24 direkte Treffer gefunden für: verimsiz


43 indirekte Treffer gefunden für: verimsiz

Deutsch Türkisch
die Armut {sub} {f} [Kargheit] verimsizlik
darniederliegen {v} verimsiz olmak
darniederliegend {adj} verimsiz olan
die Dürre {sub} {f} verimsizlik
ertragsarme Weide {sub} {f} verimsiz mera
ertragsarme Weiden {sub} {pl} verimsiz meralatr
fruchtloses Unternehmen {sub} {n} verimsiz işletme
die Fruchtlosigkeit {sub} {f} verimsizlik
herumwursteln {v} {ugs.} verimsiz çalışmak
herumwursteln {v} [ugs.: Adj.] verimsiz çalışan
die Ineffektivität {sub} {f} verimsizlik
ineffizienter Bereich verimsiz sektör
die Ineffizienz {sub} {f} verimsizlik
karge Landschaft {sub} {f} verimsiz bölge
die Kargheit {sub} {f} verimsizlik
magere- verimsiz-
magere Jahre {sub} {pl} verimsiz yıllar
mageres Ergebnis {sub} {n} verimsiz sonuç
mageres Jahr {sub} {n} verimsiz yıl
die Magerkeit {sub} {f} verimsizlik
nicht produktives Land verimsiz arazi
nichtproduktive Arbeit {sub} {f} verimsiz
nichtproduktive Bevölkerung {sub} {f} verimsiz çalışan halk
taub {adj} verimsiz maden
taubes Gestein {sub} {n} verimsiz kaya
das Taubgestein {sub} {n} verimsiz kaya
die Unergiebigkeit {sub} {f} verimsizlik
unfruchtbare Erde {sub} {f} verimsiz toprak
unfruchtbare Felder {sub} {pl} verimsiz tarlalar
die Unfruchtbarkeit {sub} {f} verimsizlik
unproduktive Anlagen {sub} {pl} verimsiz tesisler
unproduktive Arbeit {sub} {f} verimsiz
unproduktive Zeit {sub} {f} verimsiz zaman
die Unrentabilität {sub} {f} verimsizlik
unrentable Geldanlage {sub} {f} verimsiz para yatırımı
die Unwirtlichkeit {sub} {f} verimsizlik
vergammeln {v} [vergammelte, hat vergammelt] verimsizleşmek
vor sich hinwursteln {v} {ugs.} verimsiz çalışmak
wursteln {v} [ugs.: wurstelte, hat gewurstelt] verimsiz çalışmak
kargste {adj} en verimsiz
unproduktiver {adj} daha verimsiz
unproduktivste {adj} en verimsiz
unrentabelste {adj} en verimsiz
0.003s