9 direkte Treffer gefunden für: ekmek


77 indirekte Treffer gefunden für: ekmek

Deutsch Türkisch
Artocarpus incisia ekmek ağacı
die Backhefe {sub} {f} ekmek mayası
Brot backen {v} ekmek pişirmek
Brot brechen {v} ekmek kırmak
Brot buttern {v} ekmek yağlamak
Brot einbröckeln {v} ekmek ufalamak
brotartig {adj} ekmeksi
der Brotbackautomat {sub} {m} ekmek pişirme otomatiği
das Brotbacken {sub} {n} ekmek pişirme
die Brotbackform {sub} {f} ekmek kalıbı
der Brotbeutel {sub} {m} ekmek torbası
das Brotbrechen {sub} {n} ekmek kırma
die Brotbrei {sub} {f} ekmek hamuru
das Brotbrett {sub} {n} ekmek tahtası
der Brotbäcker {sub} {m} ekmek fırıncısı
der Brotbäcker {sub} {m} ekmek pişiren
die Brotbäckerei {sub} {f} ekmek fırını
die Brotbüchse {sub} {f} ekmek kutusu
die Brotdose {sub} {f} ekmek kutusu
die Broteinheit {sub} {f} [BE] ekmek birimi
die Broteinheit {sub} {f} ekmek birimi
der Broterwerb {sub} {m} ekmek kapısı
die Brotfabrik {sub} {f} ekmek fabrikası
der Brotfruchtbaum {sub} {m} ekmekağacı
die Brotfüllung {sub} {f} ekmek içi
der Brotgeschmack {sub} {m} ekmek tadı
das Brotgetreide {sub} {n} ekmeklik buğday
das Brotgewürz {sub} {n} ekmek baharatı
der Brotgutschein {sub} {m} ekmek kuponu
die Brotgärung {sub} {f} ekmek mayalama
die Brotherstellung {sub} {f} ekmek imali
brotig {adj} ekmeksi
der Brotkanten {sub} {m} ekmek kenarları
die Brotkarte {sub} {f} ekmek karnesi
der Brotkasten {sub} {m} ekmek kutusu
der Brotkasten {sub} {m} ekmek sandığı
der Brotkorb {sub} {m} ekmek sepeti
der Brotkorb {sub} {m} ekmeklik
das Brotkorn {sub} {n} ekmeklik buğday
die Brotkrume {sub} {f} ekmek kırıntısı
die Brotkrume {sub} {f} ekmek ufantısı
die Brotkrumen {sub} {pl} ekmek ufantıları
die Brotkrümel {sub} {pl} ekmek kırıntıları
die Brotkörbe {sub} {pl} ekmek sepetleri
der Brotladen {sub} {m} ekmek satılan dükkân
der Brotladen {sub} {m} ekmekdükkânı
brotlos {adj} ekmeksiz
die Brotmahlzeit {sub} {f} ekmek öğünü
der Brotmangel {sub} {m} ekmek kıtlığı
die Brotmaschine {sub} {f} ekmek makinesi
die Brotmasse {sub} {f} ekmek hamuru
abbrummen {v} [brummte ab, hat abgebrummt] cezasını hapiste çekmek
abbuchen [Bankkonto] hesaptan çekmek
abbuchen {v} [buchte ab, hat abgebucht] otomatik ödeme talimatıyla hesaptan para çekmek
abbüßen {v} [Strafe] cezasını çekmek
abdisponieren {v} [Handel: disponierte ab, hat abdisponiert] hesaptan çekmek
das Abdrehen {sub} {n} [Bearbeiten] tornaya çekmek
abdrücken {v} [drückte ab, hat abgedrückt] tetiği çekmek
abdrücken {v} [Gewehr: drückte ab, hat abgedrückt] tetiği çekmek
Abdämmen von Wasser {sub} {n} suya set çekmek
abfragen {v} [fragte ab, hat abgefragt] sorguya çekmek
abgezapft fıçıdan çekmek
abgucken {v} [guckte ab, hat abgeguckt] kopya çekmek
abheben {v} [Geld von der Bank: hebte ab, hat abgehoben] banka hesabından para çekmek
abheben {v} [Geld: hebte ab, hat abgehoben] çekmek
abheben {v} [hebte ab, hat abgehoben] çekmek
ablassen {v} [ließ ab, hat abgelassen] el çekmek
ablichten {v} [lichtete ab, hat abgelichtet] fotokopisini çekmek
ablichten {v} [lichtete ab, hat abgelichtet] resmini çekmek
abmarkten {v} piyasadan çekmek
abmühen {v} [mühte sich ab, hat sich abgemüht] emek çekmek
abmühen {v} [sich ~] emek çekmek
abmühen, sich {v} güçlük çekmek
abpinnen {v} [abschreiben] kopya çekmek
abplagen {v} [plagte sich ab, hat sich abgeplagt] eziyet çekmek
abplagen {v} [plagte sich ab, hat sich abgeplagt] zahmet çekmek
abplagen, sich {v} eziyet çekmek
0.005s