch {adj} güvensiz
Atmosphäre des Vertrauens {sub} {f} güven atmosferi
auf denen sie beruhen güvendikleriniz
auf denen sie beruhen können güvenebilecekleriniz
auf jemanden oder etwas bauen {v} güvenmek
der Aufpasser {sub} {m} güvenlik görevlisi
die Aufpasser {sub} {pl} güvenlik görevlileri
die Aufpasserinnen {sub} {pl} [weiblich] güvenlik görevlisi bayanlar
aushöhlen {v} [höhlte aus, hat ausgehöhlt] güvenini sarsmak
die Authentie {sub} {f} güvenilirlik
die Authentifikation {sub} {f} güvenilirlik
authentifizieren {v} güvenilir yapmak
die Authentifizierung {sub} {f} güvenilir yapma
die Bartsaturei {sub} {f} güvercinotu
das Beglaubigungsschreiben {sub} {n} güven mektubu
bei den Schwiegereltern wohnende Schwiegersohn güvey
bei den Schwiegereltern wohnende Schwiegersohn güveyi
die Benzinlampe {sub} {f} güvenlik lambası
berechenbar {adj} güvenilir
die Berechenbarkeit {sub} {f} güvenilirlik
Berechenbarkeits güvenilirliğin
besichert güvenceli
besichertes Darlehen {sub} {n} güvenceli kredi
die Besicherung {sub} {f} güvenceye alma
die Besicherungsrecht {sub} {f} güvence hakkı
bessernde und sichernde Maßregeln {sub} {pl} güvenlik tedbirleri
beteuern {v} [beteuerte, habe beteuert] güvence vermek
die Blasenkirsche {sub} {f} güveyfeneri
bombensicher {adj} güvenli
0.003s