Keine direkten Treffer gefunden für: Tiefs

Deutsch Türkisch

53 indirekte Treffer gefunden für: Tiefs

Deutsch Türkisch
der Tiefschlaf {sub} {m} derin uyku
der Tiefschlag {sub} {m} belden altına vuruş
die Tiefschläge {sub} {pl} belden altına vuruşlar
der Tiefschnee {sub} {m} derin kar
der Tiefschnitt {sub} {m} derin kesim
tiefschwarz {adj} derin siyah
tiefschwarz {adj} kapkara
tiefschwarz {adj} simsiyah
tiefschwarz {adj} zift gibi
tiefschürfend {adj} derin
tiefschürfend {adj} esaslı
die Tiefsee {sub} {f} [binnensee] derin göl
die Tiefsee {sub} {f} [Meer] derin deniz
die Tiefseeablagerung {sub} {f} derin deniz rezervleri
die Tiefseearten {sub} {pl} okyanıs türleri
der Tiefseeberg {sub} {m} derin göl olan dağ
die Tiefseeforschung {sub} {f} okyanus araştırması
der Tiefseegigantismus {sub} {m} okyanus devliği
der Tiefseegraben {sub} {m} okyanus çukuru
der Tiefseehafen {sub} {m} okyanus limanı
die Tiefseeinsel {sub} {f} okyanus adası
das Tiefseekabel {sub} {n} açık deniz kablosu
das Tiefseekabel {sub} {n} derin deniz kablosu
das Tiefseelot {sub} {n} derin deniz sondajı
die Tiefseelotung {sub} {f} derin sondaj
die Tiefseen {sub} {pl} derin denizler
der Tiefseetaucher {sub} {m} derin deniz dalgıcı
die Tiefseetaucherin {sub} {f} [weiblich] derin deniz dalgıcı bayan
das Tiefseetauchschiff {sub} {n} derin denizde dalgıç gemisi
das Tiefseetier {sub} {n} okyanus hayvanı
der Tiefsinn {sub} {m} fikir inceliği
der Tiefsinn {sub} {m} kara sevda
der Tiefsinn {sub} {m} melankoli
tiefsinnig {adj} derin fikirlilik
tiefsinnig {adj} derinlemesine
tiefsinnig {adj} ince fikirli
tiefsinnig {adj} iyi düşünülmüş
tiefsinnig {adj} iyi tasarlanmış
tiefsinnig {adj} karasevdalı
tiefsinnig {adj} melankolik
tiefsinniger {adj} daha derinlemesine
die Tiefsinnigkeit {sub} {f} ince fikirlilik
tiefsinnigste {adj} en derinlemesine
tiefsitzende Ursachen {sub} {pl} derin sebepler
der Tiefspülbecken {sub} {m} derin lavabo
der Tiefstand {sub} {m} düşük durum
der Tiefstand {sub} {m} düşük düzey
der Tiefstand {sub} {m} düşük seviye
die Tiefstapelei {sub} {f} seviyesizlik
tiefstapeln {v} becerilerini düşük göstermek
tiefstapeln {v} kapasitesini düşük göstermek
Ausläufer eines Tiefs alçak basınçtan arda
Hochs und Tiefs {sub} {pl} yüksek- ve alçaklar
0.003s